Serhat Özcan 'Dünya Tiyatrolar Günü' için yazdı: 'Saray dalkavukluğu yapmak değildir tiyatro...'

Serhat Özcan 'Dünya Tiyatrolar Günü' için yazdı: 'Saray dalkavukluğu yapmak değildir tiyatro...'

Hayattır tiyatro. Gezi’dir, Berkin'dir, Ali İsmail'dir, Nazım ustadır, şiddete maruz kalan kadındır, tecavüze uğrayan evladımız, ülkemin yoksulluğu, dünya kardeşliği, en sağlam muhalefet, dik duruştur tiyatro. Bu yüzden sadece bir tek omurgalılar taşıyabilir ağırlığını.

Serhat Özcan

7 yıldır aynısını yazıyorum, bir şey değişmedi.

Yürek ister tiyatro.

Zor iştir. Çok zor iştir tiyatro…

Sevgi, emek, dürüstlük, çalışma, özveri, cesaret gerektirir, disiplin gerektirir tiyatro.

Sözünü esirgemez ve adamına göre sözcükler değiştirilmez, kıç yalamaz tiyatro.

Her saygın meslek gibi saygınlığı yok edilmeye çalışılan işlerden en önemlisidir üstelik.

Cahil siyasilerin, kürsülerinden seslenirken her kavgada "artizlik yapmayın lan" ya da "Tiyatroya çevirdiniz burayı kardeşim" diyerek basite indirgemeye çalıştığı veya "kaldır kıçını yere vur seyirci güler" mantığıyla arkanı belediyelerin sanatı öldürmek üzere kurduğu “Kültür A.Ş.'lere dayayıp saray dalkavukluğu yapmak, kral sofralarından atılan kemiği havada kapmak da değildir tiyatro. "Çok amaçlı" diye kakalanmaya çalışılan ucube "sözüm ona" tiyatro salonlarını yapan sanat düşmanlarını elleri patlayıncaya kadar alkışlamak, aynı yoldan gidip, aynı suyu içip, içine ettiğin kaptan yemek yemek de tiyatrocunun işi değildir.

Bilimdir tiyatro. Bunun için çok okunması, araştırılması gerekir ve hiç bitmeyen bir eğitim sürecidir.

Hayattır tiyatro. Gezi’dir, Berkin'dir, Ali İsmail'dir, Nazım ustadır, şiddete maruz kalan kadındır, tecavüze uğrayan evladımız, ülkemin yoksulluğu, dünya kardeşliği, en sağlam muhalefet, dik duruştur tiyatro. Bu yüzden sadece bir tek omurgalılar taşıyabilir ağırlığını.

Onun için bir kez daha söylüyorum meslektaşlarıma. Bırakın devletin tiyatrosu olur mu olmaz mı saçmalıklarını. Bir kaç yüzyıl sonra belki tartışılabilir. Ama şu an ülkenin en önemli gereksinimlerinden biri olduğunu unutmayalım.

Ya da aydın insanlar olarak doğru soruları bulalım. Örneğin: “Devletin Diyanet işleri olur mu?” gibi…

Bende emeği olan, olmayan bütün ustalarıma ve genç yürekli kardeşlerime, tiyatroya gönül vermiş canım meslektaşlarıma sevgi ve saygılarımı sunuyor, hepinizi sevgiyle kucaklıyorum.

Yolunuz açık, alkışınız bol, tiyatro gününüz kutlu olsun.

DAHA FAZLA