Türkiye'de vaka sayısı 150 bini aştı: Test-vaka oranları ne durumda?
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Twitter hesabından, bugün tespit edilen koronavirüs vakalarını ve hastalık sebebiyle yaşamını yitirenlerin sayısını açıkladı.
18-05-2020 20:06

İleri Haber
Covid-19 salgınının yaşamını yitiren yurttaşların sayısı resmi olarak toplamda 4 bin 171'e yükselirken, toplam vaka sayısı ise 150 bin 593 oldu.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgınıyla ilgili son 24 saatteki tabloyu paylaştı. Yapılan 25 bin 141 testte, 1158 yeni vaka tespit edildiği belirtilen tabloya göre toplam vaka sayısı 150 bin 593 oldu. Son 24 saatte 31 yurttaşın daha yaşamını yitirdiği gösterilen tabloya göre, toplam can kaybı ise 4 bin 171'e yükseldi. Tabloda, 1615 kişinin daha iyileştiği ifade edildi.
Koca, tabloyu açıkladığı Twitter paylaşımlarında şu ifadeleri kullandı:
Yoğun bakıma ve solunum desteğine ihtiyaç duyan hastalarımızın sayısı azalmaya devam ediyor. Vaka sayısı öngörülebilir düzeyde seyrediyor. Koronavirüsün yayılmasına karşı verdiğimiz mücadelede evde kaldığımız günlerin rolü çok büyük. Yarın evde kalalım.
Yoğun bakıma ve solunum desteğine ihtiyaç duyan hastalarımızın sayısı azalmaya devam ediyor. Vaka sayısı öngörülebilir düzeyde seyrediyor. Koronavirüsün yayılmasına karşı verdiğimiz mücadelede evde kaldığımız günlerin rolü çok büyük. Yarın evde kalalım. https://t.co/RVlhe7786O pic.twitter.com/miIv9n6RP1
— Dr. Fahrettin Koca (@drfahrettinkoca) May 18, 2020
ORANLAR NE DİYOR?
AKP iktidarının 'normalleşme' takvimini açıklaması ve "salgını kontrol altına aldık" açıklamalarına rağmen günlük test sayılarında gözle görülür bir artış yaşanmasa da test-vaka oranı 3.4'ün altına henüz düşmedi. Bugün açıklanan verilerde ise test-vaka oranı yüzde 4.6
17 Mayıs: %3.8
16 Mayıs: %3.8
15 Mayıs: %4.4
14 Mayıs: %4.6
13 Mayıs: %4.9
12 Mayıs: %4.5
11 Mayıs: %3.4
10 Mayıs: %4.2
9 Mayıs: %4.3
8 Mayıs: %5.4
7 Mayıs: %6.5
İLGİLİ HABERLER
'Liste hazırlanıyor' iddiası: 'Covid-19 aşısı önce genç ve sağlıklılara yapılacak'
Kış mevsiminin arefesinde grip aşısı konusu skandala dönerken, Covid-19 aşısıyla ilgili yeni bir iddia ortaya atıldı. Sağlık Bakanlığı, Covid-19 aşısıyla ilgili planlamaları yapmaya başladı.
30-10-2020 12:45

Sağlık Bakanlığı’nıni e-Nabız kayıtlarından koronavirüs aşısında öncelik verileceklere ilişkin liste oluşturmaya başladığı öne sürüldü. Çin’den 5 milyon doz getirilecek aşının, öncelikle genç ve sağlıklı gruba yapılacağı belirtildi.
Kış mevsiminin arefesinde grip aşısı konusu skandala dönerken, yeni tip koronavirüs (Covid-19) aşısıyla ilgili yeni bir iddia ortaya atıldı. Hürriyet’ten Nuray Babacan’ın haberine göre, Sağlık Bakanlığı, Covid-19 aşısıyla ilgili planlamaları yapmaya başladı.
Bakanlıktan hükümete verilen brifinglerde, koronavirüs aşısının ocak ayında ülkede uygulanmaya başlayacağı aktarıldı. Edinilen bilgiye göre, Çin’den 5 milyon doz getirtilecek olan aşı, iki doz halinde uygulanacak. Her aşamada 2.5 milyon kişiye aşı yapılacak. Almanya-Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ortak yapımı BioNTech aşısı ile ilgili ön bağlantıların yapıldığı ifade edildi.
65 YAŞ ÜSTÜNE AŞI YAPILMAYACAK
Henüz aşıların bağışıklıklarının ne kadar süreceğine ilişkin net bir bilgi ise bulunmuyor. Çalışmaların olması gerekenden hızlı tamamlanması nedeniyle aşılarla ilgili zaman zaman tereddütler oluştuğu, ancak büyük problemler beklenmediği dile getirildi.
Aşıların, grip aşısı uygulamasından farklı olarak genç ve sağlıklı kişilere yapılacağı belirtildi. Bu aşılar, 65 yaş üstüne ise yapılmayacak. Aşılar bu yaş grubunda hiç denenmediği için risk alınmayacak. Önceliğin sağlık personeli, polisler veya insan yoğunluğu bulunan yerlerde görev yapanlar olarak belirleneceği de ifade edildi.
