Vitrin: Yeni Çıkanlar

Vitrin: Yeni Çıkanlar

Haftanın öne çıkan kitapları arasından sizlere özel bir derleme yaptık. Keyifli okumalar ve iyi pazarlar dileriz.

Hazırlayan: Deniz Burak Bayrak

BOĞAZİÇİ’NDE YANAN MEŞALE – NURİ M. ÇOLAKOĞLU, AYTAÇ DEMİRCİ

Elinizdeki kitap, 1863 yılında Robert Kolej’in kurulmasıyla başlayan köklü bir geçmişe sahip Boğaziçi Üniversitesi’nin üzerine inşa edildiği değerleri, akademik birikimini ve kuşaklardır bu değerlerin ve birikimin korunup geliştirilmesi için verilen mücadeleyi belgelemek amacıyla hazırlandı. 

Robert Kolej Yüksek Okulu’nun 1971 yılında Boğaziçi Üniversitesi’ne dönüşmesi sürecinde yaşananları, ilk kez bu kitapta tüm ayrıntılarıyla okuyacaksınız. 

Boğaziçi’nde Yanan Meşale, yıllardır Türkiye’nin kültür, bilim ve teknoloji sahalarındaki ilerleyişine hizmet eden Boğaziçi Üniversitesi’nin, onu bugünlere taşıyanların ve bugün Boğaziçi Üniversitesi için verdikleri mücadeleyle Türkiye’nin yarınlarına sahip çıkanların onurlu hikâyesidir.

KÜNYE: Boğaziçi’nde Yanan Meşale: Robert Kolej’den Günümüze Boğaziçi Üniversitesi’nde Verilen Mücadele, Nuri M. Çolakoğlu-Aytaç Demirci, Remzi Kitabevi, 2022, 256 sayfa.

BİR RAHİBEYE AĞIT – ALBERT CAMUS

İki çocuklu, varlıklı bir çift olan Temple ve Gowan’ın hayatı bir anda derinden sarsılır. Çocuklarından biri, Temple’ın dadı olarak işe aldığı eski bir fahişe ve uyuşturucu bağımlısı bir kadın tarafından beşiğinde boğulur. Mahkemenin sonucu bellidir: Siyah dadı idama mahkûm edilir fakat hukuk sisteminin ikiyüzlülüğünü, tarafsızlıktan uzak oluşunu irdeleyen avukatı, bu olayın ardındakileri eşelemeye, hakikati gün ışığına çıkarmaya kararlıdır. Albert Camus’nün, William Faulkner’ın aynı adlı romanından sahneye uyarladığı Bir Rahibeye Ağıt, yasaların mutlak bir adalet sağlayıp sağlamadığını, gerçeğin dışarıdan göründüğü gibi olup olmadığını soruşturan çarpıcı bir metin.

KÜNYE: Bir Rahibeye Ağıt, Albert Camus, çeviren: Berna Günen, Can Yayınları, 2022, 120 sayfa.

MANUEL’İN KİTABI - JULİO CORTÁZAR

20. yüzyıl edebiyatının en özgün isimlerinden Julio Cortázar’ın Manuel’in Kitabı romanı, 1973’te ilk yayımlanışından itibaren yazarın diğer yapıtlarından ayrılan çizgisiyle tartışmalara yol açtı. Manuel, Paris’te yaşayan Latin Amerika kökenli bir bebek, adına bir kitap yaratanlar da ona daha iyi ve daha eğlenceli bir dünya kurmak isteyen büyüklerdir. Latin Amerika’nın o dönemdeki politik durumuna odaklanan bu deneysel siyasi romanda kahramanlar -hem Manuel hem okurlar için- dünyadaki buhranı gerçek gazete kupürleri ve kaynaklarla ortaya koyarken, estetik arayışların ve devrimci hareketlerin bir boyutu da gözler önüne serilir. Cortázar’ın politik düşüncesini ve edebi çalışmalarını bir arada anlamak için eşsiz bir deney.

KÜNYE: Manuel’in Kitabı, Julio Cortázar, çeviren: Süleyman Doğru, Everest Yayınları, 2022, 436 sayfa.

