Menteşe'deki çevre katliamı Meclis gündeminde

Menteşe'deki çevre katliamı Meclis gündeminde

Barış Atay; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un yanıtlaması istemiyle bir soru önergesi verdi.

İleri Haber

Muğla’nın Menteşe ilçesi Bayır Mahallesi’nde yapımına başlanan entegre çimento fabrikası Meclis gündemine taşındı. TİP Genel Başkan Yardımcısı Barış Atay; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’a “Bakanlığınız, Muğla’nın bütün siyasi ve toplumsal odakların karşı olduğunu ifade ettiği bu projede 2014 tarihli ÇED raporunun iptali için gerekli adımları atacak mıdır?” diye sordu.

Muğla’nın Menteşe ilçesine bağlı Bayır Mahallesi ve Yatağan ilçesine bağlı Deştin Mahallesi arasında etrafında köyler, yerleşim yerleri, tarım alanları, zeytinlik alanlar, dere ve baraj gibi su kaynakları bulunan ve tamamen ormanlık alan içerisinde; 95,33 dönüm kapalı tesis alanı ve 7.656 dönüm açık hammadde ocakları olmak üzere toplam 7.751 dönümlük alana entegre çimento fabrikasının kurulması için inşaat çalışmalarına başlandı.

Konuyu Meclis gündemine taşıyan Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkan Yardımcısı ve Hatay Milletvekili Barış Atay; Bayır Ovası sulama sahasını, Kazan Göleti yağış havzasını ve yağışlı dönemlerde buraları besleyen sulu ve kuru dereleri, Bayır barajını, nitelikli tarım alanlarını, zeytinlikleri, arıcılık dahil bütün tarım ve hayvancılık faaliyetlerini ve o yörede yaşayan tüm canlıları olumsuz etkileyecek bu projeye ilişkin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca iki defa ÇED olumlu kararı verildiğini hatırlattı.

‘DAVA SÜRERKEN, 2. ÇED SÜRECİ BAŞLATILDI’

Barış Atay, şöyle devam etti:

“2006 yılında Bakanlığınız tarafından verilen ilk ÇED Olumlu kararına karşı Deştin köylüleri tarafından açılan dava 2015 yılında köylüler lehine sonuçlanmış, 1.ÇED iptal edilmiş ve dava 2016 yılında kesinleşmiştir. İlk ÇED davası sürerken şirketin sahiplerinin de ortak olduğu yeni bir şirket kurularak iptal edilen ÇED’in kopyası ile 2. ÇED süreci başlatılmış ve bu süreç de 2014 yılında Bakanlığınızca ÇED Olumlu kararı verilmesi ile tamamlanmıştır. Akabinde yerel yönetimlerden alınan ruhsatlarla da alanda inşaat çalışmalarının başladığı gözlemlenmektedir.”

BAKAN KURUM’A 5 SORU

TİP Genel Başkan Yardımcısı; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un yanıtlaması istemiyle bir soru önergesi verdi.

Önergede, Kurum’a şu sorular yöneltildi:

- Muğla il sınırları içerisinde ormanlık arazide kaç adet maden ve taş ocağı ruhsatı verilmiştir? Bu veri 2022 yılı itibariyle güncel olarak kaçtır?

- Muğla’da hali hazırda tehlikeli sınırların üstünde hava kirliliği olduğu bilimsel raporlarda iddia ve ispat edilmektedir. Birbirine yakın bir alanda halen üç termik santral bulunan bir bölgede en kirletici tesislerden biri olarak bilinen çimento fabrikası kurulmasına izin verilmesinin Muğla halkının sağlığı açısından etkileri değerlendirilmiş midir?

- Deştin köylüleri başta olmak üzere bölge halkının onlarca yıl verdiği mücadeleye rağmen ve 2006 yılında verilen ÇED raporu aleyhine açtıkları dava devam ederken, aynı alan ve aynı proje için 2014 yılında yeniden ÇED Raporu verilmesinin nedeni nedir? 2014 yılında verilen ÇED Raporu 2006 yılında aleyhine dava açılan ÇED Raporu’ndan ne farklılık içermektedir? 2014 yılında verilen ÇED Raporu ve sürecinde halkın katılımı sağlanmış mıdır?

- ÇED raporunda tedbir alınacağı ifade edilen muhtemel riskler yer almakta, ancak bu tedbirlerin nasıl alınacağı teknik olarak detaylandırılmamaktadır. Örneğin, klinker soğutma sisteminin bacasına kurulması planlanan Elektrostatik filtre dizaynı hakkında akışkan debisi, sıcaklığı, partikül fraksiyonu, filtre yüzey alanı gibi teknik detaylara yer verilmemiştir. Kömür öğütme ve kurutma prosesinde kullanılacak olan katı yakıt tüketim kısmında sadece bir yakıt örneği hesaplanmıştır ve hesaplanan yakıt türünün bütün işletme şartlarında kullanılıp kullanılmayacağı belirtilmemiştir. Kullanılacak linyitin kükürt miktarı %5,6 olduğu belirtilmiş, ancak Kükürtdioksit emisyonunun sınır değerleri aşabileceği göz önünde bulundurularak gerekli olan desülfirizasyon sistemi projelendirilmemiştir. Bunun yanında yapılacak dinamit patlatmalarının da bölgedeki yaşam ve tarım alanlarına zarar vermemesi için nasıl tedbirler alınacağı da yer almamaktadır. Bakanlığınızın söz konusu proje ile ilgili dile getirilen bu riskler hakkında şirketin kapsamı belirsiz taahhütleri dışında bir denetim ve tedbir planlaması var mıdır?

- Bahse konu 2014 tarihli ÇED raporunun iptali için Muğla 2. İdare Mahkemesi’nde 2022/140 Esas numarası ile derdest bulunan bir dava bulunmaktadır. Bakanlığınız, Muğla’nın bütün siyasi ve toplumsal odakların karşı olduğunu ifade ettiği bu projede 2014 tarihli ÇED raporunun iptali için gerekli adımları atacak mıdır?

DAHA FAZLA