İzel Sezer - @izelsezer

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, uluslararası sağlık otoritelerinin ve Sağlık Bakanlığı’nın önerdiği üzere ilk 6 ayda sadece anne sütü ile beslemenin sağlanabilmesi için çalışan kadınların doğum sonrası yasal ücretli izninin 8 haftadan 24 haftaya çıkarılması amacıyla Meclis'e kanun teklifi verdi.
 
Sağlık Bakanlığı ve uluslararası sağlık otoriteleri, bebeğin doğumdan sonraki ilk 6 ay boyunca mutlaka sadece anne sütüyle beslenmesi gerektiğini söylerken; mevcut yasada doğum sonrası yasal izin süresi 8 hafta olarak yer alıyor.

Türkiye İşçi Partisi Genel Başkanı Erkan Baş
 
EK GIDAYA ERKEN BAŞLAMANIN SEBEBİ İŞE ERKEN DÖNME ZORUNLULUĞU
 
İlerici Kadınlar Meclisi'nin önerisiyle verilen kanun teklifinde, yapılan araştırmada annelerin ek gıdaya 4. aydan önce başlama sıklığının genel olarak %68 olarak bulunduğu vurgulanırken; ek gıdaya erken başlama sebebinin büyük bir kısmının ise annelerin kısa izin süreleri nedeniyle doğum sonrası işe erken dönme zorunluluğu olduğu aktarılıyor. Ayrıca teklifte, emzirme izinleri olmasına rağmen annelerin yoğun çalışma koşulları, uzun çalışma saatleri ve uzun yolculuk mesafeleri nedeniyle ilk 6 ayda sadece anne sütü ile besleme konusunda sıkıntılar yaşadığı da belirtiliyor.
 
EMZİRME SAATLERİNİ DAHİ KULLANAMIYORLAR!
 
Çalışan kadınların doğum sonrası yasal ücretli izninin 8 hafta olmasının kadınların işten ayrılmalarında ya da ücretsiz izne ayrılmalarında en büyük etkenlerden biri olduğunun vurgulandığı kanun teklifinde, büyük kentlerde çalışan kadınların, çalıştıkları hizmet, gıda gibi sektörlerdeki çalışma koşulları nedeniyle kendilerine ayrılan emzirme saatlerini dahi kullanamadığı da aktarıldı.
 
TÜRKİYE ANALIK İZNİNDE GERİDE
 
Dünyanın birçok ülkesinde de doğum sonrası analık izni süresi Türkiye’dekinin üzerinde. Örneğin, doğum sonrası analık izni Fransa’da 13, Danimarka ve Polonya’da 14, İtalya’da 16, Macaristan’da 20, Hırvatistan’da 24, Slovakya’da 26, Britanya’da 41 ve Bulgaristan’da 52 hafta.

İlerici Kadınlar Meclisi üyesi Dr. Meltem Kolgazi, verilen kanun teklifini İleri'ye değerlendirdi. Doğumdan sonra 8 hafta iznin oldukça kısa bir süre olduğunu söyleyen Kolgazi, "Bu süre içerisinde anne ve bebek bir emzirme rutinine dahi giremeyebiliyor. Bebeğin gelişimi ve sağlığı açısından doğum sonrası 6 ay sadece anne sütü öneriliyor" dedi.

'ÇALIŞAN KADINLARIN ÜZERİNDE BİR BASKIYA DÖNÜŞEBİLİYOR'

"Dünya Sağlık Örgütü de Sağlık Bakanlığı da bu konuda özel eğitimler ve kampanyalar düzenliyor. Fakat bu bilimsel gerçek, çalışan kadınların üzerinde bir baskıya dönüşebiliyor" diyen Dr. Meltem Kolgazi, çalışan kadınların üzerindeki baskıyı şu sözlerle açıkladı:

"‘Çalışırken çocuğumu emzirebilecek miyim? ‘İşe gittiğim için sütüm azalır mı?’ Süt sağma imkanı bulabilecek miyim? Biberona alışan çocuk memeden vazgeçer mi?’ gibi endişeler yaşıyor anneler. Çalışan annelerin erken işe dönmeleri bu kaygıları artırıyor ve işten ayrılmada büyük bir etken oluyor. Mevcut yasada günlük 1,5 saat emzirme izni var fakat bu izni ağır çalışma koşullarında çalışan ya da uzun süre trafikte kalan kadınlar tam olarak kullanamıyor. Bu kesinlikle yeterli değil. Bu yasa tasarısıyla kadınların işten ayrılmalarında önemli bir etken olan bebekleri ile ilgili emzirme kaygılarının giderilmesi için bir çalışma yaptık. Kadınların doğum sonrası 6 ay ücretli ve haklarını kaybetmeden izin hakkı olması önemli bir hak kazanımı olacaktır."

Kadınların çocuk bakımı nedeniyle işten ayrılmalarının sadece emzirme ihtiyacına bağlanamayacağını fakat büyük bir etken olduğunu vurgulayan Kolgazi, "6 aydan sonra ek gıdaya başlandığı zaman evden uzakta çalışmak ilk 6 ay kadar kaygı verici olmuyor, sütü azalsa bile anne çocuğu takviye gıdalarla besleyebildiği için büyüme ve gelişim konusunda endişesi azalıyor. Ama dediğim gibi kadınların işten ayrılmalarının tek nedeni bu değil" şeklinde konuştu.

İlerici Kadınlar Meclisi üyesi Dr. Meltem Kolgazi

1 MİLYON 112 BİN KADIN ÇOCUK BAKIMI NEDENİYLE İŞTEN AYRILMAK ZORUNDA KALIYOR!

"TÜİK’in Aile Yapısı Araştırması’na göre 1 milyon 230 bin kadının çocuklarına baktıkları için işgücüne hiç katılmıyor ve 1 milyon 112 bin kadın çocuk bakımı nedeniyle işten ayrılmak zorunda kalıyor" ifadelerini kullanan Dr. Meltem Kolgazi, "Çalışan kadınların ağır çalışma koşulları, analık izni gibi oldukça sınırlı hakları ve ucuz ve güvenli kreş ihtiyaçlarının karşılanmaması kadınların ya işgücüne hiç katılmamasına ya da doğum sonrası çalışma yaşamından ayrılmasına neden oluyor" dedi.

'EN YAKICI İHTİYAÇLARDAN BİRİ DE UCUZ VE GÜVENLİ KREŞ'

Kadınların en yakıcı ihtiyaçlarından birinin de ucuz ve güvenli kreş olduğunu dile getiren Kolgazi, "Bununla beraber analık izni ile babalık izninin de hayata geçirilmesi gerekiyor. Kadınların kreş ihtiyacı talebi için de çalışmalar yapıyoruz. İlk 6 aydan sonra babanın da çocuğun bakımı için izin alabilmesi ve ücretli babalık izninin de hayata geçirilmesi gerekiyor. Ama bir başlangıç olarak analık izninin doğum sonrası 24 haftaya çıkarılması acil bir ihtiyaç ve bunun hayata geçirilmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı.