Virüse karşı 3 boyutlu direnişi başlatan 'maker': 'Kar hırsıyla engellemeye çalışanlar var'

Virüse karşı 3 boyutlu direnişi başlatan 'maker': 'Kar hırsıyla engellemeye çalışanlar var'

"Üretici firmalar patent gerekçesiyle açık kaynak işi yapan arkadaşlarımıza tehditler savurdu. Bizim ürünümüzü kopyalıyorsunuz gibi… Bunun, vahşi kapitalizmin yarattığı bir sorun olduğunu görüyoruz. Böyle bir günde halkın yararına böyle bir tasarıma bile kâr hırsıyla engel olmaya çalıştılar..."

Doğan Ergün - @dganergun

Sağlık çalışanları için gerekli siperli maskelerin karaborsaya düşmesiyle, bir grup mühendis 3D yazıcılarla üretim yaptı. Projenin mimarlarından Ramazan Subaşı, 3 boyutlu gönüllü ağını İleri TV'ye anlattı.

Türkiye koronavirüs salgını ile mücadele etmeye çalışıyor. Halk kendi dayanışmasını örgütleyerek salgını yenmeye çalışıyor. Dayanışma çerçevesinde oldukça yaratıcı bir faaliyette bulunan 3BoyutluDestek hareketinin kurucusu Ramazan Subaşı ile konuştuk. Türkiye'nin bütün üç boyutlu yazıcılarını birleştirmek için bir çalışma başlattınız. Bunun hikayesini dinleyebilir miyiz? 

Üç boyutlu yazıcıların gelişmesi ve yaygınlaşması konusunda çalışma yürüten açık kaynak “maker”ları olarak hareket ediyoruz. Tek bir merkezden değil de herkesin bulunduğu yerden üretebileceği bir kültür üretmeye çalışıyoruz.

3Boyutlu Hareket fikrinin çıkış noktası İtalya’da yaşanan bir vaka oldu. İtalya’nın kuzeyindeki bir hastanede vantilatör cihazının bir parçası bozuluyor ve tedarikçi bunu şu anda tedarik edemeyeceğini ve maliyetinin de çok yüksek olduğunu söylüyor. Hemen hastane yetkilileri, açık kaynak hareketi içerisinde olan bir ekiple görüşüyor. Üretim kalıp vb. normalde çok yüksek maliyetlere yapılabiliyor. Hemen tasarımı yapıyorlar, 3 boyutlu makineyle baskısını alıyorlar ve teslim ediyorlar. Hastane de yoğun bakımdaki 10 kişiye bu cihazları takabiliyor. Hastaların solunum problemi gideriliyor. Bu yaygınlaşmaya başladı ama şöyle bir sorun çıktı. Üretici firmalar patent gerekçesiyle açık kaynak işi yapan arkadaşlarımıza tehditler savurdu. Bizim ürünümüzü kopyalıyorsunuz gibi… Bunun, vahşi kapitalizmin yarattığı bir sorun olduğunu görüyoruz. Böyle bir günde halkın yararına böyle bir tasarıma bile kâr hırsıyla engel olmaya çalıştılar. 

Biz de, yurtdışında hazırlanmış bir formu hızlıca Türkçeye çevirdik. 3 Boyutlu yazıcılar konusunda çalışma yapan İlker Vardarlı’ya formu gönderdik. Onun da aklına yattı. Formu biraz toparladık. Sosyal medyada duyurulara başladık. Bu sırada Doğukan Güngör arkadaşımız da konuya dahil oldu. Ve 48 saat içerisinde hiç beklemediğimiz bir şekilde 67 ilde 1050 civarında yazıcıya ulaşabilir hale geldik. Özellikle hastanelerde “face shield” dediğimiz yüz kalkanı şeklinde ürünler var. Sağlık çalışanlarını entübe hastalarla yüz yüze kalmaması için kullanılıyor. Bunların baskısını alıp en yakın hastanelere ulaştırmaya çalışıyoruz. Sosyal medya hesaplarının dışında 3boyutludestek.com şeklinde bir internet sitesi de açtık. Orada hem elinde üç boyutlu yazıcı olanların kaydolabileceği bir form hem de sağlık çalışanlarının talepte bulunabilecekleri ayrı bir form var. 81 ilde koordinasyonu sağlayacak arkadaşımız var. Biz işin yönlendirmesi tarafında destek olmaya çalışıyoruz. Şu anda canla başla çalışan sağlık emekçilerinin ihtiyacını karşılayacak ürünler üretmeye çalışıyoruz. 

