Görsel: Arşiv

İleri Haber

Çocuk yaştan itibaren öz babaları tarafından cinsel saldırıya uğrayan 3 kız kardeş adalet arayışında. Yıllardır çok kez şikayetçi olduklarını belirten kardeşler, fail S. D.’nin çevresi geniş olduğu için bir sonuç alamadıklarını ifade etti.

Annelerinin de sürekli şiddet gördüğünü ekleyen büyük kardeş H. G., yıllardır süren adalet arayışlarının yerini bulmasını istediklerini vurguladı.

‘BU ŞEKİLDE YAŞAMASINI İSTEMİYORUM’

İfadesi alınıp tekrardan bırakıldığını söyleyen büyük kardeş H.G. şu açıklamalarda bulundu; “Yıllar süren dramımız kamuoyuna taşınmak zorunda kaldı. Ben yaklaşık 6 yaşından, 20 yaşına kadar babamın tecavüzüne uğradım. Maalesef ki zamanında başvurduğum hiçbir yerden bir sonuç alamadım. Ağlayarak babamın bana tecavüz ettiğini söylediğim polis memuru arkasına yaslanıp bana yanlış anladığımı söyledi”.

‘BABALAR ÇOCUKLARINI BÖYLE SEVER SANIYORDUM’

Yaşananların sadece kendine yapıldığını düşündüğünü söyleyen H.G., “Kardeşim defalarca kez kendini öldürmek istedi. Bunun nedeninin bu olduğunu bilmiyordum. Savcılığa suç duyurusunda bulunduğumda savcı konuyla ilgilenmedi. Yaşadığım zorluklarla küçük yaşta mücadele etmeye başladım. Babalar çocuklarını böyle sever sanıyordum. Acaba neden bu durumdan rahatsızlık duyuyorum diye kendimi sorguluyordum. Ben birçok yere gittim anlattım derdimi. Kimse ilgilenmedi, hepsinden şikayetçiyim. Eğer adalet yerini bulsaydı, kız kardeşlerim ve diğer akrabalarımızda mağdur olmayacaktı. Ben utanmıyorum, korkmuyorum. Herkes bize destek olmaya hazır ama bu kişinin zamanında parasının çok olması, etrafının geniş olması birçok şeyi kapatmasını sağladı. Bu şekilde yaşamasını istemiyorum” dedi.

‘UTANMAYIN, KORKMAYIN'

S. D.’ye seslenen H.G., “Yıllarca çocuktuk bize işkence ettin. Annemi dövdün, akrabamız olan iki kıza da tecavüz edip sindirdin ama biz bunun hesabını soracağız. Kimseden korkmuyorum, adalete sığınıyorum. Sen o cezayı çekeceksin. Bizim utanacak hiçbir şeyimiz yok. Utanacak olanlar olayın üzerini kapatan akrabalar, işlerini yapmayan polisler. Hakkımı sonuna kadar arayacağım” dedi.

H.G. devamında “Kimse utanmasın, bunu yaşayan insanlar kesinlikle korkmasınlar, haklarını arasınlar. Lütfen saklamayın, böyle istismar ediyorlar. Utanması gereken bunu yapan insanlar” diye seslendi.

‘TEK GÜNAHIM KADIN OLMAK’

Olanları yaşamak istemediğini söyleyen Anne S. A., “Biz bunları yaşamak istemezdik. Kimse bize sahip çıkmadı. Bu adam çocuklarımın çocukluklarını ziyan etti. Çocuk yaşta başlarına neler getirdi. Bana sesini çıkarırsan senin çocuklarını öldüreceğim dedi. Artık onun yakalanmasını istiyorum, hak ettiği cezayı çekmesini istiyorum.  Benim hiçbir günahım yoktu, tek günahım kadın olmak” dedi.

'İSTİSMARIN İYİ HAL İNDİRİMİ OLMAZ'

Mersin Kadın Platformu, 3 kızına uzun yıllar boyunca cinsel saldırı uygulayan S.D isimli erkeğin ifadesinin alınıp serbest bırakılmasının ardından basın açıklaması düzenledi.

Türkiye'deki cinsel suçların yüzde 46'sının çocuklara karşı işlendiği belirtilen basın açıklamasında “Çocuğun cinsel istismarında Türkiye dünya listesinde 3'üncü sıradadır” denildi.

Basın açıklamasının tamamı şu şekilde:

Bugün yine bir istismar vakası ile karşı karşıyayız. S.D isimli şahsın 3 kızını uzun yıllar boyunca çocukluklarından beri istismar ettiği iddiaları basına da yansımıştır. Daha önceden de babaları hakkında suç duyurusunda bulunduklarını ileten kız kardeşler yine bu şikayetin sonuçsuz kalmasından, etkin bir soruşturma yürütülmemesinden kaygılılar. Şu anda ifadesi alınıp serbest bırakılan fail S.D tehditlerine devam etmekte, kız kardeşlerin şikayetlerini geri alması için baskı yapmaya devam etmektedir.

Türkiye'deki cinsel suçların yüzde 46'sı çocuklara karşı isleniyor. Çocuğun cinsel istismarında Türkiye dünya listesinde 3'üncü sıradadır.

Çocuk Hakları Sözleşmesi’ni imzalayalı 30 yıl geçmesine karşın halen sözleşme prensiplerinin çocukların yaşamında yeterince yer alamadığı görülmektedir. İmzacı taraf devletin, çocuğun her türlü hakkını korumak zorunda olduğu prensibini hatırlayacak olursak istismar edilen çocukların sayısının bu denli artıyor olması bu durumla bağdaşmamaktadır. Hükümetin uluslararası sözleşmelerden doğan yükümlülüklerini yerine getirmeye çağırıyoruz. Cinsel istismar davalarında soruşturmanın titizlikle ve etkin yürütülmeli, dava süreçlerinde faillere ceza indirimleri, iyi hal indirimleri gibi indirimler uygulanmamalıdır.

Cinsel istismarın, devletin tüm kurumlarında ciddi bir toplumsal sorun olarak ele alınmalı, koruyucu ve önleyici yasalar uygulanmalıdır.  Toplumsal bilincin artması ve farkındalık oluşturmak için çalışmalar yapılmalı. Çocuk istismarlarıyla çalışacak kurumlar yaygınlaştırılmalı, bu kurumlarda cinsel istismar konusunda uzmanlaşmış nitelikli meslek elemanı istihdamı artırılmalı ve sivil toplum örgütleriyle iş birliğine gidilmeli, Çocuk izleme merkezleri her yerde kurulmalıdır.

Mersin Kadın Platformu olarak uzun yıllar istismara maruz kalan yıllarca korkutularak susturulan kız kardeşlerimizin yanındayız. Bu davanın takipçisi olacağız.