Üçüncü Havalimanı'nda sorunlar bitmiyor

Yapımından açılışına ve faaliyete geçmesine kadar onlarca sorunla karşı karşıya kalan Üçüncü Havalimanı hakkındaki iddialar zaman zaman yaşanan olaylarla yeniden gündeme geliyor.



14-08-2019 09:52

Üçüncü ilk kez 2009’da yürürlüÄŸe giren Çevre Düzeni Planı’nda duyuldu. Bu planda, ÅŸu anda havalimanının yapıldığı Kuzey Ormanları sahası dokunulmaz olarak belirleniyordu. Fakat havalimanı projesi plana aykırı olarak uygulamaya konuldu. İstanbul’un anayasası sayılan 2009 tarihli İstanbul Çevre Düzeni Planı’nda üçüncü havaalanı için belirlenen yer Silivri-Gazitepe arası bölgeydi. Ancak Çevre ve Åžehircilik Bakanlığı tarafından plan yok sayıldı ve projenin yeri Kuzey Ormanları sınırları içindeki Arnavutköy-Göktürk-Çatalca kavÅŸağında Akpınar ve Yeniköy mahalleleri arası olarak belirlendi.

Üçüncü Havalimanı’nda ilk ticari uçuÅŸu 31 Ekim’de gerçekleÅŸti. Atatürk Havalimanı’nda taşınmalar 3 Mart’ta baÅŸladı. Proje aÅŸamasından bugüne kadar eleÅŸtirilerin odak noktası olan havalimanı ile ilgili iddialar hâlâ devam ediyor. İstanbul Havalimanı ile iddiaları konunun uzmanlarına sorduk.

HORTUM ÇIKABİLİR

Cumhuriyet'te yer alan habere göre, Ekoloji uzmanlarından Prof. Dr. DoÄŸan Kantarcı Üçüncü Havalimanı arazisindeki incelemelerin yetersiz olduÄŸunu belirterek pistlerle hâkim rüzgâr yönlerinin uyumlu olmadığını söyledi. Üçüncü Havalimanı’nın pistleri kuzey/güney doÄŸrultusunda planlandığını dile getiren Kantarcı, “Hâkim rüzgârlar genellikle poyraz yıldız ve karayel yönlerinden kuvvetli olarak esmektedirler. Rüzgâr yönleri ile uçakların iniÅŸ, kalkış yönlerinin uyumlu olmaması çok önemli ölçüde sıkıntı yaratmaktadır. Havalimanında üst materyal kazılıp kaldırıldığı ve yükselti 40 m kadar düÅŸürüldüÄŸü için, alan çevresindeki arazi içinde ‘at nalı’ gibi alçakta kalmıştır. Kuzeybatıdan ve kuzeydoÄŸudan esen yer rüzgârları alçak araziyi çevreleyen yamaçlarda dönerek alan üzerinde anaforlar oluÅŸturmaktadırlar. Bu anaforların hortumlara dönüÅŸme olasılığı da vardır” dedi.

ASKERİ HAVALİMANI OLABİLİR

Pistlerde yüzey bozulması ve taksi yollarında çökmeler meydana geldiÄŸini dile getiren Kantarcı piste inen uçakların yüzeye çok yüksek bir basınçla tekerlek koyduklarını söyledi. Pistin beton kalınlığı 1 metre olup, alttaki kil materyalin kaya olmayışının pistin esnemesine sebep olduÄŸunu dile getiren Kantarcı ÅŸöyle devam etti: “Yapılan dolgunun uzun bir süre oturmasını da beklemek gerekirdi. Betonun esnekliÄŸi azdır. Uçakların konuÅŸundaki basınç pist yüzeyinin kısa bir süre sonra dalgalı bir yapıya (ondülasyon) dönüÅŸmesini saÄŸlayacaktır. Taksi yollarında ve diÄŸer alanlarda çökme olayları olaÄŸandır. Sonuç olarak İstanbul 3. havalimanı hem yer seçimi yanlıştır. Hem de arazi incelemeleri yetersizdir. Bu yanlışlık ve yetersizlik mühendislerin gayretleri ile giderilemeyecek ölçektedir. Dolayısı ile bu havalimanının uluslararası sivil havacılıkta yoÄŸun olarak kullanımı birçok sorunu ve tehlikeyi de beraberinde getirmektedir. Yolcu uçaklarının iniÅŸ, kalkışları için güvenli olmayan hava limanları iÅŸletilemezler. Askeri havaalanı olarak kullanılabilirler veya ‘hayalet havaalanına’ dönüÅŸürler.”

İNİŞ TAKIMINDA YANGIN

Uçakların uzun süre taksi halinde kalmasını deÄŸerlendiren emekli pilot Bahadır Altan, “Uçaklar özellikle yüklüyken sıcak havada yokuÅŸ aÅŸağı giderken fren yapmak zorunda kalıyor. Çünkü belli bir hızın üzerine çıkamaz. Fren yaptıkçada tekerlekler ısınıyor. Bu iniÅŸ takımlarında yangına sebep olabilir. Hatta buna bazı tedbirler alınıyor. Kalktıktan hemen sonra hava akımıyla soÄŸutabilmek için uçaklar iniÅŸ takımlarını biraz geç yukarı topluyor” dedi. Altan ÅŸöyle devam etti: “Bütün havayolları yerden geçen süreyi minimuma indirmek ister. Uçağı ne kadar hava da tutarsa o kadar verimli kullanmış olur. Yerde geçen sürenini fazlılığı maliyetlere yansıdı bile. THY’nin son açıkladığı rakamlar dediklerimizi doÄŸruluyor. Kârlılık yüzde 70 azalmış. 3. havalimanı bir kara delik gibi sivil havacılığı eritecek. Zor duruma sokacak bir yatırım.Türkiye’ye yapılmış bir kötülük olarak tarihe geçecek.”

