TİP'li Kadınlar'dan 1 Eylül açıklaması: 'Savaşlar en çok kadınları vurur!'

TİP'li Kadınlar'dan 1 Eylül açıklaması: 'Savaşlar en çok kadınları vurur!'

TİP'li Kadınlar, 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla basın açıklaması yayınlarken, açıklamada "Biz Türkiye İşçi Partili kadınlar olarak barışta inat ediyoruz. Halkların kardeşçe yaşadığı bir ülke, bir dünya kurmak için mücadele ediyoruz, yılmadan mücadele etmeye de devam edeceğiz" denildi.

İleri Haber

Türkiye İşçi Partisi'nin (TİP) kadın örgütü TİP'li Kadınlar, 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla basın açıklaması yayınladı.

TİP'li Kadınlar'ın basın açıklamasında savaşların en çok kadınları vurduğu belirtilirken, "Tüm kadınları, bu talan günlerinin biteceğine olan inancımızla mücadeleye davet ediyoruz" denildi.

Türkiye'de AKP iktidarının savunma sanayisine milyonlarca liralık kaynak ayırmasına karşın kadınların taleplerine kayıtsız kaldığı belirtilen açıklamada "Ülkemizde de İHA'ları ve SİHA’ları üreten şirketlere milyonlarca lira kaynak ayıran AKP/Saray Rejimi, kadın sığınma evleri ve ücretsiz kreş taleplerini ise görmezden gelmektedir. İstanbul Sözleşmesi’nden 'bir kişi'nin sözü ile çıkılmasının ardından kadına yönelik şiddet suçları artmış; karakollar cinsel saldırı, taciz suçları için delil ister hale gelmiştir" ifadeleri kullanıldı.

TİP'li Kadınlar'ın basın açıklamasının tamamı şu şekilde:

"Savaşlar en çok kadınları vurur!

Milyarlarca dolarlık bütçeler ayrılarak dünya üzerinde süren savaşların yol açtığı göçlerle yersiz yurtsuz kalan milyonlarca kadın ve çocuk mülteci ölüm, açlık, cinsel saldırı ve şiddetle yüzleşirken ülkelerin savunma sanayisine ayırdıkları bütçelerin her gün artması endişe vericidir. Bu durum zaten dezavantajlı gruplar olan kadınlar, çocuklar ve LGBTİ+’lar açısından yıkım anlamına gelmektedir. 

Daha dün hem savaşın yarattığı yıkımla baş etmeye çalışan hem korkunç gericiliğin kadınlara yaşattığı, yaşatacağı zulmün ne olduğunu bilerek dünyaya yardım çığlıkları atan Afganistan’daki kadınların acısına tanık olduk. 

Ülkemizde de İHA'ları ve SİHA’ları üreten şirketlere milyonlarca lira kaynak ayıran AKP/Saray Rejimi, kadın sığınma evleri ve ücretsiz kreş taleplerini ise görmezden gelmektedir. İstanbul Sözleşmesi’nden 'bir kişi'nin sözü ile çıkılmasının ardından kadına yönelik şiddet suçları artmış; karakollar cinsel saldırı, taciz suçları için delil ister hale gelmiştir. Her gün en az bir kadının erkek şiddeti ile öldürüldüğü ülkemizde kayıt dışı çalıştırılan ve isimleri bile bilinmeyen mülteci kadınlar, fabrika yangınlarında hayatını kaybetmekte, savaştan ve ölümden kaçarken yağma ve talan düzeninde hayatta kalmaya çalışmaktadır.

Biz Türkiye İşçi Partili kadınlar olarak barışta inat ediyoruz. Halkların kardeşçe yaşadığı bir ülke, bir dünya kurmak için mücadele ediyoruz, yılmadan mücadele etmeye de devam edeceğiz. 

Tüm kadınları, bu talan günlerinin biteceğine olan inancımızla mücadeleye davet ediyoruz."