Gazetecilere özgürlük diyenler bir araya geldi

Gazetecilere özgürlük diyenler bir araya geldi

BirGün Gazetesi başta olmak üzere çok sayıda basın kuruluşu, gazeteci, yazar ve siyasetçi “Redhack” soruşturması adı altında 13 gündür hukuksuz bir şekilde gözaltında tutulan gazeteciler için Taksim'deki Türk Mimar ve Mühendisler Odası (TMMOB) toplantı salonunda basın açıklaması düzenledi.

İleri Haber

BirGün Gazetesi başta olmak üzere çok sayıda basın kuruluşu, gazeteci, yazar ve siyasetçi “Redhack” soruşturması adı altında 13 gündür hukuksuz bir şekilde gözaltında tutulan gazeteciler için Taksim'deki Türk Mimar ve Mühendisler Odası (TMMOB) toplantı salonunda basın açıklaması düzenledi.  “Gazetecilere özgürlük” yazılı pankartın asıldığı toplantı salonunda, açıklama BirGÜN Gazetesi Yayın Kurulu üyesi Barış İnce tarafında yapıldı. Gazeteciler Ömer Çelik, Metin Yoksu, Tunca Öğreten, Derya Okatan, Mahir Kanaat, Eray Saygın İstanbul merkezli yürütülen soruşturma kapsamında 25 Aralık günü gözaltına alındığını hatırlatan İnce, gazetecilerin Redhack'in yayınladığı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak'ın maillerine ilişkin sosyal medya paylaşımları ve kimi haberler nedeniyle 13 gündür gözaltında tutulduğuna dikkat çekti. Gazetecilerin “Savcı tatilde” bahanesiyle 13 gündür gözaltında tutulmasının kabul edilemez olduğunun altı çizilirken, “İşkenceye dönüşen gözaltılar bir an önce son bulmalıdır” dedi.

Bakan Berat Albayrak'ın günlerce tartışılmış kimi yazışmaları üzerinden "tweet attı” diye gazetecilerin sabah kapılarının kırılması, ters kelepçe ile gözaltına alınması kabul edilemez olduğunu hatırlatan İnce, “İktidar, gazetecilerle uğraşacağına ülkemizi kana bulayan canilerle uğraşsa daha fazla canımızın gitmesini engeller” diye konuştu. Kontrolü yitirmiş iktidar sahiplerinin sindirme ve susturma ile amaçlarına ulaşamayacağını kaydeden İnce, “Gazetecilerin, yazarları, farklı düşünen herkesi trolleriyle, tehditleriyle, mahkemeleri ile sindirmek istiyor. Bu dönemde bizler ülkemiz ve halkımız için gerçeğin peşinde koşmaktan vazgeçemeyiz” dedi.

Gözaltında tutulan BirGün çalışanı Mahir Kanaat’ın bugün Ali Poyraz ismi verilen bebeğinin dünyaya geldiğini aktaran İnce, “Mahir, bebeğinin doğumunda eşinin yanında olamadı. Ali Poyraz'a özgür ve güzel bir dünyada mutlu bir yaşam diliyoruz” diye konuştu. Tutuklanan Gazeteci Ahmet Şık'a 3 gün su verilmemesine de tepki gösteren İnce, tüm gazetecilerin derhal serbest bırakılmasını istedi.

Gazetecilik kriminalize ediliyor

Açıklamanın ardından söz alan ETHA Editörlerinden Arzu Demir, 13 gündür gözaltında tutulan ETHA Sorumlu Müdürü Derya Okatan açlık grevinde olduğuna dikkat çekti. “Başından beri hukuksuz bir uygulama olduğu için Derya açlık grevinde” diyen Demir, “Sağlık durumu şimdilik iyi. Su, şeker, tuz veriliyor ancak bugün 13 gün ve bundan sonra sağlık durumu açısından kritik bir döneme giriyor o nedenle diğer meslektaşlarıyla birlikte savcılığa sevk edilmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.

Diken yazarlarından Mehveş Evin ise, gazetecilerin 30 gün gözaltında tutulmasının korkunç olduğunu ifade etti. Her gün bir olayın olduğu Türkiye’de gazetecilerin durumunun görünmez kıldığına işaret eden Evin, gazetecilere yapılan zulmün gündemde tutulmasını istedi. Evin'den sonra söz alan Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Başkanı Gökhan Durmuş, gazetecilik mesleğinin adeta kriminalize edildiğini vurguladı. Durmuş, “Gelinen noktada artık habercilik yapılması istenmiyor, yapanlar tehdit ediliyor, içeriye atılıyor” ifadelerini kullandı.

