Vitrin: Yeni Çıkanlar
Haftanın öne çıkan kitapları arasından sizlere özel bir derleme yaptık. Keyifli okumalar ve iyi pazarlar dileriz.
Hazırlayan: Deniz Burak Bayrak
İSA’NIN ÖLÜMÜ – J.M. COETZEE
Estrella’da yaşayan David on yaşlarında, uzun boylu, yapılı bir genç olma yolundadır; en büyük merakıysa arkadaşlarıyla birlikte futbol oynamaktır. Babası Simón onun maçlarını seyredip gelişimine tanık olurken annesi Inés ise bir butikte çalışır. Meraklı David en temel gerçekleri irdeleyen sorularıyla anne babasını ve otorite figürlerini sarsmaya devam eder. Müzik Akademisi’ndeki eğitiminde ise son derece başına buyruk bir tutum sergiler. Bir gün yakınlardaki yetimhanenin yöneticisi Julio Fabricante, David’e kuracakları yeni bir futbol takımında oynamayı teklif eder. David ailesini terk edip Julio’yla yaşamaya karar verir. Bunu izleyen beklenmedik gelişmelerle aile daha da derinden sarsılacaktır. J.M. Coetzee’nin tarihten, bellekten yoksun olmasına karşın soru işaretleriyle dolu bir dünyayı irdelediği benzersiz “İsa Üçlemesi”, İsa’nın Ölümü’yle tamamlanıyor.
KÜNYE: İsa’nın Ölümü, J.M. Coetzee, çeviren: Bülent O. Doğan, Can Yayınları, 2022, 192 sayfa.
REŞÊ: KIZININ GÖZÜNDEN MUSA ANTER – HATİCE KAMER
Kendi tabiriyle “köyde iki numaralı mağaradan çıkmış bir insan” olan Musa Anter, ufku yaşadığı coğrafyanın çok ötesine taşan biriydi: Çocukluğundan itibaren kendisine biçilen rolü reddederek okuyan, yazan, kendini geliştiren, bir yandan türlü işlerle uğraşıp bir yandan yılmadan Kürt halkının yaşadığı sorunlar için mücadele eden bir isimdi.
Reşê - Kızının Gözünden Musa Anter, gazeteci Hatice Kamer’in Anter’in kızı Rahşan Anter Yorozlu’yla yaptığı uzun sohbetlerin sonucunda ortaya çıkmış bir kitap. Babasının “Reşê” diye seslendiği Rahşan, bir yandan babasının bir yandan kendisinin hikâyesini anlatırken hem kısa bir Türkiye tarihi sunuyor hem de Anter ailesinin ve babasının pek bilinmeyen yanlarını ortaya koyuyor: Elinden her iş gelen bir girişimci; modern olduğu kadar geleneklere bağlı bir baba; köyü ve köylüyü çok seven ancak orada bir türlü anlaşılamayan, mutlu olamayan bir entelektüel; hayatlarına yurtdışında devam etmek zorunda kalan çocuklar; yıllarını hapishanelere, cezalara ve baskılara meydan okuyarak geçiren bir kanaat önderi...
“Bu ülke bana babamı borçlu” diyen kızının gözünden 1992’de uğradığı faili meçhul saldırıda hayatını kaybeden Musa Anter’in ve ailesinin hikâyesi...
KÜNYE: Reşê: Kızının Gözünden Musa Anter,Hatice Kamer, İletişim Yayınları, 2022, 244 sayfa.
ÇORAK ÜLKE – T. S. ELIOT
Çorak Ülke ilk kez Ekim 1922’de, T. S. Eliot’ın II. Dünya Savaşı arifesine (1939) kadar çıkardığı The Criterion dergisinde yayımlandı. Bu “operatic” yapıt, insanlık ideallerine dair bütün umutları tüketen barbarca savaşa ve savaş sonrası mayalanan toplumun iliklerine işlemiş nihilizmle ahlaki çürümeye verilmiş sarsıcı bir yanıttı. Basıldığı tarihten 100 yıl sonra bile sözün çorak toprağından leylaklar bitirme kudretini koruyan bu şiir, kapsamlı çevirmen notlarını da içeren özel bir baskıyla çift dilli olarak Türkçede yeniden hayat buluyor.