Salgında artış sürerken... Bilim Kurulu toplanıyor
Koronavirüs Bilim Kurulu bugün bir araya gelecek. Toplantıda, vaka sayısının artış yaşandığı bölgelerde yeni adımlara ilişkin kararlar alınması bekleniyor. Bakan Fahrettin Koca’nın toplantıdan sonra açıklamalarda bulunması bekleniyor.
28-10-2020 11:37

Türkiye’de Covid-19 pandemisinin artışı resmi rakamlarda da gizlenemezken, Koronavirüs Bilim Kurulu bugün, bu ortamda toplanıyor. Toplantı sonrası Bakan Fahrettin Koca’nın açıklama yapması bekleniyor.
Dünyayı etkisi altına alan yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgınında Türkiye’de şu ana dek resmi rakamlara göre toplam ‘hasta’ sayısı 366 bin 208 oldu. Sağlık Bakanlığı verilerinde can kaybı ise 9 bin 950'ye yükseldi. ‘Hasta’ - ‘vaka’ tartışmaları devam ederken, salgında Bakanlık verilerinde bile gizlenemeyen gözle görülür artış sürüyor.
Bu ortamda, bugün Koronavirüs Bilim Kurulu bir araya gelecek. Toplantıda, vaka sayısının artış yaşandığı bölgelerde yeni adımlara ilişkin kararlar alınması bekleniyor. Bakan Fahrettin Koca’nın toplantıdan sonra açıklamalarda bulunması bekleniyor.
Koronavirüs nedeniyle resmi can kaybı 10 bine dayandı!
Sağlık Bakanlığı, bugün tespit edilen koronavirüs vakalarını ve hastalık sebebiyle yaşamını yitirenlerin sayısını açıkladı.
26-10-2020 21:13

İleri Haber
Covid-19 salgınında yaşamını yitiren yurttaşların sayısı resmi olarak toplamda 9 bin 874’e yükselirken, toplam hasta sayısı ise 363 bin 999’ye yükseldi.
Sağlık Bakanlığı, yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgınıyla ilgili son 24 saatteki tabloyu paylaştı. Yapılan 132 bin 913 testte, 2 bin 198 yeni hasta tespit edildiği belirtilen tabloya göre toplam hasta sayısı 363 bin 999 oldu. Son 24 saatte 75 yurttaşın daha yaşamının yitirildiği gösterilen tabloya göre, toplam can kaybı ise 9 bin 874'e yükseldi. Tabloda, 1301 kişinin daha iyileştiği ifade edildi.
Tabloda ayrıca, ağır hasta sayısı 1780, hastalarda zatürre oranı ise 5.0 oldu.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ise verilerin yer aldığı tabloya ilişkin şu ifadeleri kullandı:
“Bugün tespit edilen 2.198 yeni hasta var. Ağır ve aktif hasta sayısı artmaya devam ediyor. Salgının bölgesel tırmanışını durdurmak için birlikte mücadele etmek zorundayız. Tedbirden daha güçlü bir silahımız bugün için yok. Salgına karşı organize olalım.”
Bakan Koca: Salgın Anadolu'da ikinci zirve döneminde
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Güney Marmara illerinde yaptığı incelemelerin ardından Bursa Şehir Hastanesi’nde Covid-19 salgınına ilişkin açıklamalarda bulundu.
23-10-2020 21:31

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Covid-19 salgınında Anadolu’nun ikinci zirve dönemini yaşadığını söyledi. Koca ayrıca, 'Pfizer'in ve Çin snovak aşısının faz3 çalışmaları ülkemizde yapılmakta. Aralık'ta beklentimiz doğrultusunda bu bağışıklık düzeyinin geliştiğine kanaat getirirse, bu aşılardan birini Türkiye'de uygulamayı düşünüyoruz. Muhtemelen Aralık'ta 5 milyon gibi bir aşılamayı yapabiliriz'' dedi.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Güney Marmara illerinde yaptığı incelemelerin ardından Bursa Şehir Hastanesi’nde yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgınına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Koca'nın açıklamalarında öne çıkanlar şöyle:
- "Ziyaretleri tamamlayınca çalışma programına geçtik. 5 ayrı çalışma toplantısını tamamladıktan sonra bilgi vermek üzere huzurlarındayım. Bursa, Bilecik, Çanakkale, Yalova ve Balıkesir olmak üzere sağlık ekipleriyle bir araya geldik.
- “Söyleyeceklerim salgının herhangi şeklinde tırmanışının bütün vatandaşları ilgilendirecek niteliktedir. Bursa'da yaptığımız toplantının muhatabı 5 ve diğer illerimizdir. İstanbul buna dahildir. Salgın Anadolu'da ikinci zirve dönemindedir. Riskli bir tırmanışla karşılaşıyoruz. İlk piki büyük illerde 14 Nisan'da, ikinci zirveyi Eylül'de yaşamıştık.”
- “Büyük illerimizde her iki zirve noktasından sonra tedbirlere sarılmış hızla sonuç almıştık. Ekim'in ikinci haftasından itibaren salgın karşısında öncekilerden daha ciddi sınavdayız.”
