TTB'den uyarı: Sahadan mutant virüs oranlarında ciddi bir artış olduğu bilgileri gelmektedir
TTB mutasyonlu virüs oranlarındaki artışa dair açıklama yaptı.
28-02-2021 22:45

Türk Tabipleri Birliği (TTB), mutasyonlu yeni tip koronavirüs (Covid-19) vakalarıyla ilgili uyarıda bulundu.
"Sahadan mutant virüs oranlarında ciddi bir artış olduğu bilgileri gelmektedir," diyen TTB, Twitter hesabında yer verdiği paylaşımda bir de çağrı yaptı; "Sağlık Bakanlığı güncel tüm verileri açıklamalı, yeni vaka artışına yönelik mücadele stratejisini kamuoyu ile paylaşmalıdır."
TTB tarafından yapılan paylaşım şu şekilde:
TTB, dün de "Son günlerde vaka sayılarında ki artış yeni bir dalganın habercisi olmakta ve kaygı uyandırmaktadır. Ekonomik ve sosyal koşulları sağlanmış, ayrımcılık içermeyen, bölge tabanlı politikalar üretilmeli, daha önce yaşadığımız acı deneyim tekrarlanmamalıdır," uyarısında bulunmuştu.
İLGİLİ HABERLER
Fabrikalarda vaka sayısı bir ayda 17 kat arttı!
Birleşik Metal-İş Sınıf Araştırmaları Merkezi’nin yaptığı araştırmaya göre; "Covid-19 metal fabrikalarında yeniden yükselişe geçti. Vaka sayısı her hafta ikiye katlıyor. Bir ayda vaka sayısı 17 kat arttı."
19-04-2021 20:25

Birleşik Metal İş Sendikası Sınıf Araştırmaları Merkezi (BİSAM), temsilciliklerden derlediği ve metal işkolunda 100 civarı fabrikanın bilgisinin yer aldığı bu verileri paylaştı.
Ağustos ayının son haftasından bu yana, düzenli olarak haftalık Covid-19 vaka verilerini derleyen BİSAM’ın çalışmasına göre, sendikanın toplusözleşme yaptığı işyerlerinde çalışan 30 bin işçi içinde, aktif vaka sayısı 9-15 Kasım 2020 haftasında 771 vaka ile zirveye ulaşmıştı. Söz konusu sayı 1-7 Şubat 2021 tarihinde 12’ye kadar geriledi. Vaka sayısı 1-7 Mart 2021 haftasında 14 iken, bu sayı 8-14 Mart 2021 haftasında 3 kattan fazla artarak 41’e, 15-21 Mart 2021 haftasında bir önceki haftaya göre yüzde 50 artarak 63’e, 22-28 Mart 2021 haftasında bir önceki haftaya göre yaklaşık iki kat artarak 117’ye, 29 Mart-4 Nisan 2021 haftasında yaklaşık iki kat artarak 238’e yükseldi. Buna göre söz konusu fabrikalarda bugüne kadar görülen aktif vaka sayısı en az 4.413.
Açıklamaya göre, “Kimi işyerlerinde COVID 19’a birden fazla yakalanan işçilerin olduğu görülüyor.”
“Metal işkolunda çalışan işçiler arasında aktif vaka sayılarının hızla arttığı görülmektedir. Bir ayda aktif vaka sayısı 17 kat artmıştır” denilen açıklamada, “Söz konusu sayıların katlanarak gittiği görülmektedir. Bu eğilim devam ettiği taktirde 2 hafta içinde yeni bir zirve kaçınılmazdır” ifadeleri kullanıldı.
Aktif vaka sayılarının yaklaşık yüzde 45’inin Gebze bölgesinde olduğu belirtilirken “Sendika üye sayısının da yoğun olduğu Gebze bölgesi için bu veriler endişe vericidir” denildi.
Günlük can kaybı artıyor: Son 24 saatte 341 kişi koronavirüs nedeniyle yaşamını yitirdi
Sağlık Bakanlığı'nın açıkladığı günlük koronavirüs verilerine göre, son 24 saatte 341 kişi hayatını kaybederken, 55 bin 149 yeni vaka tespit edildi.
19-04-2021 19:39

Sağlık Bakanlığı, Türkiye'de koronavirüs salgınına ilişkin son verileri açıkladı. Verilere göre, Türkiye'de son 24 saatte 341 kişi hayatını kaybederken, 55 bin 149 yeni vaka tespit edildi.
Bugün tespit edilen hasta sayısı ise 2 bin 862.
Virüs nedeniyle hayatını kaybedenlerin toplam sayısı 36 bin 267'ye, toplam vaka sayısı 4 milyon 323 bin 596'ya yükseldi.
Bakanlığın verilerine göre toplam ağır hasta sayısı ise 3 bin 319.
Eğitimde bir haftalık Covid-19 bilançosu: En az 7 ölüm, 2 bin 281 vaka...
Eğitim Sen tarafından verilere ilişkin değerlendirmede, "MEB’in sürece bakış açısını değiştirmesi bir zorunluluk haline gelmiştir. Sağlık alanı gibi eğitim alanı da hükümetin ekonomi önceliğine kurban edilemeyecek bir alandır. Yeterli kadro istihdamı ve fiziki iyileştirmeler mevcut bütçe ile hayata geçirilemez" ifadeleri kullanıldı.
19-04-2021 15:22

