Akit’ten skandal kadın cinayetleri haberi: 'Yalan'
Gerici Akit gazetesi kadın cinayetlerine ilişkin skandal bir habere imza attı, kadın mücadelesini de “mor çete” olarak tanımladı. Gazetenin sür manşetten kanlar içinde vurulmuş bir kadını “yalan” başlığı altında vermesi ise yobaz gazetenin kadın düşmanı zihniyetini bir kez daha gözler önüne serdi.
İleri Haber
Yobaz Akit gazetesi kadın düşmanı tavrını bir kez daha göstermekte sakınca görmedi.
Daha önce de kadınların herhangi bir şekilde yer aldığı haberlerde kollarını, bacaklarını, omuzlarını, dirseklerini, hatta kadın sporcunun halterini dahi sansürleyen yobaz gazete, bugün sür manşetten verdiği bir kadın haberinde de kadın düşmanı tavrını bir kez daha kanıtladı.
KADIN CİNAYETLERİNE ‘AİLE İÇİ BİR DURUM’ VURGUSU
Sür manşetten verdiği Faruk Arslan imzalı haberde, kadın cinayetlerinin abartıldığını ve asılsız olduğunu savunan gazete, kadınların hayatını kaybetmemesi ve iyi bir yaşam sürmesi için mücadele edenleri de “mor çete” olarak tanımladı.
Sistematik hale gelen kadın cinayetlerini “aile içi” başlığı atarak, normalleştirmeye ve sümen altı etmeye çalıştığı görülen gazete, vurulduğu görülen kanlar içindeki bir kadını da haber görseli olarak kullanırken de utanmadı.
“HAÇLI BATI” İFADESİYLE İSLAM KARŞITLIĞI ÜZERİNDEN HEDEF GÖSTERDİ, SONRA ONLARIN RAPORUNDAN FAYDALANDI
“Haçlı Batı’dan beslenen aile düşmanı malum kesimler, Türkiye’de cinayete kurban giden kadınların eşleri tarafından katledildiği algısını oluşturmaya çalışsa da rakamlar bu iddiayı yalanlıyor” diyen gazete, “haçlı batı” vurgusuyla dini duygular üzerinden prim yapmaya çalışarak kadın mücadelesi verenleri islam ve aile düşmanı şeklinde hedef göstermesi de dikkatlerden kaçmadı.
KADINLARI KORUMAK İÇİN OLUŞTURULAN 6284 NOLU KANUNA ‘İLLET’ DEDİ
Her yıl onlarca kadının öldürüldüğü Türkiye’nin kadın cinayetlerinin en az görüldüğü ülkelerden biri olduğu savunularak, “Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun” başlıklı 6284 nolu kanunu da “illet” olarak niteledi.
Gazetenin sür manşetindeki ifade de, kadın cinayetlerinin az olduğuna dair haklılıklarını kanıtlamak için ise “haçlı batı" ifadeleriyle dışladığı kurumların içerisinde olan Birleşmiş Milletler’in raporuna başvuruldu. Haberde yer verilen ‘verilerde’ “Batı ülkelerinden İsveç’te aile üyesi tarafından işlenen cinayetlerin, genel cinayetlere oranı yüzde 40 iken, Finlandiya’da yüzde 34, Hollanda’da yüzde 30, Türkiye’de ise bu oran yüzde 27 seviyesinde” iddiasında bulunuldu.
KADIN CİNAYETLERİ KORUMA KANUNU YÜZÜNDEN ARTMIŞ!
Yobaz gazete, kadın cinayetlerindeki artışı da 6284 sayılı kanunun devreye girmesine bağladı. 2011 yılında cinayete kurban giden kadın sayısının 121 olduğu öne sürülürken, bu rakamın 6284’ün uygulamaya girdiği 2012’de 210’a, 2017’de ise 409’a yükseldiği yazıldı. İlk başta kadın cinayetlerininin öldürülmesinin bir 'algı oluşturma' operasyonu olduğunu öne süren yandaş gazete, sonra da bu kanunun hedef göstermek pahasına bir önceki söylediğiyle çelişerek kadın cinayetlerinin yıllar içinde arttığını yazarak itirafta bulunmuş oldu. Yargıdaki erkek egemen zihniyete dikkat çekilmeyen, kanunun yeterli düzeyde uygulanıp uygulamadığını sorgulamayan, kadın cinayetleri davalarında uygulanan “iyi hal”, “tahrik”, “saygınlık” indiriminin kadın cinayetlerini arttırdığından bahsetmeyen gazete, “aile içi”nde kalmasını ima ettiği anlaşılan haberle kadın düşmanlığı konusundaki çıtasını yükseltti.
DAHA ÖNCEKİ SKANDAL KADIN SANSÜRLERİ
Yobaz gazete daha önce de skandal kadın haberleri ve sansürleriyle defalarca gündem olmuştu. İşte onlardan birkaç örnek:
Bacakları sansürledi
Skandal ifadelerle dizleri sansürlediler...
Milletvekilinin göğsünü sansürlediler
"Türk sporcular sonradan açıldı" ifadeleriyle omuzlarını sansürlediler!
Sporcu kadını halteriyle birlikte sansürlediler...
Kız çocuklarını bile sansürlediler!
Bu da başka bir sansür...
6284 NOLU KANUN NEDİR?
Gerici Akit’in “illet” dediği ve cinayetleri arttırdığını söylediği 6284 nolu kanunun amacı; “şiddete uğrayan veya şiddete uğrama tehlikesi bulunan kadınların, çocukların, aile bireylerinin ve tek taraflı ısrarlı takip mağduru olan kişilerin korunması ve bu kişilere yönelik şiddetin önlenmesi amacıyla alınacak tedbirlere ilişkin usul ve esasları düzenlemek” şeklinde.