- “Virüsün bulaştığı kişilerin büyük kısmında belirti görünmemesi sevindiricidir. Salgın bize şunu öğretti virüsün yayılması daha fazla sayıda insanın hasta olması, hayatını kaybetmesi değil tüm hayatın sekteye uğramasadır. Salgına karşı verilen mücadele bütün hayatı koruma mücadelesidir.”
- “Grip aşısının ilk 400 binini eczanelerimize verdik, önümüzdeki hafta da eczanelere göndermiş olacağız. Grip aşılarını daha da arttırmak için yoğun gayret içindeyiz. Bu sayının 2.4 milyona çıktığını söyleyebilirim. Bunu 3 milyona çıkarmak konusunda yoğun çaba içinde olduğunu ifade etmek istiyorum. Geçen yıla göre en az iki kat artmış olacak. Talebin fazla olduğu dönemde grip aşısını özellikle riskli olan kişilere yapmak gerekiyor. Bununla ilgili Bilim Kurulumuz çalışma yaptı. Kimlere öncelikle yapılması gerektiğini belirlemiş oldu. Özellikle riskli gebelere, 36 haftadan sonra olan gebelere, doğumdan sonra ilk 2 hafta içinde olanlara, 65 yaş üzerindeki kronik hastalığı olanlara, 5 yaş altı kronik hastalığı olan çocuklara, 5-65 yaş arası iki kronik hastalığı olan kişilere, sağlık çalışanlarımıza, organ nakli olan kişilere olmak üzere ilk planda bunun dağıtımını hedefleyerek planladık.''
- “Pfizer'in ve Çin snovak aşısının faz3 çalışmaları ülkemizde yapılmakta. Sanırım Kasım ayı sonunda bilgilenmemiz söz konusu olmuş olur. Bağışıklık durumunun nasıl seyrettiğini daha net görebiliriz. Biz faz3 çalışmasına izin verirken daha çok aşıların ülkede ülkeye bölgesel farklılıklar gösterebileceğini, vatandaşımız üzerinde etkisini görerek erken dönemde aksiyon alma hedefi ile izin vermiştik. Sanırım Kasım sonrası belli olmuş olur. Ama Aralık'ta beklentimiz doğrultuda bu bağışıklık düzeyinin geliştiğine kanaat getirirse, bu aşılardan birini Türkiye'de uygulamayı düşünüyoruz. Muhtemelen Aralık'ta 5 milyon gibi bir aşılamayı yapabiliriz. Ocak ve Şubat içinde devam etmiş olur.''
Koronavirüs nedeniyle resmi can kaybı 9 bin 584'e yükseldi: 'Vakaların yüzde 40'ı İstanbul'da'
Sağlık Bakanlığı, bugün tespit edilen koronavirüs vakalarını ve hastalık sebebiyle yaşamını yitirenlerin sayısını açıkladı.
23-10-2020 00:16

İleri Haber
Covid-19 salgınında yaşamını yitiren yurttaşların sayısı resmi olarak toplamda 9 bin 584’e yükselirken, toplam hasta sayısı ise 355 bin 528’e yükseldi.
Sağlık Bakanlığı, yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgınıyla ilgili son 24 saatteki tabloyu paylaştı. Yapılan 117 bin 198 testte, 2 bin 102 yeni hasta tespit edildiği belirtilen tabloya göre toplam hasta sayısı 355 bin 528 oldu. Son 24 saatte 71 yurttaşın daha yaşamının yitirildiği gösterilen tabloya göre, toplam can kaybı ise 9 bin 584'e yükseldi. Tabloda, 1581 kişinin daha iyileştiği ifade edildi.
Tabloda ayrıca, ağır hasta sayısı 1599, hastalarda zatürre oranı ise 5.6 oldu.
Koca, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda tabloyu şöyle değerlendirdi:
“Bugün tespit edilen 2.102 yeni hastamız var. Ağır hasta sayımız 1.599. Sağlık çalışanlarımız için en önemli mücadele alanı ağır hastaları tedavi ederek sayılarını azaltmak Bize düşen çok daha kolay. Başta maske ile tedbirlere uyarak mücadeleye destek verin”
‘İSTANBUL’DAKİ VAKALAR TÜRKİYE GENELİNİN YÜZDE 40’I’
Ardından İstanbul’a yönelik bir paylaşım daha yapan Koca, İstanbul’daki vakaların Türkiye genelinin yüzde 40’ını oluşturduğunu söyledi.
Koca, paylaşımında “İSTANBUL’DA VAKA SAYISI Türkiye genelinin %40’ına, Ankara’nın 5 katına ulaştı. Temaslı taramasını, test sayısını artırdık. Salgınla mücadelede, şu an, sizlerin uyacağı tedbirlerden daha güçlü bir silahımız yok. Maskenin önemi arttı. Ve en çetin sınavı kalabalığa karşı vereceğiz” ifadelerini kullandı.
Bakanlık rakamları da 'şaşırdı'... Günlük 'hasta' sayısı yeniden 2 bini geçti!