İleri Haber
Eğitim-Sen, Yüz Yüze Eğitimde Covid-19 Vaka Tespit Tablosu’nun yedincisini yayımladı. 12-18 Nisan tarihleri arasındaki veriler baz alınarak hazırlanan tabloya göre, 783 öğretmen, 1367 öğrenci ve 131 personel ya virüse yakalandı, ya temaslı tespit edildi. Eğitimde 7 kişi Covid-19 nedeniyle hayatını kaybetti.
Yeni tip koronavirüs (Covid-19) pandemisinde iktidarın politikaları ve mutant virüsler nedeniyle vaka-ölüm sayılarında artış sürerken, eğitim alanında da bu tablo tüm açıklığıyla gözler önüne serilmişti. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), 13 Nisan’da kabine toplantısı sonrasında açıklanan iki haftalık kısmi kapanma kararına bağlı olarak, 15 Nisan’dan itibaren “okul öncesi eğitim kurumları ile 8. sınıf ve 12. sınıflar dışında” yüz yüze eğitime ara verme kararı aldı.
TABLO AĞIRLAŞIYOR
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası’nın (Eğitim Sen) 15 Şubat’tan itibaren periyodik olarak yayınladığı Yüz Yüze Eğitimde Covid-19 Vaka Tespit Tablosu’nun yedincisi yayımlandı. 12-18 Nisan tarihleri arasını kapsayan raporda, şu tespitler yer aldı:
38 il, 146 ilçe ve 10 köyde;
783 öğretmen - 672 pozitif, 111 temaslı
1367 öğrenci - 689 pozitif, 678 temaslı
131 personel - 111 pozitif, 20 temaslı
Toplam 7 can kaybı – Balıkesir, Bursa, Erzincan, İstanbul, Kastamonu, Kahramanmaraş, Kocaeli
Eğitime ara verilen okul: 95
Eğitime ara verilen sınıf: 53
5 MART-18 NİSAN
5 Mart’tan 18 Nisan’a kadar olan dönemde pozitif veya temaslı öğretmen sayısı 4 bin 612
5 Mart’tan 18 Nisan’a kadar olan dönemde pozitif veya temaslı öğrenci sayısı 6 bin 628
5 Mart’tan 18 Nisan’a kadar olan dönemde pozitif veya temaslı personel sayısı 523
‘TEDBİRLER AKSATILMAMALI, YENİ HATALAR YAPILMAMALIDIR’
Eğitim Sen’den tabloya ilişkin yapılan değerlendirmede şu ifadeler yer aldı:
Pandemi devam ederken yüz yüze eğitime geçebilmek önemli bir hazırlığı gerektirmektedir. Ancak bu hazırlıklar yeterince yapılmadan, 2 Mart’tan itibaren her yerde başlatılan yüz yüze eğitim süreci her hafta vakaların patladığı ve vefatların yaşandığı bir sürece dönüşmüştür. En öncelikli tedbirleri hayata geçirmeden, artık normalleşmişiz gibi yüz yüze eğitim kararı alıp öğrenci ve öğretmenleri okula çağırmanın sonuçları ağır olmuştur. Salgının yayılım hızı dikkate alındığında, bir yıla yakın süren uzaktan eğitim sürecinde ekonomik, sosyal, psikolojik ve fiziki hazırlıklar tamamlanabilecekken, tüm uyarı ve önerilerimize rağmen bu tedbirler alınmamıştır. Yüz yüze eğitime geçmeden önce eğitim alanı aşı takviminde öncelikli sırada planlanmış olsaydı ne vakalar ve vefatlar bu düzeyde olurdu ne de yüz yüze eğitime ara verilmek zorunda kalınırdı. Şimdi dönüp dolaşıp yine başa gelinmiştir. Çok daha ağır bir salgın süreciyle karşı karşıya olmamız, mutasyonlu virüsün çocuk ve gençlerde de ağır etkide bulunması, bir hatayı daha kaldıramayacaktır.
‘MEB BAKIŞ AÇISINI DEĞİŞTİRMELİDİR’
MEB’in sürece bakış açısını değiştirmesi bir zorunluluk haline gelmiştir. Sağlık alanı gibi eğitim alanı da hükümetin ekonomi önceliğine kurban edilemeyecek bir alandır. Yeterli kadro istihdamı ve fiziki iyileştirmeler mevcut bütçe ile hayata geçirilemez. Öğretmen açığının kapatılması, yardımcı hizmetli personel istihdamı, maske ve hijyen malzemelerinin sağlanması, seyreltilmiş sınıflar, yeni öğretmen odaları, yeni öğretmen ve öğrenci tuvaletleri ve diğer fiziki düzenlemeler için acilen eğitime ek bütçe oluşturulması gerekmektedir. Ek bütçe yüz yüze eğitim için mutlak bir gerekliliktir.
Eğitimde salgının etkilerini takip edebilmek, çok boyutlu değerlendirmeler ve çözüm yolları üretebilmek için bakanlık yetkililerinden, bilim insanlarından, sendika temsilcilerinden, veli dernekleri temsilcilerinden oluşan bir kurul oluşturulmalı ve bu kurul düzenli bir şekilde toplanarak kararlar alabilmelidir.
Ülkemizde sınav süreçleri dershaneler, etüt merkezleri ve özel okullarla ayrı bir ekonomik sektöre dönüşmüş durumdadır. Eğitimin ticari bir alana dönüştürülmüş olması MEB’in de kendisini buna göre ayarlamasını beraberinde getirmektedir. Sınav odaklı bu bakış açısından çıkılmadan nitelikli, kamusal, sağlıklı ve güven içinde bir eğitime kavuşmamız mümkün olmayacaktır. Önceliğimizin öğrencinin üstün yararı olduğu unutulmamalıdır. Salgın bulaş riski yüksek yaş grubunda olan 8. ve 12. sınıfların bu koşullarda bile sınava hazırlık yaklaşımıyla yüz yüze eğitime devam ediyor olması öğrencilerin sosyal, psikolojik ve akademik yararına değildir. Bu sınıfların olduğu okullarda hizmet üreten eğitim emekçilerinin halen aşılanmasına başlanmadığı düşünüldüğünde, güven duygusu içinde bir eğitim ortamının olmadığı açıktır. Öğrencilerimizin üstün yararı için yapılması gereken, aşı tedbirinin iki hafta içinde büyük oranda tamamlanması, eşitsizliklerin giderileceği bir telafi programı ve müfredat düzenlemesiyle birlikte LGS ve YKS sınavlarının uygun bir tarihe ertelenmesidir.
Eğitim Sen, üyesi olsun olmasın tüm eğitim emekçilerinin taleplerinin savunucusudur. Salgın döneminde sağlıklı ve güvenli bir eğitim için tüm eğitim emekçilerinin “hemen şimdi aşı” talebinin mücadelesini yükseltmeye devam edeceğiz. Bu çabamız aynı zamanda öğrencilerimizin bir an önce yüz yüze eğitime geçmesi ve eğitimde yaşanan kaybı en aza indirmeye dönük bir çaba olarak görülmelidir.
TTB bir kez daha uyardı: 'Çarkları durdurun, ölümler dursun'
Covid-19 salgınındaki rekor artış ve ölümler sürüyor. Sağlık Bakanlığı tarafından dün açıklanan 24 saatlik Covid-19 tablosuna göre, resmi rakamlarla 318 yurttaş daha hayatını kaybetti. Buna ilişkin TTB tarafından sosyal medyada bir grafik paylaşıldı.
19-04-2021 13:22

