169 TRT emekçisinin 'istihdam fazlası personel' denilerek tasfiye edilmesine tepki

169 TRT emekçisinin 'istihdam fazlası personel' denilerek tasfiye edilmesine tepki

TRT’de 169 emekçinin 'istihdam fazlası personel' olduğu gerekçesiyle tasfiye edilmesinin ardından, karara tepki gösteren Haber-Sen ve EMO üyesi TRT emekçileri, TRT Ankara Radyosu önünde basın açıklaması düzenledi.

İleri Haber

TRT’de 169 emekçinin 'istihdam fazlası personel' (İFP) olduğu gerekçesiyle tasfiye edilmesinin ardından, karara tepki gösteren Basın Yayın İletişim ve Posta Emekçileri Sendikası (Haber-Sen) ve Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) üyesi TRT emekçileri, TRT Ankara Radyosu önünde bir araya geldi.

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Barış Atay ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Filiz Kerestecioğlu'nun da katıldığı eylemde "Sadece TRT çalışanlarının haklarının korunması için değil; TRT’nin özerk, demokratik ve kamusal yayın yapacak bir kurumsal yapıya kavuşturulması için tüm kamuoyunu duyarlı olmaya ve mücadelemize destek vermeye çağırıyoruz" denildi.

Basın açıklaması öncesi TRT önüne polis barikatı çekilirken; emekçilerin kararlı duruşu ve vekillerin zorlamasıyla barikat açılarak basın açıklaması düzenlendi.

Yapılan basın açıklamasının tamamı şu şekilde:

"TRT’DE İSTİHDAM FAZLASI PERSONEL YOKTUR!

Siyasal iktidarın sınırsızca kadrolaşabilmek için getirdiği “İstihdam Fazlası Personel” uygulaması TRT’de aralarında Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) üyelerinin de bulunduğu deneyimli kadroların tasfiyesine dönüşmüştür. Geçen yıl emekliliğe teşvik adı altında, perde gerisindeyse sürgün tehdidiyle 1774 personelini emekli eden TRT, bu kez 169 emekçiyi “İstihdam Fazlası Personel (İFP)” olarak listelemiştir. Çoğunluğu TRT’de yetişen, bilgi ve birikimlerini kuruma aktaran çalışanların, uzmanlık alanları dışında görevlendirilerek atıl bırakılmak istenmesi, kamu yönetiminde etik ve liyakat ilkelerine aykırı olduğu gibi, kurumsal hafızanın da yok edilmesine neden olacaktır. 

Resmi Gazete’de 9 Temmuz 2018 tarihinde yayımlanan 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile sözde emekliliğe teşvik ile birlikte getirilen İFP uygulaması kapsamında TRT’de aralarında mühendis, sanatçı, prodüktör, yönetmen, spiker, montajcı, müfettiş, muhabir, kameraman, memur, şef, teknisyen ve teknikerlerin de bulunduğu 169 kişi istihdam fazlası personel olarak belirlenmiştir.

Bizler EMO ve HABER-SEN olarak TRT yönetimine açık çağrı yapıyoruz: Kamu hizmeti yayıncılığından yana, yetişmiş, deneyimli, üretmekten yana olan emekçilerin tasfiyesinden derhal vazgeçmelidir. Devlet Personel Başkanlığı'na bildirilen 169 İFP listesini geri çekmeli ve bu hukuksuzluğa son vermelidir.

Bilinmelidir ki bir mühendis, ses sanatçısı, prodüktör, yönetmen, spiker, montajcı ve diğerleri bu ülkede kolay yetişmiyor. Belli bir çabanın, emeğin, birikimin ürünü olan bu çalışanları hangi kuruma göndermeyi düşünüyorsunuz? Tarım ve Orman Bakanlığı’na mı, Çevre Bakanlığı’na mı, Sağlık Bakanlığı’na mı yoksa Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın damadı Berat Albayrak’ın yanına Hazine ve Maliye Bakanlığı’na mı? 

Anayasada ve kendi yasasında özerk ve tarafsız bir kamu hizmeti yayıncısı olarak tanımlanan TRT, 703 Sayılı KHK ve sonrasında çıkartılan Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ile özerk ve kamu yararına yayın yapan bir kurum olmaktan çıkartılmıştır. Gelirleri, halkın vergileri ve bandrol ücretlerinden oluşan TRT 31 Mart seçimlerinde de görüldüğü üzere “tek bir ses”in “sesi”olmuştur.  

Bir yandan istihdam fazlası denilerek TRT emekçileri havuza atılırken bir yandan da bu kuruma dışarıdan devamlı personel alımı yapılmaktadır. TRT birilerinin “arka bahçesi” değildir, “arpalığı”hiç değildir! Kendi “yandaşlarını” yine “yandaş kurumlardan” TRT’ye aktaranlar bir yandan da dış yapımlarla kendi destekçilerinin cebini doldurmaktadır. 

Personel kıyımının sadece TRT ile sınırlı kalmayacağı, önümüzdeki günlerde başka kurumlarda da benzer uygulamaların başlayacağı iddia edilmektedir. TBMM’yi devre dışı bırakarak ülkeyi KHK ve Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ile yöneten AKP, yılların birikimi ve alınterini bir çırpıda yok etmek istemektedir. TRT fiilen şirkete dönüştürülürken kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanlar iş güvencesinden yoksun, özlük hakları bulunmayan, yönetenlerin iki dudağı arasından çıkacak kararlarla çalışır hale getirilmek istenmektedir.

TRT’yi siyasi kadrolaşma için mekan olarak görenler bilmeliler ki TRT emekçileri sahipsiz değildir. Sadece TRT çalışanlarının haklarının korunması için değil, TRT’nin özerk, demokratik ve kamusal yayın yapacak bir kurumsal yapıya kavuşturulması için tüm kamuoyunu duyarlı olmaya ve mücadelemize destek vermeye çağırıyoruz."