Dünyanın bütün fıstıkları birleşin!
Açgözlülük ne yazık ki insanın bir özelliğidir ama kazancı toplumun yararına destekleyecek bir ekonomik sistem tarafından yüceltildiğinde yıkıcı ve onulmaz etkileri olur. Güzelliği bozup çirkinleştirmek, saf ve temiz olana tecavüz etmek sadece homo sapiens'in niteliklerindendir ama bu modern dünyanın güçlü araçlarıyla yapıldığı zaman bir yıkım olur
Üç tarafı denizlerle çevrili, aynı anda dört mevsimin yaşandığı, tarihiyle, doğasıyla, florası ve faunasıyla dünyada eşsiz bir coğrafyada bulunan ülkemizin "taşı toprağı altın" biliyorsunuz. Taşı toprağı altın olduğu için bol bol hayvanları avlayabilir, çevresel atık ve kirliliğin söz konusu olmadığı, çevreye uyumlu, temiz, yenilenebilir, verimli, uzun ömürlü, işletme gideri çok düşük yerli bir kaynak olduğunu ileri sürdüğünüz hidroelektrik santrallerini kurabilir, taş ve maden ocakları işletebilmek için bilmem kaç yüz yaşındaki ağaçları kesebilir / ormanları yakabilir, içme suyu havzalarını işe yaramaz hale getirip debilerini bozduğunuz akarsularda yaşayan canlı türünü yok ederek milli parklara ve sit alanlarına beton binalar dikip turizmi baltalayabilirsiniz. Evet sermayeniz varsa ve iktidara yakınsanız bunlar mümkün.
Efendim, HES'ler, taş ve maden ocakları biyolojik dengeyi olumsuz etkiler, doğal dengenin tahribatı sonucunda karşılaşılabilecek felaketler tahmin bile edilemez, sulama amacıyla kullanılan dere sularının sınırlandırılması veya tamamen ortadan kaldırılmasıyla yöredeki tarımsal üretim zayıflar, tarım arazileri yok olur; sismik hareketler, erozyon, sel gibi doğal afetler alıp başını yürür, ağaçlar kesildiği için gölgesiz, meyvesiz, zeytinsiz ve nefessiz kalırsınız dediğiniz an, doğa katliamını insanlara duyurmaya başladığınız an kendinizi önce eylemlerde sonra mahkeme koridorlarında bulursunuz. Evet, aklı selim iseniz ve iktidara uzaksanız bunlar mümkün.
Yıllardır doğanın ve yaşamın her alanı yandaş şirketlerin talanına açılarak derelerimiz şantiye, yaylalarımız maden sahası, parklarımız, tiyatrolarımız AVM yapılarak yok edilmek isteniyor. Enerji ihtiyacı yalanına sığınılarak HES'ler, termik ve nükleer santraller, maden ve taş ocakları, kentsel dönüşüm projeleri ile yaşam alanlarımız çılgınca yağmalanıyor; tarım alanları, meralar, parklar, ormanlar gibi ortak alanlarımız gasp edilip yaralı akciğerlere dönüştürülüyor. Evet, talana, kıyıma hayır diyemiyor, sesinizi yükseltemiyor, üç kuruşa toprağınızdan, yurdunuzdan vazgeçiyorsanız bunlar mümkün.
Başar Başarır'ın son romanı "Dünyanın Bütün Fıstıkları"nda da fıstıklarıyla köylünün karnını doyuran, havasıyla & suyuyla canına can katan Dağyüzü köyüne bir yabancı gelir: Aksel. Aksel; köye sığınan, Meryem Ana'nın kanatları altında yeniden var olan Seyfi'nin kardeşidir ve medya camiasının / patronların çiğneyip, harcayıp tükürdüğü bir piyondur. Anne sevgisizliğinden & sevgili dönekliğinden muzdarip, askerdeyken Marmara depremini yaşamış, hayatta kalmış ama tecrübe ettikleri yüzünden kendini kentten, kalabalıktan, insan ilişkilerinden soyutlamış olan Seyfi, hayatı İtalya'daki gibi yaşamak isteyen bir züppe olan kardeşi Aksel'e ağabeylik yapmak durumunda kalır. Salt kardeş çatışması değildir kitapta var olan. İnsanın tabiatla, aklı selimin arsızla, emeğin sermayeyle çatışması da görülür. Köye kurulan taş ocağı sebebiyle canım fıstık ağaçları kesilir, kısa vadeli çıkarlar uğruna doğa tahrip edilir. Bakanlıktan onaylı icraatlar fıstık ağaçlarının katliyle başlasa da tabiat insanın nankörlüğüne karşılık verip intikamını alır.
Açgözlülük ne yazık ki insanın bir özelliğidir ama kazancı toplumun yararına destekleyecek bir ekonomik sistem tarafından yüceltildiğinde yıkıcı ve onulmaz etkileri olur. Güzelliği bozup çirkinleştirmek, saf ve temiz olana tecavüz etmek sadece homo sapiens'in niteliklerindendir ama bu modern dünyanın güçlü araçlarıyla yapıldığı zaman bir yıkım olur. Memleketin taşı toprağı altın. Ama alın teri ile ekmesini, dikmesini, paylaşarak yemesini, yarınını düşünmesini bilene. Evet; aklı selim, vicdanlı, birazcık da öngörülü iseniz dünyanın bütün fıstıklarını birleştirebilir, yandaşların yalanlarını gün yüzüne çıkartabilirsiniz.
Künye:
- Dünyanın Bütün Fıstıkları, Başar Başarır, Can Yayınları, 2023.