TTB, kanser araştırmasının sonucunu sordu

TTB, kanser araştırmasının sonucunu sordu

TTB, gizlenen kanser raporunu halka açıkladığı için bilim insanı Bülent Şık hakkında 12 yıl hapis istemiyle dava açılmasının ardından, Sağlık Bakanlığı'na araştırmanın sonuçlarının neden kamuoyuna açıklanmadığını sordu.

Türk Tabipleri Birliği (TTB); 2011-2016 yılları arasında Sağlık Bakanlığı’nca yürütülen “Kocaeli, Antalya, Tekirdağ, Edirne, Kırklareli İllerinde Çevresel Faktörlerin ve Sağlık Üzerine Etkilerinin Değerlendirilmesi Projesi” adlı araştırmanın sonuçlarının neden kamuoyuna açıklanmadığını sordu.

TTB Merkez Konseyi ve TTB Halk Sağlığı Kolu tarafından yapılan yazılı açıklamada, projenin uzun zaman önce tamamlanmış olmasına rağmen henüz sonuçlarının açıklanmadığı ve açıklamak isteyen bilim insanlarının da engellendiği belirtildi.

Gıda güvenliği alanında çalışan gıda mühendisi akademisyen Yrd. Doç. Dr. Bülent Şık hakkında, 15 Nisan 2018’de Cumhuriyet gazetesinde yayınlanan yazı dizisinde söz konusu araştırmayı anlattığı için “yasaklanan gizli bilgileri açıklamak”, “yasaklanan gizli bilgileri temin etmek” ve “göreve ilişkin sırrı açıklamak” suçlamalarıyla 5 yıldan 12 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Şık 7 Şubat 2018 günü hâkim karşısına çıkacak.

‘ELDE EDİLEN BİLGİLER DOĞRULTUSUNDA BU BÖLGELERDE ÖNLEM ALINDI MI?’

TTB’nin, “Sağlık Bakanlığı’nın Beş İlde Yürüttüğü Çevresel Kirlilik Araştırması Sonuç Raporu Ne Oldu?” başlıklı yazılı açıklamasında Sağlık Bakanlığı’na yöneltilen sorular şunlar:

- Adı geçen bölgelerde havadaki toz parçacıklarına (PM) yapışan ve solunum yoluyla bünyemize aldığımız kanserojen kimyasalların araştırılması yapıldı mı? Yapıldıysa sonucu ne oldu?

- Projenin yürütüldüğü bu illerde bir yılın kaç gününde Dünya Sağlık Örgütü’nün kabul ettiği hava kirliliği değerleri aşıldı?

- Alınan gıda numunelerin yüzde kaçında maksimum kalıntı sınırını aşan pestisitler tespit edildi? Gıda ürününde maksimum kalıntı sınırının altında kalan ancak birden fazla sayıda pestisit içeren numunelerin yüzdesi ne kadardır?

- Yer altı sularında pestisit ve kalıntıları tespit edildi mi? Edildi ise miktarı nedir? Sularda ve bu bölgelerde üretilen gıda maddelerinde arsenik ve benzeri ağır metal ve eser elementler tespit edildi mi? Eğer edildiyse ne gibi önlemler alındı?

- Araştırma sonunda bütün çalışmalar üst üste konularak bir haritalama tekniği ile kanser vakalarının yoğun olduğu bölgelerde kanserojen-kimyasal kirliliğinin de yoğun olup olmadığına bakıldı mı? Bakıldıysa sonuçları nedir?

- Klasik modelde bir kimyasalın miktarı azaldıkça zararlı etkisinin de azalacağı kabul edilir. Oysa hormonal sistem bozucu kimyasalların zararlı etkisi düşük dozlara doğru gidildikçe daha çok artış göstermektedir. Çalışmada gıda ürünlerinde saptanan pestisitlerin hormonal sistem bozucu nitelikte olup olmadığı incelendi mi?

- Çalışmanın kapsadığı illerde kanser sıklığı ve kansere bağlı ölümler ülke ve dünya ortalamalarına göre nasıl bir değişim izliyor, takip edildi mi?

- Projeden elde edilen bilgiler doğrultusunda bu bölgelerde herhangi bir önlem alındı mı? Alındıysa nedir?

DAHA FAZLA