Eğitimde kuşatma: Bir tarafta salgın, bir tarafta hayat pahalılığı ve yoksulluk...

Eğitimde kuşatma: Bir tarafta salgın, bir tarafta hayat pahalılığı ve yoksulluk...

Yüz yüze eğitimde 3. haftaya girilirken, okullarda alınmayan salgın önlemleri ve okul masrafları bel büküyor.

Tugay Candan - @TugayCandann

Mail: tugaycandan@ilerihaber.org

Bir taraftan salgın, bir taraftan yoksulluk ve hayat pahalılığı… Yüz yüze eğitime geçiş hem öğrencileri, hem de velileri sevindirdi ancak okullarda buna yönelik hazırlıksızlık ve maddi koşullar bel büküyor. Öğrenci Sendikası’ndan Selim Zeybek, “Temel ihtiyaçlarımız için uğraşa düşmüş durumdayız” derken, Veli-Der Genel Başkanı Ömer Yılmaz ise “Açıkçası çocuklarımızı okullarına gönül rahatlığı ile gönderemiyoruz” diyor.

Yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgınıyla birlikte ara verilen yüz yüze eğitim 6 Eylül’de yeniden başladı. Okullarda alınmayan önlemlerin tartışıldığı bu dönemde velilerin ve öğrencilerin belini büken bir diğer konu ise ekonomik sebepler.

Öğrenci Sendikası’ndan Selim Zeybek, okullarda alınan salgın önlemlerini “göstermelik” olarak nitelerken, sınıflarda dezenfektan vb. önlemler alınsa da gerisinin okulların inisiyatifine bırakıldığını söylüyor. Kantin ve yemekhanelerdeki yığılmaya dikkat çeken Zeybek, “Eğitimin bu kadar uzun süreyle duraklamış olmasının kötü etkileri göz ardı edilemez boyutlara ulaşmıştı. Bunun etkilerinin önüne geçmek için okullar açılmak zorundaydı. Dolayısıyla bu süreci virüse karşı ne kadar korunaklı geçireceğimizin pek bir önemi kalmadı. Geç kalınan politikalar dolayısıyla mecbur olduğumuz bir süreci yaşıyoruz. Bizi rahatlatan tek durum ise aşılanan oranının fazla olması. Tabii her okul için aynı söz söylenemeyebilir” diyor.

KRİZ, EĞİTİME DE YANSIYOR

Ülkede var olan ekonomik krizin her yerde kendini gösterdiğini belirten Zeybek, “Okula döndükten sonra sıra arkadaşlarımızdan herhangi birinin gündeminde bu krizin yer almadığını düşünmüyorum. Kabataslak bir hesap yaptığımızda bir kişinin ‘doyabilmesi’ için günde ortalama 20-25 TL harcaması gerekiyor. Bu haftada 140-175 TL, bir aylık okul sürecinde ise 400-500 TL yapıyor. Aylık asgari ücretin 2 bin 825 TL olduğunu düşünecek olursak bunun hangi boyutta bir sıkıntı olduğunu anlayabiliriz” derken lise kantinlerindeki yüksek fiyatlara karşı Öğrenci Sendikası’nın çağrısıyla başlatılan imza kampanyalarına ilişkin ise şunları söylüyor:

“Temel ihtiyaçlarımız için uğraşa düşmüş durumdayız. Bu noktada biz kendi mücadelemizi vereceğiz. Büyükler de kendi hakları için mücadeleden vazgeçmesinler yeter. Ülkenin hem bugünü, hem yarını olan bizler sadece insanca yaşamak istiyoruz. Daha iyi günler için bir ‘çıkış yolu’ arıyoruz. Belirtmemiz gerek ki bu yolu biz kendimiz yaratacağız.”

[ih2]

‘ÇOCUKLARIMIZI GÖNÜL RAHATLIĞI İLE GÖNDEREMİYORUZ’

Öğrenci Veli Derneği (Veli-Der) Genel Başkanı Ömer Yılmaz da, yüz yüze eğitime geçişin önemli ve elzem olduğu söylerken, okullarda gerekli tedbirlerin alınmamasının bu olumlu gelişmeyi gölgeleyen en önemli faktör olduğunu söylüyor.

“30, 40, 50 kişilik kalabalık sınıfların seyreltilememesi, temizlik işleri için gerekli personelin görevlendirilmemesi (adeta okul koridorları ve sınıflar kendi kendini temizliyor); sınıf ve ortam havalandırmalarına karşın hiçbir önlem alınmaması, aşılanma ile ilgili özellikle aşısız velilerin ve 12 yaşa kadar çocukların aşılanması ile ilgili kampanyaların yapılmaması tabii ki biz velileri çocuklarımızı okula yollarken kaygıya sevk etmekte. Açıkçası çocuklarımızı okullarına gönül rahatlığı ile gönderemiyoruz. Riskleri göze alıp öyle yolluyoruz dersek daha doğru olur” diyen Yılmaz, bir diğer sorunun ise eğitim masrafları olduğunu belirtiyor.

‘BİRÇOK KALEM MASRAF VELİYİ BEKLİYOR’

Bu yıl masrafların inanılmaz derecede arttığını ve özellikle çocukları okula yeni başlayan ailelerin bütçelerinin yüzde 50-60 oranında eğitim harcamalarına gittiğini ifade eden Yılmaz, “Her kademedeki öğrenci için farklı masraflar ortaya çıktığı için eğitim masraflarını çok geniş bir yelpazede kendini hissettiriyor.  Başta veliler okula kayıt yaptırmanın dayanılmaz yükü ile (her ne kadar bağış adı altında alınsa da) karşılaşıyor. Okul kıyafetlerinden kırtasiye giderlerine, eğer okul yürüme mesafesinde değilse servis ücretinden, yeme-içme masrafına yani birçok kalem masraf veliyi bekliyor” diyor.

‘ÇOK ZORLANIYORUZ’

Tüm bu masrafların dışında sürekli sürpriz harcamaların çıktığını da hatırlatan Yılmaz, “Neresinden baksanız çok zorlanıyoruz veli olarak. Ama tüm bunlara rağmen çocuklarımızın yüzünde tebessüm ile uyandırmak biz velileri teselli eden tek şey” ifadelerini kullanıyor.

DAHA FAZLA