TİHV raporu: İşkence nedeniyle başvurular yüzde 22 arttı
TİHV, 2022 yılına ilişkin rapor yayımladı.
İşkence ve kötü muamele nedeniyle Türkiye İnsan Hakları Vakfı'na yapılan başvurular, önceki yıla göre yüzde 22 arttı. Vakıf raporuna göre başvuru yaşı da 3'e kadar düştü.
Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) 2022 Yılı Tedavi Merkezleri Raporu'nu açıkladı. Vakfa başvuranların sayısı bir önceki yıla göre yüzde 22 artarken, başvuru yaşının 3'e düştüğü kaydedildi. Rapora göre vakfa geçen yıl bin 201 kişi, kendisi ya da bir yakını işkence ve kötü muameleye maruz kaldığı için başvurdu. Bu sayı, 1990 yılından bu yana işkence görenlere tedavi ve rehabilitasyon desteği veren TİHV'in, 2001'den sonra aldığı en yüksek başvuru sayısı oldu.
Rapora göre başvuranların bin 79'unun Türkiye içinde, 38'inin ise Türkiye dışında işkence ve kötü muamele gördü. Bunların 756'sı 2022'de, diğerleri ise önceki yıllarda işkence ve kötü muamele gördüğü için başvurdu. Gördüğü işkence ve kötü muamele nedeniyle başvuranların en küçüğünün 3 yaşında, en büyüğünün ise 76 yaşında kaydedildi. Başvuranların yüzde 56,9'u erkek, yüzde 39,1'i kadın, yüzde 4'ü ise LGBTİ+ oldu.
Evrensel'in aktardığına göre vakfa başvuranların yüzde 70,2'si fiziksel müdahaleye, yüzde 83,4'ü tehdit ve hakarete, yüzde 45,2'si pozisyonel işkenceye uğradı. 497 kişi ise ters kelepçeli halde bekletildi. Başvuranların yüzde 43,5'inin cinsel işkence gördüğü tespit edilirken, 3 kişinin tecavüze uğradığı aktarıldı. 80 kişi ise fiziksel cinsel tacize uğradı.
GÖZALTINDA İŞKENCE
Gözaltı sürecinde işkence görenlerin yüzde 50,6 ile yarısından fazlasının, sokakta ya da açık alanda işkence ve kötü muamele gördüğü kaydedilen raporda; gözaltı sürecinde işkence gördüğünü belirten her 2 kişiden birinin (50,7), götürüldüğü emniyet müdürlüklerinde işkenceye ve kötü muameleye maruz kaldığı tespit edildi. Rapora göre gözaltı sürecinde işkence görenlerin yüzde 30,7'si araç içinde kolluk güçlerinin kötü muamelesine maruz kaldı.
3 BÖLGEDE BAŞVURULAR ARTTI
Raporda ayrıca Diyarbakır, Van ve Cizre'deki TİHV merkezlerine yapılan başvuruların her yıl giderek arttığının da altı çizildi. Bu durumun ifade özgürlüğü ile barışçıl toplantı ve gösteri özgürlüğüne yönelik yasaklamalarla birlikte ele alınması gerektiği vurgulandı.
Ayrıca raporda, gördüğü işkence ve kötü muamele nedeniyle vakfa başvuranların yüzde 68,8’nin Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgesi doğumlu kişiler olduğu aktarıldı.