Sarıyer'e bağlı Uskumruköy'de "yol genişletme çalışması" adı altında bölgeyi betona boğacak yapılaşmanın önünün açılmasına ve ağaç katliamının gerçekleştirilmesine karşı mücadele eden yaşam savunucularına yönelik kimliği belirsiz şahıslarca saldırı düzenlendi. 

Yaşam savunucularından birinin bıçakla yaralandığı saldırının ardından Kuzey Ormanları Savunması, saldırının gerçekleştirildiği yerde basın açıklaması düzenlendi. “Siz betonu, biz yaşamı savunacağız: Rant çetelerinin saldırılarına karşı bir aradayız” pankartı arkasında bir araya gelen yaşam savunucuları burada “İBB çetelerini ormanlardan çek” ve “ormana suya ağaca dokunma” sloganları attı. 

Kuzey Ormanları Savunması aktivisti Efe Baysal tarafından okunan basın açıklamasında, bölgede oluşan kamuoyu baskısı sebebiyle ağaç kesiminin gece karanlığında sürdürüldüğü vurgulanarak “Gezi’den, Yırca’dan, Alakır’dan biliyoruz; zorbalar karanlığı sever” denildi.

Açıklamada özellikle OHAL ile birlikte yaratılan karanlık iklim içinde hak ve yaşam savunucularına yönelik saldırıların arttığı ve Uskumruköy Kavşağı’ndaki saldırının münferit bir vaka olmadığı vurgulanarak, "Rant çarkını döndüren iktidara göbekten bağlı kolluk kuvvetlerinin aymazlıkları, memleketteki hukuksuzluklar, iktidar mensuplarının yaşam savunucularını sürekli hedef tahtasına oturtması, iki gece önce yaşanan Uskumruköy Kavşağı saldırısı gibi vakalara yol veriyor; ağaca, doğaya, yaşama düşmanları her geçen gün daha da cesaretlendiriyor" ifadeleri kullanıldı. 

Açıklamada saldırıyı gerçekleştiren ve yaşam savunucularından birini bıçaklayan kişi olduğu düşünülen Ramis Bilgin’in AKP Sarıyer İlçe Teşkilatı kadrosunda Demirciköy “Köy Başkanı” olarak gözüktüğünün altı çizilerek bu durumun kirli ilişkileri bir kez daha gözler önüne serdiği belirtildi.

Kuzey Ormanları Savunması tarafından yapılan basın açıklamasının tam metni şu şekilde

Doğaya, canlara kast eden rant çetelerinin saldırılarına karşı bir aradayız

Geçtiğimiz Eylül sonunda İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Sarıyer – Uskumruköy Kavşağı’nda başlattığı ağaç kesimlerine karşı, yaşam savunucuları olarak kesim bölgesinde ve İBB önünde eylemler düzenlemiş, sesimizi yükseltmiştik. Daha fazla rant aşkıyla İstanbul’un kuzeyine yeni bir kent inşa etme çabalarının önemli bir adımı olarak gördüğümüz Uskumruköy Kavşağı’ndaki gereksiz yol genişletme çalışmalarının ve ağaç kesimlerinin derhal durdurulmasını talep etmiştik. Son bir aydır oluşan kamuoyu baskısı sebebiyle kesilmek için işaretlenmiş meşeler, selviler, ıhlamurlar ve meyve ağaçları paravanlar ardında, gece çöktükten sonra kesilmeye başlandı. Suçlarını saklamak isteyenler yaptıkları katliamı gecenin karanlığıyla örtmeye çabaladılar. Oysa Gezi’den, Yırca’dan, Alakır’daki dostlarımızın yaşam alanlarına geceleyin sıkılan kurşunlardan biliyoruz; zorbalar karanlığı sever.

İki gün önce 18.00 civarında Uskumruköy Kavşağı’nda bir kez daha işaretlenmiş ağaçların kesildiği haberini aldık. Suç mahaline ulaşan iki yaşam savunucusu dostumuz Oruç Karacık ve Serdar Yüksel yol genişletme projesinde çalışan taşeron çete tarafından saldırıya uğradı ve ölümle tehdit edildi. Olay esnasında Oruç Karacık, jandarmadan aldığımız bilgiye göre Ramis Bilgin olduğunu düşündüğümüz şahıs tarafından bacağından bıçaklandı. Olay yerine intikal eden jandarma dahi saldırganın gazabına uğradı, jandarma aracı yumruklandı, kapısı zorlandı. Başta dostumuzu bıçaklayan şahıs olmak üzere, saldırganlar hakkında kolluk kuvvetleri şu ana kadar bir işlem yapmamış durumda.

