Grevlerin sarstığı Fransa'da neler oluyor?

Grevlerin sarstığı Fransa'da neler oluyor?

Bu yılın başlarında iktidardaki Sosyalist Parti işçi yasalarında işten çıkarmaları kolaylaştıracak ve daha az ücretle daha fazla çalışmaya zorlayacak neo liberal bir işçi yasasını yürürlüğe koydu.  Böylece yeni kanunla patronlar, çalışma saatlerini artırıp fazla mesai ücretini azaltabilecekler.  Ekonomik kriz ortamında işverenlerin giderlerini azaltmaya yönelik bu önlem faturayı işçiye kesiyor.

Söz konusu yasanın yürürlüğe girmesi için hükümetin yetkisini kullanarak parlamento onayı olmadan yasayı geçirme kararı halkı sokağa döktü.

Fransa'da tartışmalı işçi yasasına yönelik kitle eylemleri ve grevler artarak devam ediyor. Yaklaşık iki aydır süren protestolar sırasında Fransa'da 400 bin ile yarım milyon arası insanın sokaklara ve meydanlara çıktığı belirtiliyor. Başkentte gerçekleşen eylemlerde sık sık eylemciler ve polis karşı karşıya geliyor. Onlarca kişiyi gözaltına alan polis göz yaşartıcı gaz ve copla müdahalede bulunuyor. Grevler ve eylemler ülke geneline yayılırken hükümet işten çıkarmaları kolaylaştıran yasayı geri çekmek için şimdilik herhangi bir adım atmıyor.

GREVİN YAYILDIĞI SEKTÖRLER

Nükleer tesisler ve savunma sanayisinin önemli tesisleri şu an çalışamaz durumdalar. Limanlar, demiryolları ve petrol rafinelerindeki iş yavaşlatma eylemleri ülkede taşımacılık sektörünü de kilitledi. Rafinelerin önünde barikat kuran eylemciler istasyonlara petrol akışını engelliyorlar. Benzin istasyonlarında stoklar tükendiği için ülke genelinde uzun benzin kuyrukları oluşuyor. Benzin istasyonlarında 20 litreden fazla satış yapılmadığından sınıra yakın kasabalarda yaşayan Fransızlar benzini komşu ülkelerden satın alıyorlar.

Fransa’da şu an itibariyle 8 rafineri çalışamaz durumda ve eylemciler hükümeti yasanın geri çekilmemesi durumunda nükleer santral ve limanları kapatmakla tehdit ediyor. Polis Fos-sur-Mer bölgesindeki rafineriye giden yoldaki eylemcileri sert bir müdahaleyle dağıtsa da yol tahrip edildiğinden petrol sevkiyatı yapılamıyor.

GREV VE SOLUN DURUMU

Sosyalist Parti tarafından düzenlenen işçi karşıtı yasaya yönelik protestolar Avrupa'da ki sol güçleri de bir krize sürükledi. Fransız Devlet Başkanı Hollande 'Sol'un neo liberal versiyonunu temsil ediyor. Bu bağlamda Hollande'ın politikası işçi sınıfı hakları mücadelesi ve sosyal adalet yerine geleneksel sol değerlerin yok edilmesine yönelik. Fransız Sosyalist Partisi işçi sınıfı yerine karşıtlarının yaptığı gibi sermayeyi temsil ediyor.
François Hollande yönetimindeki Fransa'da işsizlik rakamları Sarkozy dönemindekinin de üstüne çıkarak yüzde onu geçti.

Hollande ve iktidardaki Sosyalist Parti sol seçmen arasında her geçen gün popülerliğini yitiriyor. İşsizlikle mücadeledeki başarısızlıkları, işçi sınıfı haklarının savunulmaması ve iç güvenlik sorunları(13 Kasım Paris saldırısı) Sosyalist Parti'nin meşruiyetine dair şüphe yaratıyor.  François Hollande'ın kişisel popülaritesi anketlerde yüzde 14 seviyelerine gerilemiş durumda.  

Sosyalist Parti'nin boşalttığı alanda Sol Parti ve liderleri Jean-Luc Melenchon öne çıkıyor. Fransız işçi sınıfının haklarını ve mücadele etmesi gerektiğini savunan Melenchon Rusya'ya karşı yaptırımların da bir an önce kaldırılması gerektiğini sık sık dile getiriyor.

Fransa’nın en büyük işçi sendikaları federasyonu CGT’nin lideri Philippe Martinez: “Cumhurbaşkanı Hollande halkı dinlemeyerek devletin başı gibi davranmıyor. Hatırlatırım ki yurttaşların yüzde 74’ü bu yasayı reddediyor” diye konuştu.

Yeni Anti Kapitalist Partisi’nin eski başkanı Olivier Besancenot yaşananların Euro 2016 öncesi Fransa’nın imajını zedelediğini düşünüyor. Grevler her geçen gün artarak yayılırken başbakan Manuel Valls yasada bazı ayarlamalar yapabileceklerini belirtse de eylemciler bunu pek gerçekçi bulmuyor.

Bir diğer yandan ise bu atmosferde Fransa’da yükselen aşırı sağ eğilimler de artıyor. Anketlerde Ulusal Cephe lideri Marine Le Pen’e verilen desteğin yüzde 30’lara çıktığını gösteriyor.