Sedef Erken
Dünya Engelliler Haftası geliyor
Basit bir hesapla milyonlarca kişiyiz, engelliler ve biz aileleri, onların hakları için çalışan dernekler ve aslında böyle olmamalı diye düşünenler. “Nasıl olur da bu ülkede engelliler için hiçbir şeyi olumlu yönde değiştirmeye gücümüz yetmez?” diye düşünüyor insan.
Basit bir hesap
Ülkemizdeki engelli sayısını aile bireylerini de dahil ederek bir çerçeveye alırsanız, kardeşler yeğenler birer de kapı komşusu deseniz ülke nüfusunun yarısını geçersiniz, parti kursa iktidara gelir.
İpotek altında tarım
Paramız var ki ithal edebiliyoruz kafasıyla yerli tarım ve hayvancılığı ithale yedirenler ortaya çıkan bu tabloyu dert etmiyor. Bakanlar değişse de kafalar aynı.
Yoksulluk ve hayalet…
Adını değiştirip buna yoksullarla dayanışma demek de aslında meseleyi halletmiyor. Çemberin dışındaki azınlığın gerçek bir politik bilinçle örgütlenemeyip, yardım yapmayı bu kadar sevmesinin alt metninde “iyi ki yoksullar var da bu yardımlar körelen vicdanımıza iyi geliyor” anlayışının yattığı gerçeğini değiştirmiyor.
Otizm, 2 Nisan ve iyi insanlar…
Koca bir yıl boyunca haklarını çiğnedikleri, yok saydıkları çocuklarımıza “Bizler çok iyi insanlarız ve onlar engelliler, yarım insanlar, merhametle yaklaşmalıyız” ikiyüzlülüğü ile verdikleri fotoğraflar içimi yakıyor.