Acil ihtiyaç olan iller nereler?

Şu anda ulaşamadığımız 14 il kaldı. İllerin büyük kısmı Doğu ve Güneydoğu’da… Ağrı’dan başlayıp Hakkari’ye inen hat üzerinde. Bir iki tane de İç Anadolu ve Batı’da var. Aciliyet her yerde. Pek çok ilden bize talep geliyor. Çek Cumhuriyeti’nde sağlık bakanlığından onay alınmış bir ürün var. Açık kaynak kodla geliştirilmiş bir ürün var. Biz de bu ürünün basılmasını destekliyoruz. Ordu’dan, İstanbul’dan Bursa’dan, Ankara’dan, Mersin’den talepleri karşılamaya çalışıyoruz. Ama her yerden talep geliyor açıkçası. Üretim dün itibariyle başladı. Her ilde üç boyutlu yazıcılarla yüz koruma kalkanının kafaya takılabilecek parçalarını basmaya başladılar. Bugün yarın itibariyle teslimatlar başlayacak.
Üç boyutlu desteğin kapsamı da genişledi. Hastanede sağlık çalışanlarının ihtiyacı olan her şeyi, üç boyutuyla beraber sağlayabileceğimiz bir organizasyona doğru evriltmeye çalışıyoruz. Bir merkez haline gelme çabasındayız.

Bundan sonra, açık kaynak makerlarının bu çalışması nereye doğru genişleyebilir?

Bu bir dayanışma ağı. Bir kolektif üretim hareketine dönüştürmeye çalışıyoruz. COVID-19 şu anda büyük bir problem ve bunu çözmeye çalışıyoruz ama bu üretim hareketi her noktada var olacak. Karşı hırsından dolayı 50 kuruşa, 1 TL’ye mal ettiği ürünleri 100-150 liraya satmaya çalışan insanlar var. Kapitalizmin doğasındaki çelişkinin ürünleri bunlar… Biz de burada dayanışma ağları örerek bu döngüyü kırmaya çalışıyoruz. Ortaya çıkan üretim ağını, ihtiyacı olan herkesin kullanabileceği bir hale getirmeye çalışıyoruz. Salgından çıktıktan sonra şuraya evrilebilir. İnsanların büyük paralarla ürün almaktan ziyade kendi tasarladıkları ürünleri kendi lokasyonlarında en yakın kişi kimse ona gidip çok daha uygun maliyetlerle sahiplenebileceğimiz bir organizasyona gidecek. “Tüketme üret” yaklaşımı… 

Bu hareketin sıradan vatandaşlar ihtiyacı var mı? Biz ne yapabiliriz. 

Biz şu anda bir dernek haline gelmeye çalışıyoruz. Sağlık çalışanlarının ihtiyacı olan bazı parçalar var. Bir kısmını basabiliyoruz ama bir kısmını dışarıdan getirmemiz gerekiyor. Bunların tedariği konusunda dernekle birlikte bağış toplamayı düşünüyoruz. Bu işlemeye başladığında derneğe bağış toplama konusunda yurttaşların desteğini alabiliriz. İnsanlar ayrıca sağlık çalışanlarıyla temasa geçip onların ihtiyaçlarını bize aktarabilirler. Şu an halkın kendi örgütlenmesine ihtiyaç var. Bu salgını kendi gücümüzle yeneceğimize inanıyoruz.