Son olarak söz alan Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Faruk Eren ise, “Basın ve ifade özgürlüğü demek bile yeterli değil durumu anlatmaya. İçeride daha yaşamsal sıkıntılar yaşanıyor. Bu gün 30 günlük gözaltılar işkencedir. Onlarca hak ihlali ortada. Daha çok dayanışma ile ancak bunu aşabiliriz” dedi.

'Gazetecilere Özgürlük'

Basın açıklmasında okunan metin ise şu şekilde:

"İstanbul merkezli yürütülen soruşturmada 25 Ekim’de gözaltına alınan gazeteciler Ömer Çelik, Metin Yoksu, Tunca Öğreten, Derya Okatan, Mahir Kanaat, Eray Saygın 13 gündür gözaltında tutuluyor.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından yürütülen soruşturmanın konusu Redhack’in yayınladığı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak’ın maillerine ilişkin sosyal medya paylaşımları ve kimi haberler… Avukat Özcan Kılıç, 2 Ocak’ta müvekkillerinin gözaltında tutulmasıyla ilgili İstanbul Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’ne itirazda bulundu fakat itiraz olumlu sonuçlanmadı. Savcı’nın tatilini bahane ederek gazetecileri yaklaşık 15 gündür gözaltında tutması kabul edilemez. Bu mağduriyetle ilgili bir gazeteci arkadaşımızın da gözaltında açlık grevinde olduğunu biliyoruz. İşkenceye dönüşen gözaltılar bir an önce son bulmalıdır.

Öte yandan suçlamaların komikliği de göze çarpmaktadır. “Redhack algı ekibi” gibi garip bir ifade ile yandaş medyada haberler yaptırılıyor. Sosyal medya üzerinden gazetecilere her gün çeşitli yerlerden bilgi, belge ve istihbarat gelmekte, arkadaşlarımız çeşitli kişilerce çeşitli sosyal medya gruplarına eklenmektedir. Wikileaks gibi, kimi hacker grupları gibi kimi kişiler gazetecilere buldukları bazı yolsuzluk ve rüşvet yazışmalarını yollamaktadırlar. Basın mensubu arkadaşlarımız teyid edilmemiş bu bilgileri incelemekte, asılsızsa kullanmamakta, kamuoyunda çok tartışılıyorsa da sadece iddia olarak vermekteler. Bakan Berat Albayrak’ın günlerce tartışılmış kimi yazışmaları üzerinden “tweet attı” diye gazetecilerin sabah kapılarının kırılması, ters kelepçe ile gözaltına alınması kabul edilemez. İktidar, gazetecilerle uğraşacağına ülkemizi kana bulayan canilerle uğraşsa daha fazla canımızın gitmesini engeller diye düşünüyoruz.

Yalanın bu denli açıktan söylendiği, muhalif olan herkesin terörist ilan edildiği, gerçek saldırganların ise aramızda gezdiği bir dönemden geçiyoruz. Kontrolü yitirmiş iktidar sahipleri sindirme ve susturma ile amaçlarına ulaşabileceklerini sanıyor. Gazetecileri, yazarları, farklı düşünen herkesi trolleriyle, tehditleriyle, mahkemeleri ile sindirmek istiyor. Bu dönemde bizler ülkemiz ve halkımız için gerçeğin peşinde koşmaktan vazgeçemeyiz.

Arkadaşımız Mahir’in bugün bir bebeği dünyaya geldi ismi Ali Poyraz. Ancak Mahir, bebeğinin doğumunda eşinin yanında olamadı. Ali Poyraz’a özgür ve güzel bir dünyada mutlu bir yaşam diliyoruz. Bu arada gazeteci Ahmet Şık’a 3 gün su verilmeyerek yapılan tecrit işkencesini kınıyoruz. Burada bulunan gazeteciler, yazarlar, milletvekilleri, meslek örgütü temsilcileri, siyasi parti yöneticileri ve aileler olarak gazeteci arkadaşlarımızın derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz." 

DAHA FAZLA