Vitrin: Yeni çıkanlar

Vitrin: Yeni çıkanlar

Hiçbir canlının sömürülmediği, emeğin karşılığını bulduğu ve eşit yaşamın inşa edildiği günlerde özgürce okumak dileğiyle… Haftanın yeni çıkan kitaplarından sizler için derledik. Keyifli okumalar ve iyi pazarlar dileriz.

PROLETARYANIN BÜYÜLÜ KUTUSU - ATTİLA AŞUT & GÖKHAN ATILGAN           

13 Şubat 1961’de kurulan Türkiye İşçi Partisi, Türkiye siyasal tarihinin en önemli olaylarından biridir. TİP’in gelişip güçlenmesinde parti sözcülerinin efsanevi radyo konuşmalarının çok önemli bir yeri vardır. Türkiye proletaryasının sözcüleri, 1961-1971 döneminde,  bambaşka bir dile, bambaşka bir seslenişe ve bambaşka bir içeriğe sahip konuşmalarıyla o zamana kadar devletin ağzı olan radyoyu ‘proletaryanın büyülü kutusu’na çevirmişlerdi.

Proletaryanın Büyülü Kutusu, TİP sözcülerinin  altı seçim için yaptıkları efsanevi radyo konuşmalarının metinlerini içermekle kalmıyor. Mehmet Ali Aybar’dan Yaşar Kemal’e, Kemal Türkler’den Can Yücel’e, Rıza Kuas’tan Hamdoş’a, Tarık Ziya Ekinci’den Çetin Altan’a TİP’in çok etkili hatiplerinin radyoda yaptığı konuşmaların ses kayıtlarını da içinde barındırıyor. Bu tarihî konuşmalar karekodlar aracılığıyla dinlenebiliyor.

Proletaryanın Büyülü Kutusu’nun sayfalarından dinlenebilen radyo konuşmaları, onları dinlemeseler hayatları normalde bambaşka yönde akabilecek gençleri, aydınları, işçileri ve köylüleri sosyalist mücadelenin içine çekmiş ve TİP bayrağı altında toplayabilmişti.  Proletaryanın Büyülü Kutusu sosyalistlerin devlet radyosundan yaptıkları konuşmalarla hayatı değişen insanların öykülerinı anlattığı gibi bu konuşmaları yapan kişilerin portrelerine de yer veriyor. Kitapta Şekibe Çelenk’ten Mehmet Ali Aybar’a, Behice Boran’dan Hamdoş’a, Nazife Cemgil’den Kemal Türkler’e, Yaşar Kemal’den Can Yücel’e, Hasan Hüseyin Korkmazgil’den Tarık Ziya Ekinci’ye tam 43 portre yer alıyor.

Proletaryanın Büyülü Kutusu’nun sayfalarında size Hamdoş’un masum ve cesur sesi, Abidin Dino’nun eşsiz desenleri, Moris Gabbay’ın  tarihî fotoğrafları ve titiz bir araştırmanın zengin bilgisi eşlik ediyor. Büyülü bir yolculuk sizi bekliyor...

(Tanıtım Bülteninden)

KÜNYE: Proletaryanin Büyülü Kutusu, Yazanlar: Attila Aşut & Gökhan Atılgan, Yordam Kitap, 2021, 544 Sayfa

VİŞNENİN CİNSİYETİ - JEANETTE WINTERSON

Annem bir matematik denklemi gibi; hep var ve olmadığını kanıtlamak imkânsız. Belki o beni bulmadan yıllar yıllar önce birisi de onu bulmuştu. Irmağın kıyısında, bir şişe içinde gözlerimin önüne getiriyorum onu. Şişenin rengi kobalt mavisi, deliği bezle tıkanmış, üstüne bir de balmumundan tıkaç konulmuş. Oradan geçen bir kadın, şişenin içinden sesler geldiğini duyuyor, bıçağıyla balmumunu kesiyor ve annem kavanozdan fırlayan bir cin gibi çıkıyor dışarı.
 
