Burcu Adıgüzel

“Suaygırı olmak istemiyorum. Yo! Yo! Yo!

Zebra ya da bufalo lo lo lo,

Ağaçta şarkı söyleyen maymuuun

Suaygırı yerine maymuuun olsaaam...”

Diyerek, bedeninden, olduğundan mutsuz, başka bir hayvana dönüşmek isteyen öykümüzün başrolünde yer alan su aygırı, tembel, suyun içerisinde ‘’debelenen’’ olmanın sınırlarını aşmak ister. O, suyun içerisinde olmaktan haz duymuyordur. Sanki bütün hayvanlara bahşedilen hareket kabiliyeti ondan esirgenmiş gibi hisseder. İstediği tek şey bu türe ait olmadığını tüm dünyaya kanıtlamaktır. Bir çıkış bulmalıdır! Öyle bir an gelir ki, kendisine su aygırı denmesinden bile rahatsız olur, sürüsünden ve yaşadığı alandan ayrılarak tropik ormanda yol alır. İlk gördüğü hayvan maymundur ve onun gibi ağaçlara hızla tırmanmak ister. E evet maymunun hayatı eğlencelidir ve ona benzemek için önünde hiçbir engel yoktur. Ama yapamaz. Su aygırının doğası tırmanmaya uygun değildir. Bir kartala tesadüf gelir ve uçmak ister. Su aygırının kanatları yoktur, uçamaz. Sürüngen olmak ister, birkaç deneme yapar ve iri bedeni tozu toprağa katar. Yine olmamıştır. Mutsuzluk kocaman bedenini sara dururken bir su birikintisini, su içen bir keçiyi ve keçiyi avlamak için ona doğru yavaşça yaklaşan timsahı görür. Su aygırının gövdesini büyüklüğüyle beraber bu defa cesaret sarar ve yaptığı hamleyle keçiyi kurtarır. Keçi tarafından cesareti övgülerle karşılanır. Asla ait olmak istemediği bir türün marifete dönüştürebilecek özellikleri, gücü ve cesareti ile ilk kez karşılaşır. Başka biri gibi olmak istediği yolculuktan kendi gibi olmanın keyfini süren bir su aygırı olarak döner. Artık yapabileceği daha fazla şey vardır, kendini keşfetmenin ve asla değiştiremeyeceği şeylerin varlığıyla mutlu olabileceğinin iç rahatını yaşar. Kaybettiği gülümsemesi artık yüzündedir.

Özellikle çocukların kendini tanıma, bedenini keşfetme, sınırlarını öğrenme ve aşma dönemlerinde karşılaşabilecekleri zorluklara ve hissedebilecekleri derin mutsuzluğa karşı şahane bir öykü. Mutlu Suaygırı, olmak istediğimiz insan olmak her daim mümkünken, değiştirmek zorunda kalmayacağımız bize ait, bizden olana dair keşfimiz ve kendimizi sevmemiz üzerine kılavuz bir çocuk kitabı. Her çocuk kitabı gibi yetişkinler için de tavsiye edilebilecek bir öykü.

KÜNYE: Richard Edwars, İş Bankası Kültür Yayınları, 2010, 31 sf