İleri Haber
Covid-19 kaynaklı resmi can kayıplarının rekor kırması üzerine TTB tarafından bir kez daha “Çarkları durdurun, ölümler dursun” çağrısı yapıldı.
Yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgınındaki rekor artış ve ölümler sürüyor. Sağlık Bakanlığı tarafından dün açıklanan 24 saatlik Covid-19 tablosuna göre, resmi rakamlarla 318 yurttaş daha hayatını kaybetti. Buna ilişkin Türk Tabipleri Birliği (TTB) tarafından sosyal medyada bir grafik paylaşıldı.
Paylaşımda, şu ifadeler kullanıldı:
Resmi rakamlarla dahi 1 Mart'tan bugüne ölümler 4,7 kat artıp 69'dan 318'e çıktı. Bu grafiği tersine çevirmek mümkün: Ekonomik destekle toplu çalışma (fabrika, atölye vb.) ve iş alanlarını (AVM, vb.) kapatın, zorunlu üretim dışında çarkları durdurun, ölümler dursun.
Resmi rakamlarla dahi 1 Mart'tan bugüne ölümler 4,7 kat artıp 69'dan 318'e çıktı.
— TürkTabipleriBirliği (@ttborgtr) April 18, 2021
Bu grafiği tersine çevirmek mümkün: Ekonomik destekle toplu çalışma (fabrika, atölye vb.) ve iş alanlarını (AVM, vb.) kapatın, zorunlu üretim dışında çarkları durdurun, ölümler dursun. pic.twitter.com/QhS20cvrc6
Sağlık Bakanlığı verileri: Aşılamada 20 milyon doz geçildi
Sağlık Bakanlığı tarafından açıklanan verilere göre, Türkiye'de birinci ve ikinci doz uygulanan toplam aşı miktarı 20 milyonu aştı.
19-04-2021 09:55

