COVID'den sonra: Yeni dünyada kapitalizm ve sosyalizm

Türkiye’nin Marksist, ilerici aydınlarına salgının olası siyasi, ekonomik ve toplumsal etkilerini konuştuk. Korkut Boratav, Metin Çulhaoğlu, Ender Helvacıoğlu, Ferda Koç, Deniz Yıldırım ve Haluk Yurtsever’in görüşlerini bir dosya olarak sunuyoruz. 

Sunuş yazısında "Sermaye sınıfı bu yıkımdan yeni bir ekonomik düzen çıkarmaya çalışacak. Sermaye sınıfının kimi kesimleri, gün bizim günümüz diyerek hamle yapacak. Sermaye sınıfının siyasi temsilcileri, faşizmi yeniden üretmek için seferber olacak. Bir kısmı da yeni bir tür sosyal demokrasi yaratabilir miyiz arayışına girecek…" diyen Doğan Ergün'ün "Yıkım, kurbanlar ve yeniden kuruluş projeleri…" yazısına ulaşmak için tıklayın:

Yıkım, kurbanlar ve yeniden kuruluş projeleri…

 

Dosyanın ilk yazısı olan "Tehlikeler ve olanaklar iç içe: Dünya komünizmi çağırıyor" ise Haluk Yurtsever imzasıyla yayınlandı. 

"Bugünkü dünya, bütün pencerelerinden yeni bir toplumsal düzeni, komünizmi çağırıyor. Kapitalizm bir üretim ve uygarlık tarzı olarak teorik ve tarihsel sınırlarına dayanmıştır. Neoliberal program ve uygulamalar tüm dünyada iflas etmiş, daha önemlisi büyük kitleler tarafından mahkûm edilmiştir. Hoşnutsuzluk ve tepkilerin toplu kitlesel isyanlara bürünmesi, dünya çapında devrimci durumlara yol açması kaçınılmaz görünüyor" diyen Yurtsever'in yazısına ise buradan ulaşabilirsiniz:

Tehlikeler ve olanaklar iç içe: Dünya komünizmi çağırıyor

 

Dosyanın üçüncü yazısı ise Ender Helvacıoğlu imzasıyla yayınlandı. 

"Marx’ın vurguladığı üretimin toplumsallığı ile mülkiyetin tekelciliği arasındaki çelişki inanılmaz boyutlarda artık. Dünyadaki en zengin 42 kişinin mal varlığının dünya nüfusunun % 50’sine tekabül eden 3,6 milyar insanla eşit olması, dünyanın en zengin yüzde 1’lik kesiminin küresel servetin % 82’sine sahip olması gibi absürt olguların nedeni bu. Bu dönüşümün başını çeken sektörlerin ihtiyaçları sistemdeki sancıyı da yaratıyor. Bu, sistem açısından bir “doğum sancısı” mıdır, yoksa “can çekişme” mi, bence bu sorunun yanıtı henüz belirsiz ve olasılıklı" diyen Helvacıoğlu'nun "Virüs liberalizmi ezdi geçti ama gerisi sınıfların bilek güreşi..." başlıklı yazısına ulaşmak için:

Virüs liberalizmi ezdi geçti ama gerisi sınıfların bilek güreşi...

 

Dosyanın dördüncü yazısı ise Ferda Koç imzasıyla ''Panzehir: Yeni bir uygarlık tasarımı''...

“COVID'den sonra: Yeni dünyada kapitalizm ve sosyalizm” başlıklı dosyamız kapsamında sorularımızı yönelttiğimiz Marksist yazar Ferda Koç, küresel boyuttaki salgın için “sermaye komplosu” tanımını kullanıyor. Koç’a göre, sermayenin ayakta kalma stratejileriyle başa çıkmaya çalışacağı salgın krizi daha şimdiden işçi sınıfı içerisindeki farklılıkları derinleştiriyor. Yazar, dayanışmaya dayalı bir toplumsallaşmanın, metalar üzerinden ilişkilenmeden kat kat doyurucu olduğunun her geçen gün daha fazla hissedildiğini belirtiyor. Koç’un şu sözleri dikkat çekiyor: “Üretici güçlerin gelişme düzeyi, insanların biyolojik ve temel toplumsal varlık koşullarını ‘sermayesiz’ üretmelerine uygun hale geldi. Yazının tamamını okumak için:

Panzehir: Yeni bir uygarlık tasarımı 

 

Dosyanın, Metin Çulhaoğlu tarafından kaleme alınan beşinci yazısının başlığı "Sosyalizm, kapitalizmin ‘yeni normal’ine karşı mücadeleyle gündeme gelir". 

Çulhaoğlu şunları söylüyor: 

"Kapitalizm, sağlık krizini de kullanarak ve bahane ederek kendini hem üretim hem de yönetim süreçlerinde bugünkünden bile daha emek-emekçi düşmanı, daha otoriter yollardan tahkim etmeyi deneyecek, hepsine “yeni normal” diyecektir. Bu yönelime karşı ne kadar ciddi ve kararlı bir direniş gösterilebilirse bir proje olarak değil, ama bir mücadelenin doğal sonucu olarak sosyalizm de o kadar gündemde olacaktır." Yazının tamamını okumak için:

Sosyalizm, kapitalizmin 'yeni normal'ine karşı mücadeyle gündeme gelir