ÅžEFFAF OLUN

Uzman Ekolog KuÅŸ Gözlemcisi Kerem Ali Boya, Türkiye’de kuÅŸ kazalarının paylaşılmamasının önünde politik niyetin olduÄŸunu belirterek kuÅŸ kazalarının ÅŸeffaf bir ÅŸekilde paylaşılması gerektiÄŸini söyledi. Önlemlerin alınması için ÅŸeffaf olunması gerektiÄŸine deÄŸinen Boya, “KuÅŸ kazalarında pilot bir manevra yapamaz anında, devasa bir uçak. Dolayısıyla zaten suçlu olmaması lazım. Fakat Türkiye’deki suçluyu bulunca ona ceza verme kanunu çok yaygın olduÄŸu için o ÅŸekilde yargılanacak büyük ihtimalle. Havalimanının daha iyi iÅŸlemesi için ne kadar kuÅŸ kazasının olduÄŸunun paylaşılması lazım. Ona göre önlem almak lazım. Çok basit bir ÅŸey göçmen kuÅŸlar mı? yoksa yerli kuÅŸlar mı? ” diye konuÅŸtu. 
Pistlerle ilgili de bir sorun olabileceÄŸini söyleyen Boya ÅŸöyle devam etti:“ Atatürk Havalimanı’nda 2 tane pist var bir tanesi kuzey-güney doÄŸusunda, birisi de doÄŸu-kuzey, doÄŸuyla batı-güney tarafında, özellikle lodoslu havalarda bu pist kullanılıyor. Åžu anda yeni havalimanında 2 pist var ikisi de kuzey-güney doÄŸrultusunda. EÄŸer bu pistlerin dışında çok önceden planlanan doÄŸu-batı doÄŸrultusunda veya farklı doÄŸrultuda bir pist yapılabilecekse o yapılmalı. EÄŸer baÅŸka pist yapılacaksa bugüne kadar yaÅŸanan problemleri bertaraf edeceÄŸi ihtimali var. KeÅŸke oraya yapılmasaydı kuÅŸların yoÄŸun göçü olan bir yer. Ben kuÅŸ gözlemcisiyim, bugüne kadar yapılan tüm literatürü görmüÅŸümdür, arkadaÅŸlarım da var. Neye bakacaklar, nasıl önlem almayı düÅŸünüyorlar? En azından ÅŸu istatistiÄŸi verseler; Uçağın kuÅŸlara çarpma olayı yaÅŸandı. Fakat ilginç bir ÅŸekilde bunlar göçmen kuÅŸlar deÄŸildi, çoÄŸu martıydı.”

ENDİŞE YARATAN İDDİALAR

İstanbul yeni havalimanının özellikle açılış tarihi yaklaÅŸtıkça gündemde kalmasını saÄŸlayan esas olay ise iÅŸçi eylemleri ve iÅŸ güvenliÄŸiyle ilgili tartışmalar oldu.
İstanbul yeni havalimanında çalışan iÅŸçiler, eylül ortasında çalışma ve yaÅŸam koÅŸullarını bırakmak için protesto eylemleri düzenledi. Eylemlere güvenlik güçleri biber gazıyla müdahale etti ve 600’den fazla iÅŸçi gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınanların 27’si tutuklandı. 
Havalimanı kuÅŸ göç yollarının üzerinde

Üçüncü Havalimanı’na dair hem Türk Mühendis ve Mimar Odaları BirliÄŸi’nin (TMMOB), hem de Kuzey Ormanları Savunması’nın hazırladığı 2014-2015 tarihli raporlarda, havalilmanın Türkiye’nin önemli kuÅŸ göç yollarından birinin geçtiÄŸi rota üzerinde olduÄŸu vurgulanıyordu. Geçen haftalarda Türk Hava Yolları’na (THY) ait İzmir-İstanbul seferini yapan yolcu uçağı iniÅŸ sırasında kuÅŸ sürüsüne daldı ve uçağın gövdesinde hasar oluÅŸtu.

TAKSİ YOLU ÇÖKTÜ

Nisan ayı başında tam taşınmanın gerçekleÅŸtiÄŸi Üçüncü Havalimanı’nda aradan geçen 4 aylık bir sürenin ardından taksi yollarından biri çöktü. Pilotların sık sık ÅŸikayetlerini dile getirmesinden sonra taksi yolunun kullanıma kapatılması kararlaÅŸtırıldı.

İGA: ÇALIÅžMALAR DEVAM EDİYOR

Taksi yolunun çökmesi ile ilgili açıklama yapan İGA, “İstanbul Havalimanı’nda taksi trafiÄŸini hızlandıracak çalışmalar tüm hızıyla sürmektedir. Bu kapsamda, taksi yolları yüzey altına yerleÅŸtirilmesi planlanmış trafiÄŸi hızlandıracak loop sensörleri, mikrodalga bariyerleri, kumanda kontrol panelleri ve stop bar montaj çalışmalarına baÅŸlanmış olup, haberde belirtildiÄŸi gibi taksi yolunun çöktüÄŸü iddiası doÄŸru deÄŸildir” ifadelerine yer verdi. Havalimanının göç yolu üzerinde bulunması ile ilgili İGA’nın hazırladığı bir raporda, Tel Aviv’deki Ben Gurion Havalimanı gibi kuÅŸların göç rotasında bulunan havalimanlarında, kuÅŸlara karşı onları gözlemlemekten baÅŸka bir önlem olmadığının öÄŸrenildiÄŸi bilgisi var.