Umut Dağlar

Herkes yaşamının bir döneminde-belki de birçok döneminde!-bambaşka biri olmak istemiştir. Kendimizi aramamız, bulmamız, bulamamamız... Sonrasında yine dönüp kendimize sarılmamız yaşamlarımızın olağan sürecinde kendini var ediyor. Bu süreç ne kadar uzun ve sancılı olursa olsun, kendimizin ve yaşamın farklı renkleriyle ve yönleriyle karşılaşmak yaşamın asıl gerçeği. Hangi renkte olursak olalım, olduğumuz rengi sevmemiz ve kendimizle barışıp bu yolculuğu adımlamamız da yaşamın anlamlı tarafı.

Herkes kendi rengini arayadursun, kahramanımız kurt-hem de simsiyah bir kurt-yatağından uyandığında bu simsiyah halinden hiç memnun olmadığını düşünüyor. Ve bambaşka bir renkte olmak istiyor. Kırmızılara bürünüyor, yeşillere dolanıyor, morlara sarınıyor, turuncu portakal kabukları yapıştırıyor her yerine, kahverengi çamurlara bulanıyor, pembelerle donatıyor kendini… Fakat ne yaparsa yapsın olmuyor. Kendini aramak için çıktığı yolda ya bir Noel Baba oluveriyor ya da bir prenses, bazen de bir tilki duruyor karşısında sanki aynaya baktığında. Günler geçtikçe öfkeleniyor siyah-hem de simsiyah!-kurt. Olmak istediği renklerin hiçbirinde kendisi gibi hissetmiyor çünkü. Son olarak rengarenk olmayı deniyor, bezeniyor tavus kuşunun tüyleriyle üstelik onu kızdırmayı da göze alarak. Aradığını bulduğunu düşünürken bu renkliliğin arasında da rahat edemediğini anlıyor.

“Olmadı, olmadı, olmadı!”

Evet olmadı! Çünkü siyah kurt, bu rengarenk yolculuktan bir şey anladı: Simsiyah bedeninin içinde en ait olduğu görüntüsüyle çok ama çok mutlu! Sadece bir önceki günlerde biraz tersinden kalkmış olmanın renkli ve sancılı tarafını adımlaması gerekiyordu. O yollardan geçtikten sonra da kendini buldu. Siyah-hem de simsiyah-görüntüsüyle çok ama çok mutlu oldu…

Rengini Değiştirmek İsteyen Kurt, renkli bir yolculukta kendini bulma ve kendisiyle barışan bir kurdun öyküsü… Siyah kurdun rengarenk ve macera dolu yolculuğuna şahit olurken çocuklar; kendileriyle barışmanın, renklerin aslında içimizde-işte tam da oramızda-olduğunun farkına varacaklar. Var oluşumuzla aynadaki yansımamızın bazen denk düşmeyebileceğini fakat kendimizi bulduğumuz zaman aynadaki görüntümüze sarılabileceğimizi ve kendimizi sararken tüm renkleri yine içimizde var edebileceğimizi görüyorlar.

Renkler yaşamın her yerine dağılmışken, bizler bambaşka renklerde birbirimizin ve kendimizin arasında dolaşırken geçtiğimiz yolları boyuyoruz gökkuşağına. Ve biliyoruz, çocuklar ve gökkuşağı bu yaşamın vazgeçilmezidir aslında.

KÜNYE: Rengini Değiştirmek İsteyen Kurt, Orianne Lallemand, Çev. Ersel Topraktepe, Yapı Kredi Yayınları, 2021, 36 Sayfa.