SIĞINMACI/GÖÇMEN
Çok açık ve doğaldır ki ülkenin göç politikası da diğer alanlardaki gibi, iktidarın kapalı kapılar ardında yürüttüğü pazarlıklar üzerinden ilerlemekte. Hâliyle yerel yönetimler özelinde de bu politikaların, hukuki boyutuyla da alenen tartışılması, konuya ilişkin insancıl ve sosyalist bakış açısı temelinde çözümlerin önerilmesi elbette büyük güçlüklere gebedir.
MADEN
Ülkemizde bulunan yeraltı kaynakları Anadolu coğrafyasının ayrılmaz birer parçası ve coğrafyanın kader olduğu bu bölgede Türkiye’nin çok boyutlu ve uzun soluklu bir biçimde uygulamaya koyacağı politikalar ülkemizin geleceğinin şekillenmesinde ve uluslararası alandaki konumunun belirlenmesinde önemli rol oynayacak.
Asıl sorumlular, işveren şirket ve denetim görevlerini yerine getirmeyen bakanlıklardır. Yargılama bu çerçevede yürütülmelidir.
Şimdi durum şudur, siyanüre bulanmış yaklaşık 30 milyon ton kayan balçığın altında yatan 9 insanımız, kayan malzemenin çevrede yarattığı yıkım ve her an kayma olasılığı yüksek 50-60 milyon tonluk zehirli yığın.
SİYASET
Merkezi bir değişim için yeni modellere, yeni modellerin halk gözünde uygulanabilir ve hayatı iyileştirir görünmesini sağlayacak alternatif, yerel yönetme pratiklerine ve bunların merkezi düzeyde bir değişim arzusu etrafında seferber edilmesini sağlayacak yeni bir siyaset hattına ihtiyacımız var.
Bu olay iş kazası değildir, çünkü iş kazası öngörülemeyen, önlem alınamayan olaylar olarak tanımlanır. Oysa bu facia, konunun uzmanları tarafından öngörülen ve önceden uyarılmasına rağmen önlem alınmayan bir olaydır ve iş cinayetidir.
İŞÇİ
Bugün genel olarak Çalışma Bakanlığı tarafından yetkilendirilen OSGB şirketleri aracılığıyla yürütülen iş sağlığı ve güvenliği hizmetleri, kağıt üzerinde prosedürlerin tamamlanmasından öteye geçmemektedir.
Yüzyıllardır insanlığa acı ve gözyaşından başka bir şey vermeyen, insanlığın refahı ve gelişmesi için zorunlu bir maden olmayan, sanayide çok uzun yıllar kullanılacak kadar stok bulunan, üretildiği ülkelerin halklarının ekonomik ve sosyal yaşamlarına ciddi bir yararı olmayan, sadece kirletilmiş bir çevre ve verimsiz topraklar bırakan, çok uluslu şirketler ile işbirlikçilerinin kasalarını doldurmaya yarayan altının (sarı bela) üretimi, insanlık için zorunlu bir faaliyet değildir.
EMEK
Biz “işveren vekili” değil, düpedüz işçiyiz. Bu sebeple çıkarlarımızın işveren çıkarlarıyla çatışır hale geldiği koşullarda, haklarımızı savunabilmek için aynı saha çalışanı “sınıf arkadaşlarımızın” yaptığı gibi ortak hareket etmeye, bir arada mücadeleye çağırıyoruz.
İŞ CİNAYETİ
Bu olay da öncekiler gibi dosyalarda kalacak. Nasılsa, ateş sadece düştüğü yeri yakacak ve ölenler unutulacak.
SENDİKA
Eğitim Sen, yüz yıllık eğitim emekçileri hareketinin hiçbir döneminde olmadığı kadar sistemik bir krizin içindedir ve daha da kötüsü, sendikanın ana omurgasını oluşturan sendikal dinamikler, ne bu krizin farkındadır, ne de bu krize yönelik bir çözüm önerileri vardır.
HÜSEYİN GÜNENDİ
Arkadaşlarının Arap Hüseyin’i, bizim Çapulcu Hüseyin Günendi ağabeyimiz senin yattığın yerde çiçekler yükselirken yoldaşların da mücadeleyi yükseltecek.
ÖĞRETMEN
Sendikamızın yakın vadedeki öncelikli gündeminde taban maaşının özel eğitim alanında uygulanması yer alıyor. Taban maaş talebi elimizden alınan bir hakkın tekrar geri kazanılması hedefini içeriyor.
Sorunlar saymakla bitmiyor ama yılmak yok. Koçtaş işçisine bu şekilde zorbalık yapmalarına izin vermeyeceğiz, engellemeye çalışıyorlar ama boşuna birlik olmak için uğraşacağız.
Altın madenciliği teknik bir konu olmanın çok ötesine geçmiş, sosyal bir olgu olmuş ve altın madenciliğinin söz konusu olduğu her bölgede toplumsal muhalefet hareketleri ortaya çıkmış. Bu yanıyla konu salt teknik bir olgu olarak değerlendirilmemeli. Alınacak tavır aynı zamanda sosyal-siyasal bir tavır olmalı.
Hamburg 1923, öncesi ve sonrasıyla, bir ayaklanma girişiminin ötesidir. Bu nedenle 100 yıl tartışmalarında çok daha geniş konuşmayı ve üzerinden atlanmadan anılmayı hak etmektedir.
Yerel seçimlerin yaklaştığı günümüzde tüm halkın ortak malı olan kaynakların nasıl ve nerede kullanılacağı belirsiz, fon yönetiminin söylediği kadarı bilinecek.
İş bırakmamızın başlıca sebebi Birleşik Metal-İş’in MESS’e verdiği sözleşme taslağı yerine, sarı sendika Türk-Metal ve patronların kendi sözleşme koşullarını dayatmasıydı.
Ekmek kavgası için göz göre göre ölüme gidiyor gençler zorunluluktan. Çünkü; “Aşağıda ölüm var, yukarıda açlık. Aşağıda ölüm olasılık, yukarıdaki açlık kesin”.
EDEBİYAT
"Şu kavga bir bitse dersin, Acıkmasam dersin, Yorulmasam dersin; Çişim gelmese dersin, Uykum gelmese dersin; Ölsem desene..."