ESKİ ZAMAN KADINLARI ARASINDA – NAHİD SIRRI ÖRİK

İnsan ruhunun inceliklerine nüfuz eden üslubuyla 20. yüzyıl edebiyatının en önde gelen yazarlarından Nahid Sırrı Örik, Eski Zaman Kadınları Arasında’da, ailesindeki üç kuşak kadınları ve onların hayatına ortak olmuş yakınlarını anlatır. Tarih, roman, hatıra arasında gezinen bu anlatıda Örik; gençlikleri, evlilikleri, ayrılıkları, hayal kırıklıkları, korkuları ve sevinçleriyle kadınlar arasında yıllar boyu aktarılan çok parçalı uzun bir hikâyeyi, içeriden bir bakışla yazıya döker. Eski Zaman Kadınları Arasında, aynı zamanda, 1800’lü yıllardan 1900’lü yılların başlarına kadar hem bir ailenin hem de toplumun dönüşümüne dair, Sevim Burak’ın tabiriyle “Bir hazine! Bir define!”dir. Bu define, titiz bir çalışma ve Selim İleri’nin sunuşuyla okurla buluşuyor.

KÜNYE: Eski Zaman Kadınları Arasında, Nahid Sırrı Örik, Everest Yayınları, 2022, 152 sayfa.

GERİ DÖNDÜĞÜM YERLER – BANU YILDIRAN GENÇ

Banu Yıldıran Genç kendini bildi bileli okuyor ve uzun yıllardır çeşitli gazete ve dergilerde, dijital mecralarda okuduklarına dair yazıyor. İyi okur olabilmek için sürekli okumak ve nitelikli edebiyattan vazgeçmemek gerektiğinin, yazmanınsa ancak çok okuduktan sonra girişilmesi gereken bir iş olduğunun farkında. Geri Döndüğüm Yerler’de Türkiye ve dünya edebiyatından onlarca kitabı incelerken yaşam, ölüm, yalnızlık, aile, savaş gibi kavramlara, kadınlık erkeklik hallerine, siyasi tarihimize bakıyor. Refik Halit Karay, Suat Derviş, Carson McCullers, Alberto Manguel, Svetlana Aleksiyeviç ve daha birçok yazarı mercek altına alarak nitelikli bir edebiyat kılavuzu sunuyor.

“Kitaplar büyülü nesneler… Bu yazıları yazmamı sağlayan yazarların pek çoğunun aramızda kurduğumuz bağdan haberi yok. Oysa büyü burada işte, sonsuz sayıda kombinasyona ve türeve açık. Şimdi bu yazılar belki okurlarıyla yeni bir bağ kuracak.”

KÜNYE: Geri Döndüğüm Yerler, Banu Yıldıran Genç, Notos Kitap, 2022, 260 sayfa.

ALOVA – BİRİNCİ ÇOĞUL ŞARKI (İKİNCİ VE ÜÇÜNCÜ KİTAP)

Alova, İkinci Kitap’ta, Büyük Kudüs Katliamı’ndan sonra kuzeye göç ederek Antakya’ya yerleşen ilk Hıristiyanları ve ana mekân seçtiği bu kentin kültür tarihini konu edinirken Tarsuslu Paulus ve öteki azizlerin Hıristiyanlığı yayma çabalarını, Kapadokya’nın entelektüel ermişlerini, Geç Antik Çağ’da İzmir çevresinde gelişen İkinci Sofistike Hareketi; coğrafyayı Kuzey Afrika’ya kadar genişleterek Çöl Babalarının olağanüstü yaşantılarını, sütun çekirgenlerini lirik-dramatik plandan ayrılmadan şiir sanatının zengin araçlarını kullanarak yansıtıyor.

Üçüncü Kitap’ta ise Alova, Konstantinopolis’i mekân seçerek bu kentin II. Roma olarak yeniden kuruluşunu, bitmek bilmeyen Bizans ayaklanmalarını, ünlü yarışlarını, hizip çatışmalarını kentin Fatih Mehmet’çe fethedilmesine kadar tarihsel kaynaklardan esinlenerek şiir severlerin düş gücüne sunuyor.

KÜNYE: Birinci Çoğul Şarkı-İkinci ve Üçüncü Kitap), Alova, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 2022, 232 sayfa.

