Tugay Candan - @TugayCandann

Mail: tugaycandan@ilerihaber.org

AKP’nin basına yönelik ayrımcılık ve baskı araçlarından biri olarak kullandığı devlet onaylı basın kartıyla ilgili ‘gizli liste’ iddiaları Meclis gündemine taşındı. CHP Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer, konuyla ilgili Meclis’i göreve çağırdı.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer, muhalif gazete ve televizyonlarda çalışan gazetecilerin basın kartı başvurularının işlememe alınmamasıyla ilgili Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) bünyesinde Araştırma Komisyonu kurulmasını talep etti.

‘BASIN VE HABER ALMA ÖZGÜRLÜĞÜNE AÇIK BİR MÜDAHALE’

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nın keyfi ve ayrımcı bir tutum aldığına ilişkin iddialara dikkat çeken Yüceer,  demokrasinin en önemli unsurlarından biri olan basın ve haber alma özgürlüğünün Anayasa tarafından da güvence altına alındığına dikkat çekti. Yüceer, “Basın ve haber alma özgürlüğü, Anayasamız tarafından güvence altına alınmış ve kanunla dahi sınırlandırılamayacağı özel olarak belirtilmiştir. Yine Anayasamız gereği, devlet ve kurumları tüm basın organlarına eşit mesafede durmak, hepsine aynı imkanları sunmak zorundadır.  Ancak basın kartlarının düzenlenmesinden sorumlu Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nın, kimi basın organlarından gazetecilerin yaptıkları başvuruları gerekçesiz bir şekilde işleme almadığı iddia edilmektedir.  Bu durum, basın ve haber alma özgürlüğüne yönelik açık bir müdahale anlamı taşımaktadır” dedi. 

‘GİZLİ LİSTE Mİ VAR?’

24 Temmuz 2018 tarihinde yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle kurulan İletişim Başkanlığı’nın, Basın Kartı Komisyonu’nu bir yılı aşkın süre sonra toplamasının hem gazeteciler, hem de basın organları açısından mağduriyet yarattığını ifade eden Yüceer, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nda gizli bir liste olduğu, bu listede yer alan medya kuruluşlarında çalışan basın emekçilerinin basın kartı başvurularının işleme dahi alınmadığı yönündeki iddiaları hatırlattı. 

Yüceer, “Anayasa’ya ve Basın Kartı Yönetmeliği başta olmak üzere, ilgili mevzuata aykırı bu keyfi durum, basın ve haber alma hürriyetine yönelik açık bir müdahalede bulunulduğu izlenimi doğurmaktadır” değerlendirmesini yaptı.

‘MESLEK ÖRGÜTLERİ YOK SAYILDI’

Basın Kartı Komisyonu’nda gazeteci meslek örgütlerinin etkin bir şekilde temsil edilmemesini de eleştiren Yüceer, geçmişte komisyonunun 15 üyesinden 7’sinin gazeteci meslek örgütlerinden oluştuğunu belirtti. Yüceer, bugün ise 9 komisyon üyesinden sadece 3’ünün meslek örgütlerinden seçildiğine dikkat çekti. Meslek örgütlerini temsilen seçilen üyelerin ise, iktidara yakın medya organlarında yönetici konumunda olduğunu vurgulayan Yüceer, şunları ifade etti:

“Dünyanın pek çok ülkesinde basın kartları gazeteci meslek örgütleri tarafından verilirken, Türkiye’de tam aksi yönde adımlar atılmıştır. Basın etiği konusunda dünya tarafından saygınlığı kabul edilen 67 yıllık Türkiye Gazeteciler Sendikası ve 73 yıllık Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, komisyonda temsil dahi edilmemektedir. Sadece basın kartı başvurusunda bulunan gazetecileri ilgilendiren bir konu olarak ele alınmayacak bu durum,  gazetecilerin korunmasına yönelik evrensel ilkelere karşı da açık bir tehdit niteliği taşımaktadır.”

Yüceer, söz konusu iddiaların araştırılması için Meclis'i göreve çağırdı.