Sağlık Bakanlığı, bugün tespit edilen koronavirüs vakalarını ve hastalık sebebiyle yaşamını yitirenlerin sayısını açıkladı.
19-10-2020 21:00

İleri Haber
Sağlık Bakanlığı tarafından bugün açıklanan koronavirüs tablosuna göre hasta sayısı dün 347 bin 493, bugün ise 349 bin 519 olarak açıklandı. 2 bin 26 yeni hasta çıkması gereken bu tabloya göre bugün yeni hasta sayısı 1958 olarak açıklandı.
(İlk tablo)
TABLO YENİLENDİ
Daha sonra Bakanlık tarafından tablodaki yeni hasta sayısı 2 bin 26 olarak güncellendi.
(Yenilenen tablo)
HASTA SAYISI 2 BİNİ GEÇTİ
Bugünkü tabloya göre, Covid-19 salgınında yaşamını yitiren yurttaşların sayısı resmi olarak toplamda 9 bin 371’e yükselirken, toplam hasta sayısı ise 349 bin 519’a yükseldi.
Yapılan 116 bin 249 testte, 2 bin 26 yeni hasta tespit edildiği belirtilen tabloya göre toplam hasta sayısı 349 bin 519 oldu. Son 24 saatte 75 yurttaşın daha yaşamının yitirildiği gösterilen tabloya göre, toplam can kaybı ise 9 bin 371'e yükseldi. Tabloda, 1320 kişinin daha iyileştiği ifade edildi.
Tabloda ayrıca, ağır hasta sayısı 1447, hastalarda zatürre oranı ise 5.6 oldu.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ise verilerin yer aldığı tabloya ilişkin şu ifadeleri kullandı:
“Bugün tespit edilen 1.958 yeni hastamız var. Ağır hasta sayısını azaltmadan mücadelemizi başarıya ulaştırmamız güç. Bunu ancak tedbirlere birlikte uyarak güç birliği ile sağlayabiliriz. Sağlık çalışanlarımızın emeklerini katkı vererek yüceltelim”
Acun Karadağ tahliye edildi
Yüksel Direnişçisi Acun Karadağ tahliye edildi.
27-01-2021 20:03

Ankara Yüksel Caddesi’ndeki İnsan Hakları Anıtı önünde “İşimizi geri istiyoruz” eylemini sürdüren Acun Karadağ, Alev Şahin, Armağan Özbaş, Mahmut Konuk, Mehmet Dersulu, Nazan Bozkurt 13 Ağustos’ta evlerine düzenlenen polis baskınıyla gözaltına alınmış ve ardından tutuklanmıştı. Bugün görülen duruşmada Acun Karadağ hakkında tahliye kararı verildi.
DİSK, TBMM'yi göreve çağırdı: 'Asgari ücret en az 750 lira artırılabilir'
Partilerle yapılan görüşmelerde, DİSK’in konuya dair raporu sunularak, TBMM’de gerekli düzenlemelerin yapılması talebi dile getirildi.
27-01-2021 18:23

İleri Haber
İşçilerin talep ve ihtiyacından düşük belirlenen asgari ücretle ilgili DİSK, TBMM’yi göreve çağırarak, asgari ücretin yükseltilmesi için yasal düzenlemenin yapılmasını istedi. Konuyla ilgili Meclis’te grubu bulunan partilerle görüşmeye başlayan DİSK heyeti, HDP ve CHP’ye ziyaretlerde bulundu.
2021 yılı asgari ücret görüşmeleri sonrası patronlar ve hükümet emekçiyi yine açlığa mahkum etmiş ve asgari ücret brüt 3 bin 577 lira 50 kuruş, net 2 bin 825 lira 90 kuruş olarak belirlenmişti. Yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgını öncesi AKP iktidarının ekonomi politikaları sonucu derinleşen halkın krizi, salgınla birlikte daha da derinleşirken, belirlenen asgari ücret tepkilere neden olmuştu.
Konuyla ilgili Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) tarafından yapılan açıklamada, ücretin vergiden tamamen muaf tutulması ve asgari ücrete sağlanacak SGK prim desteğiyle asgari ücretin ve tüm işçilerin eline geçen nakit miktarının 750 lira artabileceği belirtildi.
Konuyla ilgili Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) de çağrı yapan DİSK, gerekli yasal düzenlemelerin yapılması için grubu bulunan partilerle görüşeceğini duyurdu.
HDP VE CHP İLE GÖRÜŞÜLDÜ
Bu kapsamda DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK Genel Sekreteri Adnan Serdaroğlu ve DİSK Genel Başkan Yardımcısı Remzi Çalışkan’ın yer aldığı heyet bugün görüşmelerde bulundu.
TBMM’de önce Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar ile sonrasında ise Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Merkezi’nde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşüldü.