Bunlar, hem on yedinci yüzyıl İngiltere’sini anımsatıp hem de öyle olmadığı iddia edilen, hayli fantastik bir atmosferde, bir sepet içinde Thames nehrinde yüzerken bulunan bebek Jordan’ın büyüdüğünde söyledikleri... Hiçliğin içindeki salınımı oldukça garip bir kadın tarafından kurtarılmasıyla son bulmuş, onu anne bellemesiyle dünyanın en tuhaf maceralarından birine adım atması bir olmuştur. Ancak tıpkı Gulliver gibi dünyayı dolaşmaktan başka tutkusu olmayan Jordan için asıl hikâye, onu anakaradan ayıracak geminin yelkenini şişiren ilk rüzgârla başlayacaktır.

(Tanıtım Bülteninden)

KÜNYE: Vişnenin Cinsiyeti, Yazar: Jeanette Winterson, Çevirmen: Pınar Kür, Kafka Kitap, 2021, 176 Sayfa

BİLGELİĞİN BAŞLANGICI: ESKİ YUNAN’DA FELSEFİ DÜŞÜNCENİN KÖKLERİ - FRANCIS MACDONALD CORNFORD

Antik Yunan felsefesi üzerine yapılmış pek çok çalışma, yazılmış pek çok kitap ve makale bulunur, ancak bütün bunların belki de tek bir ortak noktası vardır: Hepsinde mutlaka Francis Macdonald Cornford’un ismi geçer, çünkü onun kitaplarını okumadan Antik Yunan felsefesini bütüncül ve sağlıklı olarak yorumlamak mümkün değildir. Önemli bir Platon çevirmeni ve yorumcusu olarak Cornford’un çalışmaları hâlâ son derece saygı gören eserlerdir. Eski Yunan tarihinde felsefenin doğuşu konusundaki iki önemli eseri Dinden Felsefeye ve Bilgeliğin Başlangıcı’nın literatürdeki etkisi hâlâ son derece güçlüdür.

Bilgeliğin Başlangıcı hem konunun meraklısı okur için zevkli bir okuma hem de akademik anlamda bu alanlarda çalışmalar yapan bilim insanları için eşsiz bir kaynak, bir yol gösterici olacaktır.

(Tanıtım Bülteninden)

KÜNYE: Bilgeliğin Başlangıcı - Eski Yunan’da Felsefi Düşüncenin Kökleri, Yazar: Francis Macdonald Cornford, Çevirmen: Şahin Filiz, Say Yayınları, 2021, 328 Sayfa

KARACA OLMAK İSTEYEN TİLKİ - KIRSTEN BOIE

İyilik, her koşulda cesaret gerektirir.

Alman edebiyatının çağdaş ustalarından Kirsten Boie, insanın doğa için oluşturduğu tehdidin gölgesinde yaşam mücadelesi veren orman hayvanlarının gözünden benzersiz bir gerçeklik yaratıyor. Ailesini kaybeden bir tilki yavrusunun hayatta kalma serüvenini, yalın anlatımı ve zarif üslubuyla hikâyeleştiriyor. Evrensel bir duygudaşlığa davet eden kitap, farklılıkların ve bakış açısının, yaşamlara katacağı harikulade ihtimalleri barındırıyor. Barbara Scholz'ün renkli desenleriyle canlanan roman, ister tilki ister çocuk olsun, her canlının sevgiye, anlayışa ve güvene ihtiyacını duyumsatıyor.

Ormandaki büyük yangından kaçan karacalar, porsuklar, baykuşlar, tavşanlar, tarlafareleri... Ailesini kaybetmiş yavru tilkiyi gördüklerinde, hiçbiri onu sahiplenmek istemez. Ne de olsa, "Tilki her zaman tilkidir." Anne Karaca dayanamaz, Mavi Göz adını verip kucak açar yavruya. Ama tarlafaresi yavrusu ortadan kaybolunca tüm gözler ona çevrilir. Kalbi kırılan Mavi Göz, gerçek ailesini bulmak için keşiflerle dolu bir yolculuğa çıkar...

(Tanıtım Bülteninden)

KÜNYE: Karaca Olmak İsteyen Tilki, Yazar: Kirsten Boie, Çevirmen: Mine Kazmaoğlu, Günışığı Kitaplığı, 2021, 200 Sayfa

DİRİLEN MUMYA - SUAT DERVİŞ

"Biraz daha ileride mermerden yerli bir masa, üstünde kristal bir tabut duruyordu. Bu tabutun yarısı, ağır işlemelerle işlenmiş kırmızı bir örtü ile örtülmüştü.

