Ama Bu Çocuk Defolu!
Sınırları önceden çizilmiş kusursuz bir dünya mümkün müdür? Kusursuz çocuklar, mükemmel aileler gerçek midir? Özellikle son yıllarda kendini iyiden iyiye ortaya çıkaran proje çocuk stratejileri aslında aile bireylerinin her birinin, başaramadığı şeyleri çocuklara yüklemesi midir?
Burcu Adıgüzel
Kurgu bir dünya düşünün. İyi aileler, zeki ve üstün yetenekli çocukları seçip satın alabiliyorlar. İşte şaşırtıcı hikâyemiz bu distopya üzerine kurulu.
Sumru, tam da iyi ailelerin hayal ettiği düzeyde bir çocuk. Okulunu dereceyle bitirdiği için satılık rafa çıktığı anda havada kapılanlardan! Sumru, o iyi ailelerden birine, yani kitabımızın kahramanlarına satılır. Aile, Sumru ile yetinmez çünkü bu dünyada ikinci bir çocuk edinmek statünün göstergesidir. İstikamet,çocuk çarşısı! Sumru’nun babası tezgâhtarın oyununa gelir ve Fırat’ı satın alır. Fırat defoludur. Tüm bu en iyi olma çabaları, üstün zekâ uğraşları, her gün vitaminli yemekler yeme zorunluluğu, hep doğru görünme mecburiyeti Fırat’ı fazlasıyla sıkar. Sumru’nun ona verdiği, sıkıntıyı yutma dersleri de artık işe yaramıyordur. Çok büyük umutlarla satın alınan ve ailenin itibarını ikiye katlama garantisi sayılan Fırat, defolu çıkmıştır. Hayaller suya düşer. Tüm bu düzenin bozulmaması için Fırat’ın bir an önce evden gitmesi gerekiyordur. Peki ya geri iadesi var mıdır?
Suzan Geridönmez, sıra dışı bir kaleme sahip. Kitapta her şeyin satın alınabildiği bir dünyanın eleştirisi yüzümüze hızlıca çarpıyor. Yazar bunu her ne kadar distopik kurgulamış olsa da aslında pek çok gerçeğe değindiğini görmek mümkün. Bunu anlatmayı üstünlükle başarıyor. Tam da sevdiğimiz gibi, muzip bir öyküye sindirilmiş alt metinlerle…Çocuk- aile- eğitim üçgenine dair eleştirel bakış açısını, güldürürken rahatsız etmeyi her sayfada görmek mümkün. Bunu, bir çocuk kitabı olduğunu unutmadan yapmak ise usta bir kalemin sırrı. Neden çocukların sadece temiz, düzenli, söz dinleyen, uslu, başarılı olmasını isteriz? Başarı üzerine bu kadar konuşuruz da iyi insan, iyi bir arkadaş olma üzerine harcadığımız mesai yeterli midir gerçekten?
Sınırları önceden çizilmiş kusursuz bir dünya mümkün müdür? Kusursuz çocuklar, mükemmel aileler gerçek midir? Özellikle son yıllarda kendini iyiden iyiye ortaya çıkaran proje çocuk stratejileri aslında aile bireylerinin her birinin, başaramadığı şeyleri çocuklara yüklemesi midir? İlk sorulara hayır, sonuncuya evet diye yanıt vermek mümkün görünüyor. Kitap ise bunları tartışmayı görünür kılmayı amaçlamış belli ki. Bu yaratıcı hikâyede özellikle ‘’sıkıntıyı yutma dersleri’’ metaforunu çok sevdiğimi söylemeliyim. Çocuklara ‘’Kendinizi ifade edin.’’ demenin şahane bir yolu.
Çağla VeraKılıçarslan’ın çizimlerinden bahsetmemek olmaz. En etkilendiğim kitap çizimlerinden biri oldu adeta. Kâğıt kolajla iç içe geçen desenler, ideal çocukların kırılgan ve üzgün hallerini müthiş illüstrasyonlarla yansıtmış.
9 yaş ve üzeri herkese tavsiyemdir. ‘’İdeal ve başarılı’’ çocuk hayalleri olan ebeveynlerin huzuruna çomak sokmak, sorgulamak isteyen; sıkıntıyı yutmak istemeyen herkese…
KÜNYE: Ama Bu Çocuk Defolu, Suzan Geridönmez, Res. Çağla VeraKılıçarslan, Tudem Yayınları, 2016, 120 Sayfa.