‘İŞÇİNİN ELİNE GEÇEN MİKTARIN YÜZDE 25 ARTIRILMASI MÜMKÜN’
Görüşmelerde DİSK’in konuya dair raporu sunularak, TBMM’de gerekli düzenlemelerin yapılması talebi dile getirildi. DİSK’in konuya dair raporunda özetle şu görüşlere yer verildi:
- 2021 yılı asgari ücreti Asgari Ücret Tespit Komisyonu tarafından saptanmış olsa da TBMM tarafından yapılacak yasal değişiklikler ile asgari ücretlilerin ve tüm işçilerin eline geçen nakit miktarın en az 750 lira artırılması mümkündür.
- Asgari ücretin tümüyle vergiden muaf tutulması ve asgari ücrete sağlanacak SGK prim desteği ile asgari ücretli işçinin eline geçen miktarın yüzde 25’ten fazla artması mümkün olacaktır.
- TBMM’yi pandemi koşullarında asgari ücretle çalışan işçiler başta olmak üzere tüm işçilerin gelirinin iyileştirilmesi için harekete geçmeye ve gerekli yasal değişiklikleri yapmaya çağırıyoruz.
Karamollaoğlu'ndan Erdoğan'a 'gerçek dost' mesajı
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, haftalık basın toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Mollaoğlu’nun açıklamaları arasında son dönemde gündeme gelen AKP ile ittifak konusu da vardı.
27-01-2021 15:43

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, son dönemde gündeme gelen AKP ile ittifak konusuna ilişkin, “Sayın Erdoğan’a çağrım. Biz sizi incitmek için değil, yanlışların ortadan kalkması için acı söylüyoruz. Gerçek dostlar birbirinin hatasının üstünü örten değil, uyarıda bulunup hatırlatma yapanlardır” dedi.
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, haftalık basın toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Mollaoğlu’nun açıklamaları arasında son dönemde gündeme gelen AKP ile ittifak konusu da vardı. "İttifak konusu ancak seçim sathı mahalline girildiği zaman konuşulacak bir konudur" değerlendirmesinde bulunan Karamollaoğlu, ayrıca şunları söyledi:
"Bu kadar farklılıkların olduğu bir ortamda, dostluklara daha çok ihtiyaç var ama unutulmamalıdır ki dost acı söyler. Sayın Erdoğan’a çağrım. Biz sizi incitmek için değil, yanlışların ortadan kalkması için acı söylüyoruz. Gerçek dostlar birbirinin hatasının üstünü örten değil, uyarıda bulunup hatırlatma yapanlardır. Çok açık bir şekilde söylemek istiyorum. İttifak konusu ancak seçim sathı mahalline girildiği zaman konuşulacak bir konudur. Saadet Partisi şahısları değil, ilkeleri konuşur. İttifak konusunda da zamanı geldiğinde bu ilkeler çerçevesinde karar veririz."
NE OLMUŞTU?
AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Oğuzhan Asiltürk’ü ziyaret etmişti. Erdoğan görüşmenin ardından bir cuma namazı sonrası “Sayın Asiltürk ile geçmişte birlikte olduğumuz büyüğümdür. Benim bu ziyaretim hem nezaket hem de bu ittifak meselesinde seçim ittifakı mı olur geleceğe yönelik terörle mücadelede her türlü desteğin bizim yanımızda olması lazım. Biz yalnızlığı hissetmemiz lazım” diyerek “ittifak” işareti vermişti.
Asiltürk ise görüşmede konuşulanlara ilişkin “Bunu açıklarsam bir bölünme meydana gelir. Ben bunu açıklamam” demişti.
Özgür Özel'den Süleyman Soylu'ya: 'Hadi oradan hadsiz Süleyman'
CHP'li Özgür Özel, konuşmasında "Bu Nazi ağzından kurtulmak lazım" diyerek Kılıçdaroğlu'nu eleştiren Ömer Çelik'e Adolf Hitler'i örnek vererek yanıt verdi.
27-01-2021 15:21

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Meclis'te basın toplantısı düzenledi.
Özel Türkiye gündemine ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulunurken, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun 'militan' söylemine "Bu Nazi ağzından kurtulmak lazım" yanıtını veren AKP Sözcüsü Ömer Çelik'e sert tepki gösterdi.
Özgür Özel, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya ilişkin ise şu ifadeleri kullandı
"Taç giyecek ki baş akıllanacak. Bu tacı giydi giyeli iyice zırvaladı. Ülkenin ana muhalefet liderine söylediği sözü de kendisine iade ediyoruz. Hadi oradan hadsiz Süleyman. FETÖ söyledi diye 50 bin il gezmiş, altına arabayı arabanın benzinini ceketi FETÖ vermiş. En yakınındaki arkadaşı FETÖ’ye iltisaklanmış Fethullah Gülen’in dizine diz çökmüş hadsiz Süleyman çıkıp Gülen ile alakası olmayan, mücadele içindeki partinin genel başkanına hadsizlik ediyor. Hadi oradan!"
