Hapishanelerde IŞİD ve AKP’yi eleştirmek yasak
CHP’nin Tekirdağ F tipi cezaevlerine dair raporuna göre koğuşlarda Che, Mahir Çayan posteri asmak, mektuplarda AKP’yi ve IŞİD’i eleştirmek yasak.
Tekirdağ F1 ve F2 cezaevlerinde, yönetimin uyguladığı ‘keyfi’ yasaklar tutuklu ve hükümlüleri bezdirdi. Koğuşlarda Che Guevera ve Mahir Çayan posteri asmak, mektuplarda IŞİD’i, Barzani’yi eleştirmek ve hükümete muhalif televizyon kanallarıyla gazeteler yasak. Bir mahkumun 9 yaşındaki kızının yaptığı kara kalem kuş resmine de ‘güvenlik’ gerekçesiyle izin verilmedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Cezaevlerini İnceleme Komisyonu Sözcüsü Veli Ağbaba, üyesi bulunduğu TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu’nca Tekirdağ F1 ve F2 Cezaevlerinde yaptıkları incelemelere ilişkin bir rapor hazırladı. Görüşülen mahkumlar başka cezaevlerinde uygulanmayan yasaklardan şikayetçi oldu. Cezaevi ile ilgili şikayetler arasında sevklerde yaşanan sorunlar ön sırada yer aldı. Akit TV dahil hükümete yakın televizyon kanalları rahatlıkla izlenirken, muhalif oldukları gerekçesiyle bazı kanallara ambargo uygulanmasından yakınan mahkamlar, aynı şekilde hükümetle ilgili eleştirel haberlerin yer aldığı günlük gazetelere getirilen yasaktan da şikayetçi oldu.
Birgün’den Sabahat Karakoyun’un haberine göre özellikle 7 Haziran seçimlerinin ardından cezaevindeki uygulamaların değiştiğinden yakınan mahkûmların, anlattıkları rapora özetle şöyle yansıdı:
BARZANİ’YE ELEŞTİRİ 'DEVLET BÜYÜĞÜNE ELEŞTİRİ' SAYILDI
Hasan Polat: AKP’ye yönelik siyasi eleştiriler içeren mektuplarımız imha ediliyor, bu mektuplara el konuluyor. IŞİD’in eylemlerini eleştirdiğimiz mektuplarımız da ‘paniğe sevk ettiğimiz’ gerekçesiyle gönderilmiyor. Bu cezaevinde IŞİD’i eleştirmek yasak.
Ercan Görtaş: Kürtçe yayına izin verilmiyor. Zazaca metin çeviremiyoruz. Bir mektubumda Barzani’yi eleştirdim, ‘devlet büyüğünü eleştirdiğimiz’ gerekçesiyle mektubun o kısmı karalandı, öyle gönderildi. Barzani burada devlet büyüğü yerine konuldu. Yan flüt çalıyordum, arızalandı, tamire gönderdim. Ağır metal olduğu gerekçesiyle geri alamıyorum.
MAHİR ÇAYAN RESMİNE HÜCRE CEZASI VERİLDİ
Haydar Bayar: Kuru boya, sulu boya, pastel boya ve akrilik boya verilmiyor. Sadece kara kalem serbest. Che, Mazlum Doğan, Mahir Çayan çizerek bir takvim hazırladık ancak cezaevi idaresi takvime izin vermedi. Che’ye ‘terör örgütünün sembolü’ denildi. Mahkemeye verdik, mahkeme terör örgütü üyesi olmadığı yönünde karar alınca takvimi geri aldık. Koğuşuma Mahir Çayan resmi astığım için hücre cezası verdiler. Panoya resim asamıyoruz, sadece bayrak ve Atatürk resmi serbest.
KÖR OLMA RİSKİ VAR TEDAVİ ENGELLENİYOR
Hasan Gülbahar: 1,5 ay önce buraya geldim. Osmaniye Cezaevi’nden bizi sürgün ettiler. Kırtasiye malzemelerimizi vermediler. 1981’de cezaevine girdim, 2013’te 4. yargı paketiyle çıktım, sonra Yargıtay’ın verdiği kararla tekrar cezaevine girdim. Glukom hastalığı nedeniyle kör olma riskim var ama tedavi olamıyorum.
KARA KALEM KUŞ RESMİ KOĞUŞA ALINMIYOR
Mustafa İlgen: 9 yaşındaki çocuğum kara kalem kuş resmi yapmıştı. ‘Güvenliği ihlal ediyor’ diye vermiyorlar. A4’ten büyük hiçbir şey vermiyorlar. Plastik spiralli defterim vardı, spirallerini ve plastiklerini söktüler, sayfa sayfa kağıt olarak kaldı. Osmaniye Cezaevi’nde spiralliydi, burada güvenliğini ihlal eder diye spiralini söktüler. Getirdiğimiz defterlerin kaplarını dahi söküyorlar.