TİP Genel Başkanı Erkan Baş: Boğaziçi direnişi, saray rejimine karşı yeni muhalefet dalgasına dönüştü

TİP Genel Başkanı Erkan Baş: Boğaziçi direnişi, saray rejimine karşı yeni muhalefet dalgasına dönüştü

TİP Genel Başkanı Erkan Baş, Boğaziçili öğrencilerin kayyum rektör Melih Bulu'ya karşı sürdürdükleri direnişi değerlendirdi. Baş, "Boğaziçi direnişi saray rejimine karşı yükselen yeni muhalefet dalgasının itici güçlerinden biri olmuştur” dedi.

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Erkan Baş, Boğaziçi Üniversitesi'nde öğrencilerin AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın atadığı kayyum rektör Melih Bulu'ya karşı sürdürdükleri direnişe ilişkin açıklamalarda bulundu.

Mezopotamya Ajansı'na (MA) konuşan Baş, “Boğaziçi direnişi saray rejimine karşı yükselen yeni muhalefet dalgasının itici güçlerinden biri olmuştur” ifadelerini kullandı.

Baş, kayyumlara karşı verilen direnişin sahiplenilmesi gerektiğini vurgularken, şunları söyledi:

“İktidar kendisinin kazanamadığı veya kazanamayacağının belli olduğu seçimleri ya iptal eder ya da seçilenlerin yerine kayyumlar atar. Bu zihniyete engel olunmazsa, çok yakında seçimlerin kaldırılması da şaşırtıcı olmaz. Kürt illerinde ezici çoğunlukla kazanılan belediyelere atanan kayyumlar bunun bir örneğiydi. Üniversitelerde de buna benzer örnekler yaşandı ve son olarak Boğaziçi Üniversitesi’ne akademik hırsızlığı tescillenmiş birinin rektör yapılmak istenmesiyle süreç Türkiye ölçeğinde bir protesto dalgasına dönüştü."

'BOĞAZİÇİ YENİ İTİCİ GÜÇ OLDU'

Boğaziçi direnişinin tüm baskılara rağmen Türkiye'nin muhalefet dalgasın yeni itici gücüne dönüştüğünü kaydeden TİP Genel Başkanı'nın açıklamalarından satır başları şu şekilde:

 “Bu direniş, Boğaziçi Üniversitesi’yle sınırlı kalmayan, önce tüm gençlik ve akademi dünyasına, sonra da tüm ülkeye yayılan bir tepki oluştu. Bunda en büyük pay Boğaziçi direnişini ısrarla ve kararlılıkla sürdüren öğrenciler ve akademisyenlere ait. Boğaziçi direnişi ülkemizde saray rejimine karşı yükselen yeni muhalefet dalgasının itici güçlerinden biri olmuştur diyebiliriz.

'FAŞİSTLER FAŞİSTLİK YAPIYOR'

Bunlar faşisttir, faşizm böyle bir şeydir. Hep söylediğimiz gibi, faşistler ve gericiler halk düşmanıdır. Halkın birikimine ve değerlerine düşmandırlar. Doğal olarak halkın evlatlarına da düşmandırlar. Ben bu açıklamaları protokole açıdan değil, göz önüne çıkan bu yanıyla değerlendiriyorum. Faşistler faşistlik yapıyorlar. Kendileri haksızlar ve öğrencilerle akademisyenler haklılar. Bu saray rejiminin tüm aparatlarıyla saldırıp da yok edemediği biricik hakikat. Hakikati yok edemediklerinde onu bölmek, bulanıklaştırmak, silikleştirmek için şiddete, yalana, sansüre başvurmak zorunda kalırlar. Ne yaparlarsa yapsınlar, Boğaziçi direnişinin haklılığını ve o öğrencilerin bu halkın evlatları olduğu gerçeğini görünmez kılamıyorlar. Bundan sonra da kılamayacaklar.

'DİRENİŞE SAHİP ÇIKILMALI'

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “gençler eve dönmeli” açıklamasının “hükümsüz” olduğunu dile getiren Baş, şunları söyledi: “Öğrenciler artık abilerini, ablalarını, başkanları, vekilleri ya da bu kanaat önderini dinlemeyecekler. Onlar doğru bildiklerini, arzu ettikleri tarzda yapacaklar ve bizlere, saray rejimi karşısında irili ufaklı tüm direnişlere sahip çıkmak düşecek.”