Said-i Nursi, kalpsiz dünyanın kalbi mi?

Bu hafta da toplumsal mücadeleler tarihini irdelemek için bir aradayız genç arkadaşlarım. Cumhuriyetin zulmettiği, oradan oraya sürdüğü, sarığını çıkarmak zorunda bıraktığı Said-i Nursi’ye sempati duymalı mıyız?

Bunu anlamak için risale okumanızı tavsiye etmem, gözleriniz kanar. Yaşam tarzınız alarm verir. Kendinizi bire bir pazarlama yöntemi ile zikirmatik satarken bulursunuz.

O zaman aklımıza şu takılıyor; Cumhuriyeti kuran kadrolar Said Nursi’ye üretim ilişkilerini değiştirdiklerini tatlı dille mi anlatsaydı? Geçen yüzyıl bir gökkuşağı koalisyonu, bir radikal demokrasi fırsatı mı heba edildi?

Tarih boyunca  üretim araçlarının mülkiyeti el değiştirirken bazı ufak tatsızlıklar çıkar genç arkadaşlarım, şiddetin her türlüsüne karşı olanlar burada gözlerini kapayabilir.

Bugüne gelirsek;  Said Nursi’yi bir an önce hayatımızdan çıkarmalıyız arkadaşlar, özellikle liberal genç arkadaşlarıma sesleniyorum; Arap Baharı bitti, İslam şemsiyesi kapanıyor.

Bakın sünni islamcılığın geleceği olsaydı; Elif Şafak şu anda bir Nusra militanının postmodern aşk romanını yazmıştı.

Batıda veya doğuda verili durumu değişmez kabul edip, Said Nursi ve türevlerine anlayışla yaklaşılması gerektiğini söyleyenler çıkacaktır. 

O zaman Türkan Saylan’a ya da KCK Davası’ndaki herhangi bir kadına yapılanları da anlayışla karşılamak zorunda kalabilirsiniz.

Bu da sizi kadınlara seçme ve seçilme hakkının tanındığı 1934’ün daha gerisine düşürür.  Hep daha geride olanı anlayışla karşıladığınız bir algoritmayla kendinizi  ‘ehlisünnet tv gönüllüsü’ olarak bulabilirsiniz.

Bu yazımı sizi bir ikna odasına almışım gibi okuyun. 

Zikirmatik pazarlamacısından, ehlisünnet tv gönüllüsüne kadar size bol seçenekli bir gelecek projeksiyonundan bahsettim.

İçinizde ‘cezai ehliyeti olmayan Adnan Oktar’ ya da ‘muhteşem girişimci Fadıl Akgündüz’ olmayı hayal eden varsa, yol yakınken vazgeçin.

Yine hobi olarak fal baktırabilir, burç yorumu okuyabilirsiniz. Sonuçta ben yaşam tarzınıza karışan bir kanaat önderi değilim.

Hepinizi gözlerinizden öper, tüm islamofobik duygularımla selamlarım.