Seza gözlerini zahmetle bu korkunç şeyden ayırabilirdi. Vücudu ürpermişti. Şimdi Charlie onun belini bırakmıştı.

Tam karşısında duruyor ve iki elini tutuyordu. Seza'nın başı dönüyordu, düşünceleri darmadağınık, sinirleri harap, vücudu bitkindi. Artık tam akıllı bir insan gibi düşünemiyordu. Her şey bir rüya ve bir kâbus gibi geliyordu."

Kocasının ölümünden dolayı kendisini suçlayan Seza günahlarından arınmak için hacca gitmeye karar verir. Fakat İstanbul'da tanıştığı tuhaf yabancı, Charlie Dawson onu kutsal topraklarda da adım adım takip etmektedir. Charlie'nin Seza'dan istediği nedir?

Neden bu genç dulu saplantı hâline getirmiştir? Bu soruların cevabı binlerce yıllık gizemli bir aşk hikâyesinde saklıdır. Dahası, bu ölümsüz aşkın kahramanı bir mumyadır.

Suat Derviş, ilgi çekici eseri Dirilen Mumya ile macera romanları yazma konusunda da ne kadar maharetli olduğunu gösteriyor.

Bilal Acarözmen "İstanbul'dan Arabistan Çöllerine Uzanan Bir Serüven: Dirilen Mumya" başlıklı yazısıyla hem edebiyatımızın bütün mumyalarını bir araya getiriyor hem de Suat Derviş'in romanı şekillendirme sürecine dair bilgiler veriyor.

(Tanıtım Bülteninden)

KÜNYE: Dirilen Mumya, Yazar: Suat Derviş, İthaki Yayınları, 2021, 208 Sayfa

 

SALOME: YAŞAMI VE YAPITLARI - ANGELA LIVINGSTONE

Nietzsche Ağladığında’da bütün erkekleri bir bakışıyla dize getiren gizemli Salome kimdir? Zerdüşt’ün esin perisi; Nietzsche’yi ağlatan kadın; "Rus" güzeli, gerçekten de erkekleri baştan çıkarmak için programlanmış bir "makine"miydi? Nietzsche’yi, Lou Salome’nin kendi varisi olabileceğine inanmaya iten yalnızca onun güzelliği ve muhteşem özgüveni miydi? Salome, Nietzche ve Paul Ree’nin evlenme tekliflerini reddederek entelektüel birlikteliği savundu; asla cinsel birlikteliğin yaşanmadığı bir evlilik yaptı; "sadakat’i reddederek Rilke’yle ve başka pek çok erkekle birlikte oldu. Freud’la dostluğu ölene dek sürdü. Bütün yaşamı boyunca eserler üretti, ama yazdıklarından çok aşkları ve dostlukları konuşuldu. Kadın, Tanrı, aşk, cinsellik, din, Rusya, tiyatro gibi konularda kitaplar, makaleler yazdı. Psikanaliz alanında başarılı çalışmalar yaptı. Girdiği her ortamda etkili oldu; yaptığı ve öğrendiği her şey üzerine düşündü ve yazdı. İşte, Nietzsche Ağladığında’da küstahça tavırları, delici bakışları, özgürlüğe düşkünlüğüyle kapıdan giriveren yirmi bir yaşındaki Salome’nin yaşamöyküsü... Gizem çözülecek mi? Bir kartal gibi keskin zekalı, bir aslan kadar yürekli. - Nietzsche Geniş bir yüz, güçlü istemli bir çene, güzel, kavisli bir ağız, dinleyiciye ya da konuşmacıya her zaman dolu dolu bakan akıllı, ifadeli gözler. Tamamen kadınsı, çekici bir insan, yumuşak ve güçlü. - Loulou Albert - Lasard Onda olağanüstü olan, bir insanda aslında son derece olağan olması gereken şeylerdi: Dürüstlük, açık sözlülük, herhangi bir zaafı olmamak ve bencil olmadan kendini öne sürebilmek.

Anna Freud

(Tanıtım Bülteninden)

KÜNYE: Salome - Yaşamı ve Yapıtları, Yazar: Angela Livingstone, Çevirmen: Semra Kunt Akbaş, Ayrıntı Yayınları, 2021, 432 Sayfa

 

DAHA FAZLA