İleri Haber

Eğitim Sen’den yapılan açıklamada, 4-8 Ekim tarihleri arasında 24 il, 91 ilçe ve 20 köyde en az 679 sınıfın Covid-19 nedeniyle kapatıldığı belirtilirken; en az 2392 öğrenci, 474 öğrenci ve 138 personelin ise temaslı/pozitif olduğu duyuruldu.

Yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgını nedeniyle yaklaşık bir buçuk yıl ara verilen yüz yüze eğitime, 6 Eylül’de yeniden başlandı. Bugün 6. haftaya girilirken, yüz yüze eğitimde alınmayan salgın önlemleri nedeniyle çok sayıda sınıf kapatıldı.

Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) tarafından açıklanan rapora göre, 4-8 Ekim tarihleri arasında 24 il, 91 ilçe ve 20 köyde en az 679 sınıfın Covid-19 nedeniyle kapatıldığı belirtilirken; en az 2392 öğrenci, 474 öğrenci ve 138 personelin ise temaslı/pozitif olduğu duyuruldu.

Açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

Tedbirlerin hayata geçirilmesi ve vaka sayılarının sıfırlanması ya da çok düşük oranlara inmesi en büyük beklentimizdir. Bu hafta hazırladığımız tablodaki sayıların geçen haftalara göre düşük olmasının sebebi tedbirlerin hayata geçirilmesi değil, bilgi alabildiğimiz illerin sayısının düşük olmasındandır.

13-17 Eylül tarihlerinde 31 ilden gelen bilgilere göre, 429 öğretmen pozitif veya temaslı iken bu hafta 24 ilden gelen bilgilerde sayının 474 olması tedbirlerin alınmamasının bir sonucudur.

13-17 Eylül tarihlerinde 31 ilden gelen bilgilere göre, 3947 olan pozitif veya temaslı öğrenci sayısı, bu hafta 24 ilden gelen bilgilere göre 2392’dir. Geçtiğimiz haftalarda kapanan sınıf sayısının yüksekliği ve bu hafta bilgi gelen il sayısının azlığı bile öğrenci vakalarında düzeyin en azından benzer şekilde sürdüğünü göstermektedir.

Öğrenci vakaları için yaptığımız tespitin bir benzerini kapanan sınıflar için de yapmak mümkündür. 13-17 Eylül tarihlerinde 31 ilden gelen bilgilere göre 774 olan kapanan sınıf sayısı, bu hafta 24 ilden gelen bilgilere göre 679’dur. Geçtiğimiz haftalarda kapanan sınıf sayısının yüksekliği ve bu hafta bilgi gelen il sayısının azlığı bile kapanan sınıf sayısının düzeyinin en azından benzer şekilde sürdüğünü göstermektedir.

Bu haftaki tabloda en fazla dikkat çeken bilgi personel vakalarındaki artıştır. 13-17 Eylül tarihlerinde 31 ilden gelen bilgilere göre 23 olan pozitif veya temaslı personel sayısı, sadece 24 ilden bilginin geldiği bu hafta 138’e tırmanmıştır. Dikkatleri öğrenci ve öğretmenlerdeki vaka durumuna yöneltmenin yetmeyeceği ve geri kalan tüm eğitim emekçilerinin de salgın tedbirleri kapsamında kontrollerinin düzenli bir şekilde yapılarak gerekli planlamaların hayata geçirilmesi gerektiği açıktır. Okul servislerinin durumu, personelin aşı durumu ve sağlık takiplerinin yapılması gibi çalışmalar eğitim-öğretimin sağlıklı koşullarda gerçekleştirilebilmesi açısından son derece önemlidir.

‘YETKİLİLER GERÇEĞİ GİZLEYEMEZ’

Raporun değerlendirme kısmında ise şu ifadeler yer aldı:

Bu çalışmanın yetkilileri rahatsız etmesi ve bilgilere ulaşabilmeyi karartma noktasında bazı düzenlemeler yapılması anlaşılır bir durum değildir. Okullardaki vaka ve kapanan sınıf sayısı gibi bilgilerin dışarıya aktarılmaması yönünde yapılan uyarılar, temaslı öğrenci sayısını ve takibini şeffaf yürütmemek gibi düzenlemeler gerçeği gizleyemez. Bu durum bile eğitim alanının nasıl bir akılla ve liyakatsiz yöneticilerle yürütüldüğünün açık bir göstergesidir. Önemli olan gerçeğin kamuoyuyla buluşmasını engellemek değil, ortaya çıkan vakaların önlenebilmesi için gerekli tedbirleri hızla hayata geçirebilmektir.

‘GİZLEMEK DEĞİL, ÖNLEM İÇİN ÇABALASINLAR’

Okulların bütçesi ve fiziki altyapısı, yüz yüze eğitimin sağlıklı yapılabilmesi açısından büyük önem taşımaktadır. Okulların öğrenci sayısı, sınıf mevcutları, yerleşim yerinin nüfus yoğunluğu, fiziki altyapının yeterliliği gibi pek çok faktör okulların açılması sonrasındaki sürecin sağlıklı yürütülmesi açısından önemlidir. Ancak sınıfların düzenli olarak havalandırılması için gerekli çalışmaların yapılması, okul içinde ortak kullanım alanlarının temizliği, öğrenci giriş çıkışlarının düzenlenmesi, ders sürelerinin 30 dakikaya düşürülmesi, sınıf mevcutlarının azaltılması, yardımcı hizmet personelinin yeterli sayıda görevlendirilmesi ve ek öğretmen atamaları gibi konularda gerekli adımların atılmadığı görülmektedir. Yetkililere düşen görev, verileri gizlemek değil bu tedbirleri hızla alabilmektir.