Sağlık Bakanlığı'nın internet sitesinden yayınlanan verilere göre Türkiye'yi etkisi altına alan yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgınına karşı uygulanan birinci doz aşı sayısı 12 milyon 207 bin 83, ikinci doz aşısı 7 milyon 793 bin 292 oldu, böylece toplam doz miktarı 20 milyonu geçti.
Birinci ve ikinci doz aşılamaların toplam sayısı İstanbul'da 3 milyon 174 bin 795, Ankara'da 1 milyon 599 bin 758, İzmir'de ise 1 milyon 355 bin 78 doz olarak kayıtlara geçti.
AŞILAMA SÜRECİ
Bugüne kadar tedarik edilen CoronaVac aşısının miktarı 26 milyonu geçti, 30 milyon BioNTech aşısının da haziranda Türkiye'ye getirilmesi planlanıyor.
Yerli aşıda Faz 2 çalışması tamamlandı, önümüzdeki birkaç hafta içinde Faz 3'e geçilmesi hedefleniyor.
Sağlık Bakanlığının dört aşamalı aşı takviminde birinci aşamada yer alan 65 yaş ve üstü yurttaşlar, sağlık çalışanları, yaşlı, engelli ve koruma evlerinde kalanlar ile buralarda çalışanların aşılamaları tamamlandı.
İkinci aşamada yer alan 60 yaş ve üzeri bireyler ile üçüncü aşamada yer alan bazı kronik hastaların aşılanması sürüyor.
Türk Yoğun Bakım Derneği Başkanı Prof. Dr. Cinel: Ağır hasta sayısı son 6 haftadır her gün artıyor
Türk Yoğun Bakım Derneği Başkanı Prof. Dr. İsmail Cinel, koronavirüs salgınına ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Yoğun bakım servislerine ilişkin konuşan Cinel, "Bu bir hafta nasıl geçecek, ben yoğun bakımlar adına bunu düşünüyorum, bundan endişe duyuyorum" dedi.
19-04-2021 09:04

Türkiye'yi etkisi altına alan yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgınında tablo her geçen gün daha da ağırlaşırken, ağır hastaların tedavi altında tutulduğu yoğun bakımlar da alarm vermeye başladı.
Salgında gelinen noktayı ve yoğun bakımların durumlarına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Türk Yoğun Bakım Derneği Başkanı Prof. Dr. Cinel, artık çok daha genç yaşta hastaların kaybedilmeye başlandığını ve yoğun bakım ekiplerinin de ağır bir travmatik süreçle karşı karşıya kaldığını söyledi.
'BİR HAFTA NASIL GEÇECEK ONU DÜŞÜNÜYORUM'
Cinel, “Bakın biz freni yaptık ama, bu fren yeterli mi değil mi, Ramazan'ın etkisini nasıl olacak, bunlar önümüzdeki hafta cumartesi-pazar ortaya çıkacak. Ama bu bir hafta nasıl geçecek, ben yoğun bakımlar adına bunu düşünüyorum, bundan endişe duyuyorum. Çünkü örneğin 50 yoğun bakım yatağınız vardı, 80 oldu, 100 oldu, 120 oldu doldu. Bu da neyi getiriyor biliyor musunuz? Taşın altına elini koymak isteyen, yoğun bakımdan uzak olan hekim grubu dahi endişe ediyor. Çünkü örneğin bir göz hekimini yoğun bakımda çalıştırarak verim alamazsınız” diye konuştu.
'ÇOK DAHA GENÇ HASTALARIMIZ VAR'
Prof. Dr. Cinel öte yandan “Şimdiki gidişte karşımızda mutasyona uğramış bir virüs var, toplumda hızlı yayılabiliyor ve dokuları biraz daha fazla tahrip ediyor. Son 15 gündür kırmızı alarm çanlarının çaldığı açık ve net” derken şunları kaydetti:
“Çok daha genç hastalarımız var. Aşılamanın da faydası ile (65 yaş üstünü aşılamayı başardık), artık yoğun bakımlarda ortalama 78 gibi yaşlardan şu an 60'lara 59'lara geri geldik. Bu çok önemli bir detay. Çünkü artık 38 yaşında da hastamız var, 45 yaşında da hastamız var. Bunlar da dokuları daha tahrip olmuş bir şekilde geliyorlar yoğun bakımlarımıza. Şu anda ağır hasta sayısında 3 bin 200'lerdeyiz. Son 6 haftadır her gün artıyor.”