İzmir'in Torbalı ilçesinin Yazıbaşı mahallesinde yurttaşlar, bölgenin en verilmi tarım arazilerine mermer ocağı yapılması planlarına karşı direniş başlattı.

Zeytinlik, üzüm bağları ve meyve bahçelerinin tam ortasına yapılmak istenen mermer ocağına karşı tepki gösteren Torbalı köylüleri, "Eğer bu ocak buraya açılırsa en verimli topraklar mahvolacak. Sularımız kirlenecek... Bizim her şeyimiz, canımız, ciğerimiz bu topraklar. Bu doğa katliamına dur diyeceğiz. Yoksa çoluğumuz çocuğumuz yarın bize küfredecek" dedi.

İzmir'in en önemli tarım merkezlerinden Torbalı'nın Yazıbaşı Mahallesi'nde bir firmanın açmak istediği mermer ocağı için ÇED süreci başlatıldı. Yazıbaşı'nın Keldağı Mevkii'ne kurulması planlanan mermer ocağının 94 yıl işletileceği ve verimli tarımsal araziden toplam 111 milyon metreküp malzeme çıkarılacağı öne sürüldü.

TOPLANTI YARIM KALDI

ÇED sürecinde zorunluğu olduğu için bölgeye giden firma temsilcilerinin Yazıbaşı köylüleri ile yaptığı bilgilendirme toplantısı, tepkiler üzerine yarım kaldı. Köylülerin tepkisinin ardından firma bünyesinde çalışan çevre mühendisleri toplantıyı terk etti. Köylüler ise çevreci avukatlardan oluşan bir heyetle birlikte mermer ocağı yapılması düşünülen alanda keşif yaptı.

'EGE'NİN EN KALİTELİ ZEYTİNYAĞI'NIN ÇIKTIĞI YERLER...'

Tepkisini dile getiren Yazıbaşı köylülerinden Bahadır Bulut, "Mermer ocağı tam Keldağı tepesinin üzerine kondurulmak isteniyor. Buraları, köyümüzün kuzey rüzgarlarını aldığı, dere yataklarının kuyularının beslendiği, su yataklarının bulunduğu, binlerce dönüm zeytinliğin, üzüm bağlarının, meyve bahçelerinin bulunduğu, 50 hane köylünün yaşadığı, Yazıbaşı'nın en verimli topraklarının olduğu yerler. Ege'nin en kaliteli zeytinyağlarının çıktığı yerler" dedi.

'CANIMIZ CİĞERİMİZ BU TOPRAKLAR'

Bulut şöyle devem etti:

"Buraya mermer ocağı yapılacağı söyleniyor. Ne olursa olsun, eğer bu ocak buraya açılırsa Yazıbaşı'nın en verimli toprakları mahvolacak. Sularımız kirlenecek. Dere yataklarımız, kuyularımız buradan besleniyor. Bizim her şeyimiz canımız ciğerimiz bu topraklar. Onun için buraya maden ocağı yapılmasını istemiyoruz. Bunun mücadelesini veriyoruz. Eğer bu ocak buraya yapılırsa bu bir doğa katliamıdır. Buna dur demek için buradayız. İnşallah buna dur diyeceğiz. Sonuna kadar mücadelemizi devam ettireceğiz. Yoksa çoluğumuz çocuğumuz yarın bize küfredecek. Niye buna izin verdiniz diyecek. Onun için şimdiden bunun önlemini alıyoruz. Bu zeytin ağaçları, bu tabiat hepimizin."