KÜNYE: Çorak Ülke, T. S. Eliot, çeviren: Cem Yavuz, Everest Yayınları, 2022, 86 sayfa.
BİLİNMEYEN ÜLKEDE YOLCULUK – DAVID PARK
Dünyanın kardan bir pelerine büründüğü, yolların uçsuz bucaksız bir beyazlıkta kaybolduğu bir kış gününde karşılaşabileceği tüm tehlikeleri göze alan Tom, Sunderland’daki öğrenci evinde mahsur kalan hasta oğlunu eve getirmek için arabasıyla Belfast’tan yola çıkar. Fakat bu yalnız yolculukta ona; Noel neşesini bin bir çabayla aileye geri getirmeye kararlı karısı, eve dönüşünü sabırsızlıkla bekleyen küçük kızı, ne kadar uğraşırsa uğraşsın bir türlü bağ kuramadığı oğlu, hayal kırıklıklarıyla dolu kariyeri ve kendini gaipten bir ses olarak hatırlatan diğer oğlu Daniel eşlik edecektir.
Çağdaş İrlanda edebiyatının son yıllarda adından övgüyle söz ettiren, ödüllü yazarlarından David Park’tan babalar ve oğullar, peşimizi bırakmayan sırlar ve duyguların donup yeniden canlandığı anlar üzerine yalın, şiirsel, ustalıklı bir üslupla yazılmış unutulmaz bir roman.
KÜNYE: Bilinmeyen Ülkede Yolculuk, David Park, çeviren: Hüseyin Gündoğdu, Türkiye İş Bankası Yayınları, 2022, 168 sayfa.
İTALYA HİKÂYELERİ – STENDHAL
19. yüzyıl Fransız yazarı Stendhal, asıl adıyla Marie-Henri Beyle, gerçekçi akımın ilk uygulayıcılarından biridir. Tarihsel gerçeklerden ve kişilerden ilham almış, bunları eserlerine taşımıştır. İtalya Hikâyeleride, 16. yüzyılın, yazarın özel bir ilgi duyduğu o “sanat, aşk ve güç çağı”nın İtalya’sı üzerine yazılmış, tarihsel olaylara dayanan beş hikâyeden oluşmaktadır. Daima gerçeklerin peşindeki yazar, bu trajik hikâyeleri, konsolos olarak tayin edildiği İtalya’nın sahaflarını gezip dolaşırken bulduğu 16. ve 17. yüzyıllardan kalma elyazmalarından yola çıkarak oluşturmuştur. Çağın o çılgın ve tutkulu aşklarını, dehşet verici şiddet olaylarını, manastır duvarlarının ardında yaşanan trajedileri müthiş bir yalınlıkla sunmaktadır. Yaşadığı çağın “moda duygulara uygun” anlatış biçimini tercih etmek yerine o eski İtalyan üslubunu koruyarak, dosdoğru biçimde, yalnızca olayları aktarmaktadır.
Stendhal’in ölümünden sonra, 1855’te kitaplaştırılan İtalya Hikâyeleri, Fransızca aslından Hamdi Varoğlu’nun çevirisiyle…
KÜNYE: İtalya Hikâyeleri, Stendhal, çeviren: Hamdi Varoğlu, Yordam Kitap, 2022, 224 sayfa.
HAPİSHANE – EMMY HENNINGS
Dada akımının kurucularından, dönemin ünlü kabare yıldızı Emmy Hennings’in Birinci Dünya Savaşı’nın hemen ertesinde hapishane deneyimi üzerine yazdığı otobiyografik romanı: “Hapishane”. Zamanında çok ses getiren şimdilerde yeniden hatırlanan eser ilk kez Türkçede.
