Bedavacılık

AKP iktidarlarının genelde ve yerelde en iyi yaptığı iş, emeğinin karşılığıyla yaşayacak insanca ücreti sağlamak yerine, dağıttığı ulufelerden yararlanan bedavacı insanlar topluluğuna dönüştürmek.

Bu yaklaşımın ve uygulamanın asıl amacı da, kayıtsız şartsız biat eden toplum yaratmak.

Kültürel düzey ve ekonomik yaşam sıkıntıları itibarıyla bu anlayışa yakın duran ülke halkı ve kentim halkı da, durumdan vazife çıkartırcasına bu sözde ‘’sosyal projeler’’ kapsamında bedavacılığa alıştı ve bunu sağlayan iktidara da kayıtsız şartsız teslim olmayı seçti.

En azından yarısı kadar bir nüfusla…

Bu bedava yaşamın mideye ilişkin en önemli adımını, ramazan ayı geldiğinde Kocaeli Büyükşehir Belediyesi gıda yardımlarıyla attı. Alt kademe belediyesi olan İzmit Belediyesi ise kentin değişik bölgelerine çorba çeşmeleri kurarak, her sabah binlerce insana ücretsiz çorba dağıtmaya başladı.

Bunda ne var, halkına yardım ediyorlar, yoksula ücretsiz yemek veriyorlar diyenleriniz çıkabilir. Ama, kazın ayağı öyle değil.

İzmit Belediyesi’nin birçok yerde hizmete koyduğu çorba çeşmelerinden, Şubat ayı içinde 66 bin 500 kişi yararlanmış. Sabri Yalım Parkı, Doğu Kışla Gençlik Parkı giriş, Şirinevler Cami önü, Kuruçeşme, Alikahya, Kocaeli Üniversitesi Umuttepe Yerleşkesi olmak üzere 7 adet çorba çeşmesi bulunuyor.

En azından bulunduğu yerler itibarıyla değerlendirildiğinde, projenin yoksulları doyurmaya yönelik değil aksine biat eden kitleyi alt sınırından konsolide etmek, üst sınırından ise genişletmeye yönelik olduğu görülür.

Kocaeli Üniversitesi Umuttepe Yerleşkesi’ndeki çorba çeşmelerinden birisi gece eğitimi öğrenciler için 19.00-21.00, diğeri ise 08.30-10.30 arası faaliyette. Kentin diğer yerlerindeki çorba çeşmelerinden ise hafta içi 06.45-09.00 saatleri ücretsiz çorba servisi yapılıyor.

İlk kez 22 Mayıs 2012 tarihinde faaliyete geçirilen çeşmelerden şimdiye kadar 3,5 milyondan fazla vatandaşın yararlandığı da kayıtla geçmiş durumda.

Neticede bir bardak çorba, karın bile doyurmaz. Ama, sosyal proje adı altında kitle iletişimini sağlamlaştırır ve AKP’nin halkın kesesinden halka şirin gözükme politikasını peşinen kabullenip biat eden toplamı artırır.

Projenin sahibi görünen ve eleştirilere tahammülsüz olan İzmit Belediye Başkanı Dr. Nevzat Doğan da, bu düşüncemi doğrularcasına konuşup,”Sosyal belediyecilik alanında yapılan anlamlı bir işin en güzel örneklerinden biridir. Hizmette sınır tanımıyoruz. Her şey İzmitliler için. İzmit’in kaynaklarını İzmitliler için kullanmaya devam edeceğiz’’ diyor.

Yani, bu kentin halkının cebinden çıkan paraları kaynak yapıp, karşılığında bir bardak çorba vererek, kalan kısmıyla denetimsiz çalışmaların yolunu açmaya devam edeceklerini ilan ediyor.

İşte, sadece bu yüzden bedavacılığın karşısında durmak gerekiyor.

*******

AKP’nin ülke genelinde olduğu gibi yerelliklerde de etkili olan bedavacılık sunumunun bir diğer ayağı, yaşlılar evinde ücretsiz bakım.

İzmit Belediyesi, bu alanda da reklamını iyi yaptığı sunumundan vazgeçmiyor.

Kocaeli Hastaneler Birliği Genel Sekreterliği ortaklığı ile bakıma muhtaç yatalak hastalara Evde Bakım Hizmeti sunuluyor, hem de ücretsiz olarak.
İzmit Belediyesi eğitim Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü Yaşlı Masası tarafından yürütülen çalışmada, muhtaç durumdaki kişilerin tıbbi ve sosyal bakım ihtiyaçlarının karşılanıyor.

Belediye görevlileri mahalleleri ziyaret ederek mağdur durumdaki kişileri tespit ediyor. Bu çalışmaya AKP mahalle temsilcilikleri de aktif destek sağlıyor.

Yani, siyaset ve yerel yönetim ortaklığına kamunun desteği tam sağlanarak, yine kentin bütçesinden sosyal proje kapsamında hizmet adı altında ‘’sizin ihtiyacınıza yanıt veriyoruz’’ propagandasını güçlendiren bedavacılığı özendiren bir yaklaşım sergiliyorlar.

Evet, gerçekten de ihtiyaç sahipleri bu hizmetten yararlanıyordur. Bunda eleştirilecek ne var diye sorabilirsiniz.

Mesele, o ihtiyaç sahibi kişinin siyaset eli uzanmadan kendi sıkıntılarını giderecek bir ekonomik ve sosyal profile sahip olabilmesidir. Siyasal iktidarların genelde ve yereldeki görevi de, bu olanakları sağlamlaştırmak olmalıdır.

Ramazan ayı içerisindeki gıda yardımlarını saymıyorum bile. O yardımlara bakınca, yoksulların barındığı gecekondu semtlerinde neden AKP ağırlıklı siyasal tercih ortaya çıktığını anlamak zor değil.

Eşinden boşanmış ya da eşini yitirmiş yaşlı kadınlara yapılan para yardımları, gıda yardımları, 65 yaş üzeri yurttaşlara şehir içi ulaşımında bedava seyahat olanağı sağlanması, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı eliyle yapılan diğer yardımlar, söz konusu kültürel, sosyolojik ve siyasal değerleri özümseyen biat toplumu yaratmaya yönelik ciddi adımlardır.

Bedavacılık, sonuçta biat etmeyi getirir, getiriyor ve getirmiştir…

Bunu, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı verileri de doğruluyor gibi.

Rakamlara bakar mısınız;

Ülke genelinde yaklaşık 400 bin engelli ve yaşlı evde bakım hizmetlerinden faydalanıyor. Yaklaşık 9 bin yaşlı huzurevlerinde, 14 bini de rehabilitasyon merkezlerinde kalıyor.

Tamamı ücretsiz, yani bedava…

Seçim dönemlerinde destek için ‘’Onlar bunları verdi, sen ne vereceksin’’ diye sorgulayan insanlar toplamının yaşadığı kentleri ve ülkeyi yeniden üreten, ürettiğini paylaşan ve artı değer yaratan hale dönüştürmek, en zor süreçlerden biri olacak.