Yaşanan zorbalığın münferit bir vaka olmadığını biliyoruz. Özellikle OHAL döneminin yarattığı karanlık iklim içinde hak ve yaşam savunucularına saldırılar artmış durumda. Geçtiğimiz Mayıs ayında Finike’nin sedir ormanlarını taş ocaklarına karşı savunan Ali Ulvi ve Aysin Büyüknohutçu çiftinin öldürülmesinin üzüntüsünü hala yaşıyoruz. Alakır Nehri’ni HES istilasından koruyan dostlarımız Metamar şirketi yetkilileri tarafından her gün tehditlere uğruyorlar, yaşam alanlarının önünde geceleyin silahlar patlıyor. Rant çarkını döndüren iktidara göbekten bağlı kolluk kuvvetlerinin aymazlıkları, memleketteki hukuksuzluklar, iktidar mensuplarının yaşam savunucularını sürekli hedef tahtasına oturtması, iki gece önce yaşanan Uskumruköy Kavşağı saldırısı gibi vakalara yol veriyor; ağaca, doğaya, yaşama düşmanları her geçen gün daha da cesaretlendiriyor. Jandarmanın olay yerine vardıktan sonra gerilim devam ederken saldırganlara karşı tek bir müdahalede bulunmaması, saldırganların dostlarımıza ölüm tehditleri savurmalarına rağmen hala ellerini kollarını sallayarak dolaşıyor olmaları durumun vahametini bizlere bir kez daha gösteriyor.

Dostumuzu bıçaklayan olduğunu düşündüğümüz Ramis Bilgin’in AKP Sarıyer İlçe Teşkilatı kadrosunda Demirciköy “Köy Başkanı” olarak gözüküyor olması ise iktidar ve rant çeteleri arasındaki kirli ilişkileri bir kez daha gözler önüne seriyor. İktidarın, başta mega projeler olmak üzere her türlü rant projesini, her türlü kent suçunu, her türlü doğa kırım projesini yandaşlara dağıtmaktan sakınmadığını biliyoruz. İşte o yandaşlar yaşamın her alanına; ağaca, börtü böceğe, sincaba, canlara kastediyor.

Ve buradan öncelikle İBB’ye soruyoruz: İki şeritlik gayet yeterli bir yolu gereksiz yere dört şeride çıkaracak, bu uğurda yüzlerce ağacın kesildiği Uskumruköy Kavşağı projesi için taşeron olarak yaşama kast eden çeteleri çalıştırdığınızın farkında mısınız?

Bölgede bulunan kolluk kuvvetlerine soruyoruz: Bir saldırı ardından saldırganlara işlem yapmak için ne olması gerekiyor? Şayet ki dostlarımızın birinin kılına zarar gelirse mesuliyetlerinin üzerinizde olduğunun farkında mısınız?

AKP Sarıyer İlçe Teşkilatı Başkanı Salih Bayraktar’a soruyoruz: AKP Sarıyer Teşkilatı internet sitesi teşkilat kadrosu özgeçmişlerinden ulaştığımız Ramis Bilgin teşkilatınızın bir üyesi midir? Sitenizde AKP Demirciköy Başkanı olarak gözüken şahsın dostlarımızın canına kast ettiğinden haberiniz var mı?

Sorduğumuz bu soruların yetkililer tarafından bir an önce yanıtlanmasını ve suç duyurusunda da bulunduğumuz saldırganlara karşı bir an önce harekete geçilmesini talep ediyoruz.

Açıklamamızı sonlandırırken devletin en tepesinden en alt katmanlara kadar siyaret eden karanlık iklimin zorbaları beslediğinin farkında olduğumuzu altını çizerek vurguluyoruz. Yaşam savunucuları olarak tehditlere, baskılara, saldırılara karşı bir aradayız, bir arada yan yana durarak karanlığa meydan okuyoruz. Uskumruköy’de, Alakır’da, Cerattepe’de, Hasankeyf’te, Bergama’da; memleketin dört bir yanında canlara kast edenlere karşı yaşamı savunuyoruz. Biliyoruz ki yarınlar karanlığa teslim olmayan, birbirine kenetlenen yaşam savunucularının olacak. Çünkü sonunda hep yaşam kazanır.

Kuzey Ormanları Savunması