Kabareci Emmy, Paris’te sahne almak için bir süreliğine Almanya’dan ayrılmayı planlarken ansızın kaçma şüphesi nedeniyle tutuklanır ve kendini bir hapishane cehenneminde bulur. Yalnızca yasanın lafzını bilen bir sistemin insanlık dışılığı karşısında Emmy, kendini çevreleyen her ayrıntıyı bir anlatı nesnesi haline getirir: Renklenip bir manzaraya dönüşecek bir gözetleme deliği, yeşil hapishane ceketinin düşmek üzere olan düğmesi...
KÜNYE: Hapishane, Emmy Hennings, çeviren: Çağla Vera Kılıçarslan, Kor Kitap, 2022, 128 sayfa.
BUNU KİMSEYE ANLATMA – DENİZ ELDAM
Farklı kesimlerden kadınların türlü hallerini anlatan on dört öykü. Çocuğunu kaybetmiş annenin acısı, kanserin pençesinde yaşam mücadelesi veren kardeşin çaresizliği, erken menopoza girmiş kadının bocaladığı anlar, şehir yaşamı içinde köşeye sıkışmış kadınların saf iyilik ve saf kötülük arasındaki gelgitleri. Deniz Eldam Bunu Kimseye Anlatma’da öfkeli, protest kadınların var olma çabalarına odaklanıyor. Kaybettikleriyle hırçınlaşmış, çabaladıkça daha da batmış kadınların hesaplaşma kararlılıkları uğruna göze aldıklarını göstermeye çalışıyor. Okurları, pes etmeye çok yaklaşmış ama yine de hayata bir yerinden tutunmaya çalışan kadınların dünyasına davet ediyor. Bunu Kimseye Anlatma yıkıcı tutkulara, kadın erkek ilişkilerine, aile kurumuna yönelen etkileyici, sonunda gene de umuda yer açan bir sorgulama.
Bunu Kimseye Anlatma şaşırtıcı bir yazarı önümüze getiriyor. Bu çok farklı öykülerin yazarının bundan sonra yazacaklarından kurtulmak zor görünüyor.
KÜNYE: Bunu Kimseye Anlatma, Deniz Eldam, Notos Kitap, 2022, 132 sayfa.
HAYDİ HAVUZA: GÜNEŞ ALTINDA KOCA BİR YAZ – WILL GMEHLING
2020 Alman Gençlik Edebiyatı başta olmak üzere birçok ödüle layık görülen “Haydi Havuza“, zor ekonomik şartlarda yaşayan çocukların dayanışma, sevgi, bir parça da kargaşa içeren hayatını dramatize etmeden, eğlenceli bir dille anlatıyor.
Bu yaz her yer klorlu su, çimen ve patates kızartması kokuyor: Haydi havuza!
KÜNYE: Haydi Havuza: Güneş Altında Koca Bir Yaz, Will Gmehling, çeviren: Olcay Geridönmez, Ginko Çocuk, 2022, 144 sayfa.
İKLİM’İ NE DEĞİŞTİRDİ BÖYLE? – MAVİSEL YENER
Asaf, izlediği belgeselden öğrendiklerini gündelik hayatında uygulamaya karar verir. Aşırı… aşırı… aşırı… tüketilen her şeyin gezegenimizi üzdüğünü öğrenmiştir artık. Dünya için iyi bir şey yapmaya evinden başlayabileceğini anladığında, ailesinin günlük yaşamını inceler. Ablasının tüketim alışkanlıklarını değiştirmek için çabalamaya karar verir. Abla kardeşin esprili ve yaratıcı çevre dostu fikir yarışması da işte böyle başlar.
Çok ödüllü, sevilen yazar Mavisel Yener’in kaleminden yaratıcı düşünmeye bir çağrı…
Usta yazar Mavisel Yener’in yazdığı “İklim’i Ne Değiştirdi Böyle?” eğlenceli kurgusuyla okurlarına, dünyanın geleceğini korumak için yapılabileceklere yönelik parlak fikirler sunuyor. Sıcacık bir aile ortamının güvenli atmosferinde, iklim değişikliği konusunu ince ince gündeme getiriyor.
KÜNYE: İklim’i Ne Değiştirdi Böyle?, Mavisel Yener, resimleyen: Öykü Akarca, Redhouse Kidz Yayınları, 2022, 64 sayfa.