Özel'in konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde:
"Dün 40 dakika boyunca esnaf için, işsiz için konuşmayıp CHP’ye saldırdığını Ömer Çelik’in ağzından dinledik. Bunun siyasetteki anlamı Türkiye’de psikolojik iktidar el değiştirmiş durumdadır. CHP’ye 60 dakikanın 40 dakikasını ayırıyorlarsa görülen şudur: Artık Türkiye’de psikolojik olarak üstünlük muhalefetin ve ana muhalefetin elindedir. Kendi yarattıkları kirli gündeme muhalefet partilerini çekmeye çalışıyorlar. Ömer Çelik’in kendine has kibri dağları delen yüzündeki sırıtışın çaresizliğinden kaynaklandığını biliyoruz. Her gün eriyen Cumhur İttifakı ve karşısında güçlenen CHP güçlenen muhalefet var. Suçluların psikolojisi şöyledir: Kendinde gördüğü en önemli kusuru karşıda varmış gibi söylerler. Ömer Çelik, Nazi ağzından bahsedeceksek o konuda elim güçlü. Hitler iktidarda kömür dağıtımıyla, bölünmüş yollarla övünmüş. Sonra demiş ki "Her Alman 3 çocuk yapacak". Kendi işaretini yapmış sonra yapmayanları suçlamış. Hatırlayın, bu kadar yerli ve milli iktidarın işareti İhvan'dan. Tek millet, tek devlet, tek lider, Adolf Hitler. Tek millet tek bayrak tek devlet tek vatan ile kimsenin bir derdi yok. Bir ara Türk milleti diyemeyen sendin. 10. Yıl Marşı faşist bir marştır dediler. Andımızı okutmadılar, MHP dava açtı ama geldiğimiz noktada hepsi sulh oldu. Devlete söz söylemeyen biziz devleti şirket gibi yönetip batıran sensin.,
NUMAN KURTULMUŞ'A YANIT
Numan Kurtulmuş diyor ki: Türkiye’de iki farklı siyaset yolu var. Biri genç Türkler, İttifak ve Terakki ile bugünkü CHP’ye kadar gelmiş siyasi çizgi. Diğer yol ise milletin hizmet yoludur AKP o yolun temsilcisidir diyor. İttihak ve Terakki’nin karşısında Sevr’i imzalayan Damat Ferit var. Bu ülkenin paylaşılmasını imzalayan Damat Ferit o zaman İttihak ve Terakki’nin karşısında. Hem orduyu toplamaya hem kurulacak devletin hazırlıklarını yapmaya çalışıyorken onlar bizim karşımızdaymış doğrudur. Saflar netleşti. Onlar Vahdettin’in temsilci. Biz Vahdettin’in idama mahkum ettiği Atatürk’ün temsilcisiyiz.
'HADİ ORADAN SÜLEYMAN'
Soylu, vali ve kaymakamlara suç duyurusunda bulunun diye gayrıresmi bilgi notu yolluyor. Biz üstünlük sağlayamadık ama devletin kamu görevlileri CHP’ye suç duyurusunda bulunursa belki milletin zihni bulanır yaklaşımındadırlar. Bu ülkede işe girmek için AK Parti’ye üye olmak gerekiyor mu gerekmiyor mu? Bugün CHP üyesi olanlar devlet memuru sınavına girmeden korkup kaydını sildirelim diyor. İşe girmek için AKP üyeliği avantaj mı değil mi? AKP üyeliği avantajsa tayinde terfide kolaylık sağlıyorsa millet yalan söyleyenle doğru söyleyeni ayıracaktır.
Taç giyecek ki baş akıllanacak. Bu tacı giydi giyeli iyice zırvaladı. Ülkenin ana muhalefet liderine söylediği sözü de kendisine iade ediyoruz. Hadi oradan hadsiz Süleyman. FETÖ söyledi diye 50 bin il gezmiş, altına arabayı arabanın benzinini ceketi FETÖ vermiş. En yakınındaki arkadaşı FETÖ’ye iltisaklanmış Fethullah Gülen’in dizine diz çökmüş hadsiz Süleyman çıkıp Gülen ile alakası olmayan, mücadele içindeki partinin genel başkanına hadsizlik ediyor. Hadi oradan!
PARLAMENTER SİSTEM YANITI
Mehmet Uçum ‘Parlamenter sisteme dönüş mümkün olmayacaktır’ diyor. Bu millet parlamentoya 600 tane vekil yolluyor. Bunlar senin gibi düşünmüyorsa sistemi değiştirir. Bu milletin verebileceği bir karara kafa tutma mı yoksa dilinin altında başka bir şey mi var? Darbeci misin sen? Bu millet Meclis’e kaç vekil yollayacağını da bilir o vekilin vereceği kararı da bilir. Bunu sarayın atanmışından öğrenecek değiliz. Millet anayasayı değiştirecek de geriye dönmek nasıl mümkün olmayacak?
Birinci 100 günlük planda hayvan hakları yasası dediler. Bugün, rejime kast eden anayasa değişikliğinden sonra kurulan tek adam rejiminin 949. günü. İlk 100 günde hayvan hakları yasası çıkacaktı, ne oldu? Gelin bu hayvan hakları yasasını çıkaralım.
