Ayşenur Önal - @Aysnronal

Antalya'da, kendisinden boşanan Meral Fesli (39) ile 10 gün önce evlendiği Erden Fesli'yi (40) kesici aletle yaralayan Abdulrezzak Aydın (41), “İstesem öldürürdüm” söylemlerine rağmen 25 yıl hapis cezası almıştı.

Aydın’ın aldığı cezayı az bulan kadınlar, “Arkadaşımızı ve eşini tasarlayarak öldürmeye teşebbüs eden Abdulrezzak Aydın üst sınırdan cezalandırılsın. Meral için adalet istiyoruz” sözlerine yer verdi.

Mersin Kadın Savunma Ağı öncülüğünde Pozcu’da bir araya gelen kadınlar ve LGBTİ+’lar bir araya gelerek basın açıklaması yaptı. Açıklamayı okuyan Ceren Şahbaz, “Gerçek adalet sağlanana kadar davanın peşini bırakmayacağız” dedi.

‘BİRÇOK DELİL GÖRMEZDEN GELİNMİŞTİR’

Mersin’de kadınlar, kasti bir şekilde eski eşini yaralayan Meral Demir Fesli ve yeni eşi Erden Fesli için bir araya geldi. Üst sınırdan ceza verilmemesinin adaletsizliğin göstergesi olduğunu ifade eden Şahbaz, “6 Nisan 2022 günü Antalya’nın Kepez ilçesinde Abdulrezzak Aydın isimli erkek şu an aramızda olan Meral Demir Fesli ve Erden Fesli’yi kasten ve tasarlayarak öldürmeye teşebbüs etmiştir. Meral’in eski eşi olan fail çocuklarını görme bahanesi ile girdiği evde Meral ve eşine falçata ile saldırarak ağır şekilde yaralamış, işkence ederek ölmelerinden emin olana kadar beklemiştir. Ancak polisin kapıyı kırmasıyla fail etkisiz hale getirilmiştir” diye konuştu.

Antalya 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın 5. celsesinde fail Abdulrezzak Aydın’ın, Meral Fesli’ye yönelik suçtan 14 yıl, Erden Fesli’ye yönelik işlediği suçtan 11 yıl toplam 25 yıl ceza aldığını söyleyen Şahbaz, “Failin daha önce Meral’i tehdit etmiş olması, kamera görüntüleri, tanık beyanları, kapıyı içerden kilitlemesi söz konusu iken mahkeme sanığın tasarlamaya yönelik eyleminin tespit edilemediği yönünde karar vermiştir.  Kamuoyunda çok fazla yankı bulan bu davada faile haksız tahrik indirimi, iyi hal indirimi uygulanmamış ancak fail erkeğin üst sınırdan ceza almaması için de birçok delil görmezden gelinmiştir. Suçun eski eşe karşı işlenmiş olması cezanın ağırlaştırılmasını gerektirirken bu da dikkate alınmamıştır” diyerek erkek yargının bir kez daha fail erkekten yana tutum aldığını sözlerime ekledi.

‘ÖZSAVUNMA HAKTIR’

Şahbaz, “Erkekler ‘seni öldürürsem 3 gün yatar çıkarım bana bişey olmaz’ deme cüretini işte erkek yargının bu kararlarından alıyor. Fail erkeklerin işlediği suçlarda indirime gerekçeler bulunurken, hayatını savunan, özsavunma hakkını kullanan kadınların yargılandığı davalarda lehine hususlar göz ardı ediliyor. Oysa ki bir günde 4 kadının öldürüldüğü, 6284 sayılı yasanın gereklerinin uygulanmadığı koşullarda özsavunma haktır. Katledilen kadınların çok büyük bir kısmı eş, eski eş, sevgili, baba yani en yakınındaki erkekler tarafından öldürülüyor. İktidarın aile politikaları ve erkek egemen sistemden güç alan erkekler boşanmış olsa dahi kadınların hayatlarını tahakküm altına alma, alamadığında şiddet uygulama hatta öldürme hakkını kendinde buluyor. Çünkü bu sistem kadınların canları pahasına kutsadığı ailelerin devamı için erkeklere kadınlar üzerinde sonsuz denetim hakkı veriyor. Aileyi değil kadınları koruyun” ifadelerini kullandı.

‘ABDÜLREZZAK AYDIN ÜST SINIRDAN CEZALANDIRILSIN’

Kadına yönelik şiddete karşı önceliğin önleyici politikalar üretmek ve kadınları şiddete karşı korumak olduğunu belirten Şahbaz, şiddetin önlenemediği yerde adil yargı kararlarının caydırıcılık açısından önemli olduğunu söyledi. Ayrıca cezasızlıkla ödüllendirilen erkeklerin kadınlara ve çocuklara yönelik yeni suçlar işlendiğine defalarca şahit olduklarını söyleyen Şahbaz, “Fail Abdulrezzak Aydın infaz hükümleri ve tutuklu kaldığı süre dikkate alındığında yaklaşık 15-16 yıl sonra aramızda olarak güvenliğimizi tehdit edecektir. Meral avukatı aracılığıyla mahkemenin vermiş olduğu karara itiraz ederek, failin üst sınırdan ceza alması için temyiz yoluna gitmiştir. Gerçek adalet sağlanana kadar davanın peşini bırakmayacağız. Arkadaşımızı ve eşini tasarlayarak öldürmeye teşebbüs eden Abdulrezzak Aydın üst sınırdan cezalandırılsın. Meral için adalet istiyoruz. Erkek adalet değil gerçek adalet!” dedi.