İleri Haber

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Erkan Baş, Halk TV ekranlarında yayınlanan "Sözüm Var" programına konuk oldu. Erkan Baş, gazeteci Şirin Payzin, Emin Çapa ve Barış Terkoğlu'nun sunduğu programda Türkiye gündemine ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulundu.

Türkiye'nin yeni bir anayasaya ihtiyacı olduğunu söyleyen Baş, "Yeni bir anayasaya ihtiyaç olduğu kesin. Biz, 12 Eylül anayasasına en net hayır diyen bir gelenekten geliyoruz. Biz bugün parlamentoyu değerlendirirken hep şöyle söylüyoruz: Memleketin gerçek kuvvetleri bu parlamentoda temsil edilmiyor. Gençler temsil edilmiyor, kadınlar temsil edilmiyor. İşçiler temsil edilmiyor" dedi.

TİP Genel Başkanı Erkan Baş şunları söyledi:

"Bunu biraz da akılda kalsın diye şöyle formüle ediyoruz: Türkiye’yi yaşlı zengin birtakım amcalar yönetiyor. Yeni anayasayı yaşlı, zengin amcalar mı yapsın sadece? Biz diyoruz ki yeni anayasa ihtiyacı var ve bu yeni anayasanın yapım sürecinde de bu memlekette başta işçilerin sesi olmalı. Onun dışında yok sayılan; bu iktidar tarafından hedef tahtasına yerleştirilen gençler, kadınlar, Kürtler, Aleviler, LGBTİ+ bireyler, herkes bu toplumda eşit birer yurttaş olarak kendisini hissedeceği bir toplum sözleşmesine ihtiyaç duyuyor. Dolayısıyla esas olan, aslında sadece görevi bu olan bir kurucu mecliste yeni bir anayasanın yapılmasıdır. Ve burada da sol ve sosyalist güçlerin ağırlığı, solun ilkeleri, gücü oranında biz bu konuda zorlayıcı olacağız. Bunu solun kendisine bir yer açmak için değil, bu memlekette bir daha AKP gibi bir rezaletle karşılaşmayalım diye zorunlu olduğunu düşündüğümüz için yapıyoruz."

'MİLLET İTTİFAKI'NDA EKSİKLER VAR'

Barış Terkoğlu'nun "Siz millet ittifakının dışında HDP ile birlikte bir alternatif seçenek üretme eğilimindesiniz, doğru anlıyorum değil mi?" sorusunu yanıtlandıran Baş, "Bizim söylediğimiz şey şu: Türkiye’de böyle bir ihtiyaç var. Millet İttifakı’na baktığımızda şöyle eksiklikler görüyoruz. Örneğin bileşimi itibarıyla, Türkiye’nin en önemli gündemlerden birisi olan laiklikle ilgili başlıklarda Millet İttifakı’nın topyekûn bir ses çıkartamadığı gerçeği ile karşı karşıyayız. Ama Türkiye’de laikliğin bu iktidar tarafından her gün ayaklar altına alınmasına tepki duyan milyonlarca insan var ve Türkiye’nin ancak laik bir ülke olduğunda özgürlüğe, demokrasiye ulaşabileceğine inanan milyonlarca insan var, bu sesin güçlenmesi lazım" diye konuştu.

'SARAY REJİMİ'NDEN KURTULMAK İÇİN BÜTÜN GÜCÜMÜZÜ KULLANACAĞIZ'

Baş konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi:

"Örneğin Türkiye’de LGBTİ+’lar, iktidar tarafından hedef tahtasına yerleştirilmiş durumda. Biz Türkiye İşçi Partisi olarak LGBTİ+’ların da Meclis’te milletvekili olması gerektiğini düşünüyoruz. İşçilerin Meclis’te olacak, bir fabrika işçisi kardeşimiz gidecek o mecliste sözünü söyleyecek. Tarladaki köylü ‘beni şu temsil etsin’ demeyecek, gidecek kendisini temsil edecek. Boğaziçi Üniversitesi’nde direnen genç, o parlamentoda bulunmak en çok onun hakkı. Bu eksende değerlendirmek lazım. Bunun olanakları, geliştirilmesi bizim sorumluluğumuz diye bakıyoruz. Bunu tartışmak gerekir.  AKP iktidarına karşı, Türkiye’nin bir an önce bu Saray Rejimi’nden kurtulması için elimizden gelen bütün gücü kullanacağız. Ama aynı anda yeni bir Türkiye’nin inşası probleminde de Türkiye’nin daha önce olduğu gibi solsuz ve soluksuz kalmaması için, Kürtsüz, kadınsız, gençsiz, Alevisiz bir yeni türkiye inşa edilemeyeceğine inandığımız için olabildiğince güçlü biçimde orada kendimizi ifade etmek için uğraşıyoruz."