Burcu Adıgüzel

“Konuşmaya başlarken sözcükleri bulmakta zorlanırız bazen ya da hiçbir şey söylemek istemeyiz.

Bazen sözcüklerin akması için bakış açısını değiştirmek gerekir.

Bazen bir imge yepyeni bir dil yaratır.”

Kanadalı şair Jordan Scott, kendi kekemelik hikayesinden yola çıkarak bu öyküyü kaleme almış. Bir çocuğun kekemelik ya da başka bir nedenle konuşma güçlüğü çekmesine dikkat çekerken, iyileştirici bir yere de dokunmuş. Konuşma güçlüğü sadece fiziksel değil, aynı zamanda duygusal sebeplerle de gerçekleşebilir ve yazar, öyküsüyle bu çocukları da kapsamayı ihmal etmemiş. Sadece çocukları değil elbette. Kitabı okuyan herkesin kendini sorgulaması, kendi iletişim sorunlarıyla yüzleşmesi, kendi konuşmasını ve sesini duyabilmesi mümkün. Konuşurken seçilen kelimelerin özenli bir diyalog inşa etmedeki önemine ışık tutması ise kitabın görünür bir başarısı.

Her yeni güne ağzında dopdolu sözcüklerle uyansa da onları bir türlü dışarı çıkaramayan bir çocuk… Sınıfta sunum yapması gerektiği günlerde duyguları karmakarışık. Sustukça susuyor. Yine böyle zor bir günün sonunda babası, çocuğunu yürüyüş için bir nehir kıyısına götürüyor. Nehrin hareketleri, akışı ile çocuğun konuşması arasında kurulan bağ; kalplerinde başka bir kapı açıyor. Çocuğun çarpan, düşen, çalkalanan nehre benzeyen konuşması bu yeni bakış açısına giden yolu gösteriyor adeta.

New York Times tarafından, 2020’de Yılın En İyi Resimli Çocuk Kitabı seçilen ‘’Nehir Gibi Konuşurum’’un çizeri Sydney Smith. Çizimlerin başarısı, çocuğun kekelediği anlarda karmaşıklaşan resimlerde ortaya çıkıyor.

Yazar ve çizer, bir çocuğun iyileşme hikayesine şefkatle hayat verirken hayatı boyunca bir nedenle arkaya saklanmak zorunda olan herkese dokunaklı bir selam da vermiş…

KÜNYE: Nehir Gibi Konuşurum, Jordan Scott, Kırmızı Kedi Yayınevi, 2020, 44 sayfa.