Tugay Candan - @TugayCandann

Mail: tugaycandan@ilerihaber.org

Depremde hasar gören İstanbul Sancaktepe Osmangazi İlkokulu’na, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ekiplerince yapılan incelemelerde ‘hafif hasarlı’ raporu verildi. Öğrenci velileri ise 1999 depremi sonrasında ve 2007’de iki defa güçlendirilen okula çocuklarını göndermek istemiyor.

İstanbul’un Silivri ilçesi açıklarında geçtiğimiz hafta gerçekleşen 5,8’lik depremde, kent genelindeki 29 okul hasar gördü. Bu okullardan biri olan Sancaktepe’deki 1128 öğrencili Osmangazi İlkokulu da İstanbul Valiliği Afet ve Acil Durum Yönetim Merkezi’ne (AFAD) gelen hasarlı yapı ihbarları değerlendirilerek, Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca görevlendirilen teknik ekiplerce incelendi. İnceleme sonucunda okula ‘hafif’ hasarlı’ raporu verildi. Okulun öğrencileri ise geçici olarak Sarıgazi 60. Yıl İlkokulu’na sevk edildi.

İKİ DEFA GÜÇLENDİRİLDİ

Yaklaşık 30 yıl önce inşa edildiği öğrenilen Osmangazi İlkokulu’nun binası, 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nde de hasar gördü. Depremin ardından güçlendirme çalışmasıyla eğitime devam edildi. 2007’de bir kez daha güçlendirme çalışması yapılan okula verilen ‘hafif asarlı’ raporuyla okul bir kez daha güçlendirme çalışmasına girecek.

'ÇOCUKLARIMIZI GÖNDERMEYECEĞİZ'

Okulda eğitim gören öğrenci velileri ise binanın yeniden güçlendirilmesinin, 1128 öğrencinin hayatını tehlikeye atacağını düşünüyor. “Okulun tekrar tamir edilmesini istemiyoruz. Yıkılıp yeniden yapılmasını istiyoruz” diyen veliler, okulun güçlendirmelerle ayakta kaldığını belittiler. Veliler, okula tekrar dönme kararı alınması durumunda ise “Çocuklarımızı göndermeyeceğiz” dediler.

‘HAFİF HASARLI’ NE DEMEK?

AFAD’ın internet sitesindeki Açıklamalı Afet Yönetimi Terimleri Sözlüğü’nün 'Yapı Hasarı' kısmında ‘az hasarlı’ yapı için şu ifadelere yer veriliyor:

“- hafif hasar/ az hasar (İng. light damage) Binanın taşıyıcı sistem elemanlarında herhangi bir hasar oluşmadığı, taşıyıcı olmayan yapı elemanlarında sıva çatlakları düzeyinde kalmış hasarın meydana geldiği, kullanılmasında sakınca görülmeyen durumlar...”