'BAHÇELİ REKOR GELİŞTİRİYOR'
Bahçeli siyasi nezaketsizlikte kendine ait rekoru geliştirdi. Bundan önce kendisine geçmiş olsun diyen ana muhalefet liderinin elini havada bırakmıştı. Bu rekoru ana muhalefet partisi liderine linç girişimi yapıldığında geliştirmişti. Devamında bir mafya örgütü liderinin genel başkanımızı tehdidine susmuştu. Partisini Selçuk Özdağ’a saldırıdan sıyırmaya çalışan bir anlayış. Partiyi oradan sıyırmanın yolu sen kendi kendini dövdürdün demek değildir, samimi bir geçmiş olsun telefonu yeterdi. Bahçeli siyasi nezaketsizlikte rekor geliştiriyor.
KISITLAMALAR
10 aydır sadece alkollü olduğu için kapalı olan mekanlar var. Bu yaşam biçimine müdahaledir. Godomanların AVM’si açık garibanın kuru fasulye pilavcısı kapalı. Devasa marketler açık, tekel bayii kapalı. Madenlerde kan ter içinde birlikte çalışmak serbest, kıraathanede bir çay içmek yasak. Mitinglerde vatandaşın kafasına çay atmak serbest, bir yaşlı amcanın kahvede nefeslenmesi yasak. 11 aydır canı çıkmış kahveciye 2 bin lira verecek."
10 Ekim Katliamı Davası'nda skandallar bitmiyor: İhmaller ortaya çıktı, suç duyurusunda bulunuldu!
Avukatların açıklamasında, "Hakkındaki ihbar dikkate alınarak Yakub Şahin yakalansaydı 10 Ekim Ankara katliamı belki de hiç yaşanmayacaktı" denildi.
27-01-2021 14:35

İleri Haber
10 Ekim Ankara Katliamı’na ilişkin o dönem Gaziantep Emniyet Müdürlüğü’nde görevli bulunan ve görev ile sorumluluklarını yerine getirmeyen tüm sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunuldu.
10 Ekim 2015 günü Ankara Tren Garı önünde DİSK, KESK, TMMOB ve TTB tarafından organize edilen Emek, Barış ve Demokrasi mitingine düzenlenen canlı bomba saldırısı sonucunda 103 insan yaşamını yitirmiş, yüzlercesiyse yaralanmıştı. Katliamdan sonra açılan davada, 2018 yılında tutuklu sanıklar hakkında çeşitli mahkumiyet kararları verilirken, firari sanıklarla ilgili yargılama halen devam ediyor.
Konuyla ilgili mitingi organize eden kurumlar, katliamda yakınını kaybeden bir kısım aileler ve yaralananlar adına, o dönem Gaziantep Emniyet Müdürlüğü’nde görevli bulunan ve bu konuda görev ve sorumluluklarını yerine getirmeyen tüm sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunuldu.
‘HUKUK SKANDALI NİTELİĞİNDE GELİŞMELER YAŞANIYOR’
10 Ekim Ankara Katliamı Davası Avukat Komisyonu’ndan yapılan açıklamada şunlar kaydedildi:
Firari sanıklarla ilgili bu yargılama devam ederken adeta hukuk skandalı niteliğinde gelişmeler yaşanmış ve katliamdan tam 4 yıl sonra soruşturmaya ilişkin 9 klasör evrak, kimliği belirsiz kişilerce Ankara Adliyesi’nin savcılık katına bırakılmıştır.
‘SORUŞTURMA SAVCILARI BİLİNÇLİ ŞEKİLDE GİZLEDİ’
Mahkeme’ye ulaşan söz konusu “kayıp” 9 klasörün içeriğine bakıldığında, katliamın nasıl organize edildiğine ve kamu görevlileri tarafından katliam faillerine nasıl yol verildiğine dair çok önemli deliller ve bilgiler bulunduğu görülmektedir. Nitekim klasörlerin içeriğinin soruşturma savcılarının yaptıkları yazışmalardan ve soruşturmayla ilgili çok önemli delilerden oluşması ve ancak yargılama başladıktan yıllar sonra ortaya çıkması, bunların soruşturma savcıları tarafından bilinçli bir şekilde gizlenerek davaya özellikle dahil edilmediğini göstermektedir. Bu gelişmeler sonucunda, soruşturma savcılarının delilleri gizledikleri ve kararttıklarının anlaşılması üzerine haklarında bir süre önce ilgili mercii olan HSK’ya tarafımızca gerekli şikayetler yapılmıştır.
‘TESPİT EDİLMESİNE RAĞMEN HİÇBİR İŞLEM YAPILMADI’
Esasen bu klasörler içindeki en önemli deliller, katliamın önemli sanıklarından olan ve canlı bombaların Gaziantep’ten Ankara’ya gelişinde escortluk yapan Yakub Şahin’in katliamdan 10 gün önce bomba malzemesi olan amonyum nitrat satın almaya çalıştığını gösteren Nizip Cumhuriyet Savcılığı’nın yaptığı soruşturmaya dair evraktır. Nizip Cumhuriyet Savcılığı, o dönemde Nizip’te gübre bayiliği yapan ve kendisinden gübre almak isteyen şahıslardan şüphelenen bir kişinin, 30 Eylül 2015 tarihinde yaptığı ihbarı ciddiye alarak, konuyla ilgili hemen soruşturma başlatmış ve Yakub Şahin ile onunla birlikte hareket eden Hüseyin Tunç’u ve olayda kullandıkları araçları kısa sürede tespit etmiştir. Bunun üzerine Nizip Emniyet Müdürlüğü, 02/10/2015 tarihinde (katliamdan 8 gün önce) kimliğini tespit ettikleri Yakub Şahin’i, Gaziantep Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele ve İstihbarat Şube Müdürlüklerine bildirerek hakkında gerekli araştırmanın yapılmasını istemiştir.
