Mersin’de taş ocağı için doğanın talan edilmesine karşı köylülerden eylem
Göçmen kuşların geçiş güzergahı olan ve geyikler ile dağ keçilerine ev sahipliği yapan köye taş ocağı yapılmak isteniyor.
İleri Haber
Mersin’in ilçesi Yenişehir ve Toroslar’a bağlı olan Çukurkeşlik, Hacgediği, Kayrakkeşli köylerinin ortasında bulunan alana taş ocağı yapılmak isteniyor. Göçmen kuşların geçiş güzergahı olan, nesli tükenmek üzere olan akbabalara ve geyikler ile dağ keçilerine ev sahipliği yapan köylerin ortasına yapılmak istenen taş ocağına karşı yurttaşlar basın açıklaması düzenledi.
Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporunu halk toplantısıyla aldırmayan köylüler, araziyi küçülterek ÇED’den kaçılmasına karşı itiraz süreci başlattı. Doğayı katledecek olan bu uygulamaya karşı ailen geri adım atılması çağrısı yapan köylü Ayşe Erder, “Üniversite okuyup köyüne dönen genç bir çiftçiyim. 2 sene önce köyüme ekolojik çiftlik kurmak için döndüm aslında. Ama bu süreci başlatmak istediğimde Çukurkeşlik Köyü’ne ekolojik çiftlik kurulamayacağını öğrendim. Şu an öğreniyorum ki benim eko turizm kuramadığım köyüme taş ocağı kurulmak isteniyor” diye konuştu.
‘HAYVANLARIN YAŞADIĞI BİR ALANA TAŞ OCAĞININ KURULMASINI İSTEMİYORUZ’
Köye çok fazla kuşun göç ettiğini kaydeden Erder, “Şu an bile köyümüzün meydanına leylekler konmuş vaziyette. Biz doğa derneğiyle ortak bir çalışma yürütüyoruz. Ben akbabaları gözlemliyorum, nesli tükenmek üzere olan akbabaların burada yuvaları var. Aynı zamanda biz doğa derneğiyle birlikte maden ocağı kurulmak istenen yerde geyiklerimiz ve dağ keçilerimiz var, onları gözlemliyoruz. Bu kadar hayvanın yaşadığı bir alana taş ocağının kurulmasını istemiyoruz” sözlerine yer verdi.
‘TAŞ OCAĞINA TÜM YASALARI ÇİĞNEYEREK İZİN VERİLMİŞ’
Yurttaşlara destek olmak ve hukuki süreci başlatmak için köylülerin yanına giden Türkiye İşçi Partisi (TİP) Mersin İl Yöneticisi Eser Kutsi Dayı, “4 gün önce bölgede yapılmak istenen doğa katliamından haberimiz oldu. Bölgeye verilen zararı, yaşatılmak istenen katliamın boyutlarını önlemek ve destek olmak için buradayız. Anayasa’nın 56’ncı maddesi hepimizi ilgilendiren bir maddedir. Devlet vatandaşına sağlıklı, doğal ortamda yaşama hakkı sağlamak zorundadır. Ama görüyoruz ki birkaç rantiyecinin çıkarları doğrultusunda burada bir doğa katliamına yol açacak bir taş ocağına tüm yasaları çiğneyerek izin verilmiş. Buna karşı mücadele etmek için yanınızdayız. Sizin mücadelenize destek vermek ve her türlü hukuki desteği vermek için buradayız” diye konuştu.
‘TAŞ OCAĞI FAALİYETE BAŞLARSA LİMANIN DOLGU ALANI İÇİN KULLANILACAK’
ÇED sürecini anlatan TİP Kent Ekoloji Mersin Koordinasyonu Sorumlusu Çevre Mühendisi Cihan Ersoy is şu sözlere yer verdi:
“Çocuklarımıza yaşanabilir bir dünya bırakmak hepimizin sorumluluğu. Buradaki sürece dair yapabileceklerimize gelirsek en başında bir ÇED raporu süreci başlatıldı ve halk katılımı toplantısıyla bu rapor iptal edildi. Daha sonra alanın küçültülmesi yöntemiyle Fizibilite dosyası kılıfında ÇED geçirmeye çalışıyorlar. Bu dosyanın 10 günlük askı süresi var ve bu süreçte itiraz süreci başlatılması gerekiyor. Bu süreci hep beraber tartışarak akıl birliğine varacağız ve bu taş ocağının yürütmesi durdurulacak. Burada yapılan faaliyetin yansıması sadece buranın doğasını yok etmekle kalmayacak. Eğer burada yapılacak olan taş ocağı faaliyete başlarsa limanın dolgu alanı için kullanılacak. Bu aynı zamanda Mersin halkının kent hakkı gaspına da giriyor. Yani sizin burada durduracağınız faaliyet bütün Mersin’e yarayacak bir faaliyet.”