TÜRK MODERNLEŞMESİNİN CİNSİYETİ – SERPİL SANCAR

Eril modernleşmenin önemli bir boyutu, yeni modern kadın temsillerini cinsiyetsizleştirmesidir. Muhafazakâr modernleşme gözlüğünden bakınca, kadınların cinsel ahlak açısından yargılanamayacakları bir aseksüel kamunun varlığı gerekliydi. Muhafazakâr modernleşmenin kabul ettiği kamusal kadınlık –çoğu aristokratik gelenekte olduğu gibi kadınları cinsellik sahibi olarak değil– toplumsal gelişime adanmış, cinsiyetsiz bedenler olarak konumlandı. Toplumsal amaçlar için seferber edilecek sosyal kimlikler inşa edebilme (ve erkek odaklı cinsiyet rejimlerinin otoriter siyasal rejimlerle eklemlenme) stratejisi olarak bu tarzın başarılı bir örneği de Türkiye’de yaşandı. 
Serpil Sancar, tarihsel olarak kadınların dışlandığı, cinsiyetçi politikaların belirginleştiği ve cinsel ahlakın sınırlarının çizildiği bir tarih anlatıyor bize. Feminist bir tarih okuması bu. Yazar, muhafazakâr modernleşmenin paranoyalarını ve orta sınıf Türk ailesinin nasıl inşa edildiğini tartışıyor. Beklentiler ve hayal kırıklıkları, şikâyet ve serzenişleri resmediyor. Cumhuriyet’in inşasında kadınlar nasıl bir rol aldılar? Neleri tartıştılar? Nasıl tartışıldılar? Ulus-devlet sürecinde, kanonik anlatılarda kadının işlevi neydi? Kadınlar milli davalara nasıl dâhil oldular? Türk Modernleşmesinin Cinsiyeti, Türkiye feminizmi ve kadın çalışmalarıyla ilgili en kapsamlı çalışmalardan birisi.

KÜNYE: Türk Modernleşmesinin Cinsiyeti, Serpil Sancar, İletişim Yayınları, 2022, 339 sayfa.

EKONOMİK KRİZİN EMEK PİYASALARINA ETKİLERİ – NİLGÜN TUNÇCAN ONGAN

Doç. Dr. Nilgün Tunçcan Ongan’ın 1994 ve 2000-2001 ekonomik krizlerini inceleyen ve kriz olgusunu Türkiye’nin kapitalistleşme evreleri bağlamında ele alan bu çalışması bir kaynak eser olarak güncelliğini korumaktadır. Ongan yaygın istihdam biçimi haline dönüştürülen esnek çalışmayı kapitalizmin işleyiş dinamikleri çerçevesinde incelerken, söz konusu krizlerin bölüşüme ilişkin sonuçlarına da ışık tutmaktadır. Faiz, enflasyon, döviz kuru, ekonomi yönetimlerinin siyasi iradeden bağımsızlığı gibi konuların sıkça gündeme geldiği bugünlerde, Ongan’ın çalışmasının geçmiş kriz ortamlarını deneyimlememiş genç okurlar tarafından özel bir ilgiyle karşılanacağını düşünüyoruz.

KÜNYE: Ekonomik Krizin Emek Piyasalarına Etkileri, Nilgün Tunçcan Ongan, Kor Kitap, 2022, 290 sayfa.

VALERIE’NİN BAHÇESİ – VALERIE FONTAINE

Yaz geldiğinde, sonunda Valerie en sevdiği yere kavuşabilir: bostan!
Okumaya yeni başlayan çocukların kelime çözümlemesini ve anlama becerilerini pekiştiren kitaplar.

KÜNYE: Valerie’nin Bahçesi, Valerie Fontaine, resimleyen: Aurelie Grand, çeviren: Göyçen Gülce Karagöz, Hep Kitap, 2022, 16 sayfa.

ANNEANNE İLE FRIEDER’İN YEPYENİ MACERALARI – GUDRUN MEBS

Anneanne ile Frieder'in maceraları tüm hızıyla devam ediyor!Frieder odasının duvarlarını reçelle kırmızıya boyamak isterse, bahçeyi çöle çevirmeye karar verirse ya da anneannesinin ördüğü çorapları yanlışlıkla sökerse... Anneannesi ona birazcık kızabilir. Ama sonuçta ne Frieder'in muzip fikirleri tükenir ne de anneannesinin ona olan sevgisi!Alman çocuk edebiyatının sevilen kalemi Gudrun Mebs, Anneanne ile Frieder'in Yepyeni Maceraları'nda yine incelikli ve neşeli bir anneanne-torun portresi çiziyor.

KÜNYE: Anneanne ile Frieder’in Yepyeni Maceraları, Gudrun Mebs, çeviren: Ayşe Sarısayın, resimleyen: Rotraut Susanne Berner, Can Çocuk, 2022, 80 sayfa.