Yaşar Kemal: Ak kağıttan kalanlar

Yaşar Kemal: Ak kağıttan kalanlar

Fakat bir coğrafyayla tanışılabilir mi? Denizi, dağı, bitki örtüsü ve toprağıyla? Özellikle bunlar deneyimlemiş bir zihnin duygusal yoğunluğunda, yalnızca bir deniz, dağ ya da toprak değil ise...

İleri Kitap

2015 yılında kaybettiğimiz Yaşar Kemal yani Kemal Sadık Gökçeli bu toprakların acı ve umutla yoğurararak yetiştirdiği evrensel değerlerimizden. Hepimiz Yaşar Kemal'e ilişkin çeşitli bilgilere sahibiz. Çeltik tarlalarından romancılığa uzanan yaşamı ve edebiyatında; eşkıya yürekli emekçi çocukları önemli bir yer tutar. Bu yazıda Yaşar Kemal külliyatının en bilinen eseri olan İnce Memed’i okumayanlara önerirken kendisini eseriyle anmaya çalışacağız.

Kitaba başladığınız an,bir tanışma anıdır.Elbette çoğu edebi metnin başlangıcının aynı zamanda bir tanışma faslı olduğu kabul edilebilir. Fakat bir coğrafyayla tanışılabilir mi? Denizi, dağı, bitki örtüsü ve toprağıyla? Özellikle bunlar deneyimlemiş bir zihnin duygusal yoğunluğunda, yalnızca bir deniz,dağ ya da toprak değil ise. Kitaba devam ettikçe tüm bu mekansal ögelerin Memed'in yaşantısındaki,mücadelesindeki önemli ayrıntılar olduğunu görüyorsunuz.Yalnızca Memed mi? Yaşar Kemal'in bu yoğunlukta bir Çukurova anlatışında,betimlemesinde sadece iyi bir gözlemci olması mı pay sahibidir?

Bir okur olarak Yaşar Kemal elbette iyi bir gözlemcidir fakat anlatılanlar onun hikayesindendir. Yani yazar,betimlenen tüm unsurlarla yaşamış,onları bir biçimde özelleştirmiştir. Örneğin yazar Kadirli'de genç yaşta ırgatlık,traktör şoförlüğü,çeltik kontrolcülüğü gibi işlerde çalışırken Çukurova'yı bizzat deneyimlemiştir. Dikkat edilmesi gereken bir gerçeklik, işçilerin, emeğiyle geçinen insanların,hayatlarının büyük bir kısmını geçirdikleri çalışma alanlarıyla basit bir ilişki kurmadıklarıdır. Zamanla bu mekanlar,onların üzüntülerinin, nefretlerinin, onca insan'a aykırı koşullara rağmen gülüşlerinin,mutlu mutsuz anılarının parçası hatta nesnesi olurlar. Dolayısıyla ''Toprak yağlı,ışıl ışıldır.Bire elli vermeğe hazırlanmıştır.Sıcacık,yumuşaktır'' ya da çakırdikeni, yalnızca bir gözlem değil,hissiyattır da.Aynı derecede olmasa da,okur olarak ortak
oluruz bu hissiyata.. Bu doğrultuda daha fazla örneklendirmede bulunmak mümkün. Fakat romanın yaslandığı toplumsal kesime de bakmak,birkaç şey söylemek gerek. Serinin devamındaki kitaplarda olayların yer yer kasabaya kaydığını görsek de roman esas olarak bir köylülük/köy yaşantısı izleklidir. Diğer toplumların ve bizim toplumumuzun çağını en geriden takip eden kesimi hep kırsal, köylülük olmuştur. İnce Memed,bu geriliğin,toplumun tümüne yayılmış sınıf mücadelelerinin en ağır paya/yüke sahip ırgatlığın hem ağıt hem de isyan niteliğinde anlatımıdır. Bu ikili durum bir tutarsızlık değil tam da bir mücadeledir. Birbirini yaratan, tamamlayan durumlardır. Ağıttır çünkü ağalık sistemi vardır. Romandan
örneklersek; Abdi Ağa beş köye sahiptir,bu beş köydeki köylüler ise topraksızdır,ırgattır. İsyandır çünkü ağalar herşeye,ırgatlar sadece çalışma zorunluluğuna sahiptir. Çakırdikenine,sıtmaya karşın.. İsyandır çünkü tam da burada İnce Memed destan türüyle kesişir. Destan kategorizasyonu yaparken hareket ettiğimiz ölçütlerden biri; destanın halkın, iyimserlik motivasyonu ile işlevlenmesi. Bu özellik İnce Memed romanında da kendisini gösterir; ''Bütün canı,hayatiyeti,kini,sevgisi,korkusu,gücü kocaman gözlerinde toplanmış. Gözlerinde arada bir,iğne ucu gibi bir pırıltı yanar söner.Keskin,batan bir pırıltıdır bu! Bu pırıltıdan korkulur. Korkunçtur. Parçalamağa,atılmağa hazırlanmış kaplanın gözlerinde de aynı pırıltı yanar söner mutlak.Bu nereden gelir ? Belki yaratılıştadır. En doğrusu, çekilen işkencede,dertte,beladadır.''Yukarıda sözünü ettiğimiz ikili durumun (ağıt ve isyan) insanlığın ortak bir ürünü ve eylemi olmasıyla da roman, evrensel bir nitelik kazanmaktadır.

Son olarak İnce Memed yalıtık,dağ köyünden çıkarak İnce Memed olmuştur. Geçmişindeki acı yaşanmışlıklara rağmen merakına kulak verip,insan yönünü diri tutup,köyünden dışarı çıkmıştır. Koca İbrahim ile başlayıp Hasan Onbaşı'yla nitel bir sıçrama,gelişim gösteren Memed'in mücadelesi,başka köydeki bir ağanın ırgatı olma ufuksuzluğundan sıyrılmıştır. İnce Memed doğmuştur. Ve günümüze uzanan bir canlılıkta insan,ağıt ve isyandır. Entelektüel alanda en fazla yer kaplayan,en taraflaştırıcı ve en yaşlı gündem olan sınıf mücadeleleri son bulana dek, Mıstık,çakırdikeninin parçaladığı bacaklarına rağmen koşacak,gözlerindeki iğne ucu gibi olan pırıltı sönmeyecektir.


KÜNYE: İnce Memed, Yaşar Kemal, Yapı Kredi Yayınları, 2142 sayfa

DAHA FAZLA