Güray Öz
Kaygılı iyimserlik
Türkiye içinde bulunduğumuz çok da uzun sürmeyecek bir imkanlar döneminden geçiyor. Eğer layıkıyla değerlendirilebilirse, bu dönem, politikayı etkileyebilecek güçlü bir sosyalist hareket yaratma potansiyeline sahiptir; böyle bir hareketlenmenin enerjisini içinde taşıyor.
Yeni bir siyaset için olanaklar
Bir soru da kendimize soralım. Önümüze yabana atılmayacak önemli bir fırsat çıktı. Durumu ve kendimizi gözden geçirip yeni bir bütün yaratmak için parçaların derin tartışmasını neden başlatmıyoruz?
Kısa sürecek devrimci evrenin görevleri
Yaşadığımız, tüm zorlukları ve imkanları ile içinde bulunduğumuz kısa evre her iki ihtimalde de sol siyasi parti ve hareketlerden devrimci, kararlı, inatçı bir tutum bekliyor…
Siyasal eleştirinin yararları üzerine
Seçim sonrası için yaptığımız bu tahminlerin gerçekçi olup olmadığını bilemiyoruz. Neden sonuç ilişkileri konusunda kuşkucu bir tutumu daha doğru bulduğumuz için nerede yanıldığımız, nerede gerçeklere yaklaştığımız ancak seçimlerden sonra anlaşılacaktır.
Barış Atay’dan Can Atalay’a uzanan ışık
Zaman hızla akar, kazanımlar zafere dönüşür, hedefler tam olarak gerçekleşmese bile bu seçimler büyük bir atılımın habercisi olmaya adaydır. Bu kez umutlar gözle görülebilen verilerle besleniyor.
Tartışmalar amacı gölgelemesin
Engeller ne kadar çok olursa olsun hedefe ulaşmak, her zamandan daha çok politikleştiği gözle görülebilen kitlelerle geleceğe ilerlemek mümkün olacaktır.
14 Mayıs seçimleri neden farklı?
“İnsanlar tarihlerini kendileri yapar; ama onu özgür iradeleriyle değil, kendi seçtikleri koşullar altında değil, dolaysız olarak önlerinde buldukları, verili, geçmişten devrolan koşullar altında yaparlar.”
Özgüven patlaması, rehavet tuzağı
Olmasını hiç istemediğimiz sonuç, iktidarın sahip olmadığı yetenekler nedeniyle değil, muhalefetin çalışmayı ikincİ plana iten, anketlere bakıp rahatlayan özgüveni ve bu özgüvenin kaçınılmaz sonucu olan rehaveti nedeniyle başımıza gelebilir.
Kazanmak gelecek, kaybetmek yıkımdır
Gündeminde Kürt sorunu başat bir yer alsa da bir Türkiye partisi olan Kürt siyasi hareketinin Meclis'te grup kurması yeterli olmayacak, Emek ve Özgürlük İttifakı içinde yer alan sosyalistlerin de güçlü bir şekilde Meclis’te yer alması, bu hedefe ulaşmaları demokratik cumhuriyetin önünü açacaktır.