Ancak dosyaya gelen bilgi ve belgelerden anlaşıldığı kadarıyla Gaziantep Emniyet Müdürlüğü bu ihbarla ve Yakub Şahin’le ilgili hiçbir işlem yapmamıştır. Oysaki o dönem, IŞİD’in arka arkaya canlı bomba eylemleri düzenlediği ve bu eylemlerin Gaziantep’ten organize edildiği bilinmekte olup böyle bir ihbarın ciddiye alınmaması, katliam faillerine özellikle dokunulmadığını düşündürmektedir. Üstelik dava dosyasında bulunan ve katliama dair İçişleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişleri tarafından hazırlanan rapora göre Yakub Şahin hakkında o dönem iletişim tespiti kararı bulunmaktadır. Yani aynı esnada Yakub Şahin, Gaziantep Emniyet Müdürlüğü tarafından bilinmekte ve izlenmektedir. Dolayısıyla Gaziantep Emniyet Müdürlüğü’nün hakkında ihbar bulunan, kimliğini ve faaliyetlerini bildiği ve izlediği Yakub Şahin hakkında hiçbir işlem yapmaması açıkça suç teşkil etmektedir. Nitekim hakkındaki ihbar dikkate alınarak Yakub Şahin yakalansaydı 10 Ekim Ankara katliamı belki de hiç yaşanmayacaktı.
SUÇ DUYURUSUNDA BULUNULDU
Tüm bu gerekçelerle o dönemde (2015 yılında) Gaziantep Emniyet Müdürlüğü’nde görevli bulunan ve bu konuda görev ve sorumluluklarını yerine getirmeyen tüm sorumlular hakkında TCK 83. maddesinde düzenlenen “ kasten ihmali davranışla insan öldürme”, TCK 281. Maddesinde yer alan “suç delillerini yok etme” ve TCK 257. Maddesinde yer alan “görevi kötüye kullanma” suçlarından gerekli soruşturmanın yapılarak cezalandırılmalarının sağlanması için 10 Ekim mitingini düzenleyen kurumlar olan KESK, DİSK, TMMOB ve TTB ile katliamda yakınlarını yitiren bir kısım aileler ve yaralılar adına savcılığa suç duyurusuna ilişkin dilekçemizi vererek suç duyurusunda bulunduk.
‘IŞİD’LİLERE FARKLI YARGI UYGULAMASI YAPILIYOR’
Soruşturmanın en başından bu yana, katliamı gerçekleştirenlerin sadece mahkemede yargılananlardan ibaret olmadığını, katillerin katliam faillerine yardım eden, yol veren ve görmezlikten gelen kamu görevlileri sayesinde bu kadar rahat bir şekilde katliamlar gerçekleştirdiklerini söyledik, söylemeye devam ediyoruz. Nitekim bu olay, bu iddiamızın en somut örneklerinden biri olup, bugüne kadar hiçbir kamu görevlisinin bu katliamdan dolayı yargılanmaması ise maalesef dava dosyasından da tespit ettiğimiz üzere IŞİD’lilere farklı hukuk uygulayan yargı pratiğinin bir başka tezahürüdür.
Katliamın gerçek faillerinin bulunması ve bu katliamda şu veya bu biçimde sorumluluğu bulunan tüm kamu görevlilerinin yargılanmasının sağlanması için bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da her türlü hukuki yollara başvurmaya devam edeceğimizi kamuoyuna bir kez daha duyuruyoruz.
Mecliste ziyaretçi yasağı bir ay daha uzatıldı
TBMM Başkanlığından yapılan duyuruda, Meclis yerleşkesi ve eklentilerine, Covid-19 ile ilgili alınan tedbirler doğrultusunda, 1-28 Şubat tarihlerinde Genel Kurul çalışmalarının yapıldığı günlerde ziyaretçi kabul edilmeyeceği bildirildi.
27-01-2021 13:54

TBMM'de, yeni tip koronavirüs (Covid-19) tedbirleri kapsamında uygulanan ziyaretçi yasağı, 28 Şubat'a kadar uzatıldı.
TBMM Başkanlığından yapılan duyuruda, Meclis yerleşkesi ve eklentilerine, Covid-19 ile ilgili alınan tedbirler doğrultusunda, 1-28 Şubat tarihlerinde Genel Kurul çalışmalarının yapıldığı günlerde ziyaretçi kabul edilmeyeceği bildirildi.
TBMM'de ziyaretçi yasağı daha önce de iki kez bir aylığına uzatılmıştı.