Tez-Koop İş: Erişim Çağrı Merkezleri’nde emeğin hakkını alacağız

Tez-Koop İş: Erişim Çağrı Merkezleri’nde emeğin hakkını alacağız

Tez-Koop İş Sendikası, Erişim Çağrı Merkezi'nde sendikalaşma faliyetinin engellendiği gerekçesiyle basın açıklaması düzenledi.

Arzum Yalçın

Türkiye Ticaret, Kooperatif, Eğitim, Büro ve Güzel Sanatlar İşçileri Sendikası (Tez-Koop İş Sendikası); Erişim Çağrı Merkezi isimli iş yerinde yöneticilerin sendikalaşma faaliyetlerini engelledikleri gerekçesiyle bugün İstanbul Levent İş Kuleleri önünde basın açıklaması düzenledi. İstanbul Levent İş Kuleleri önünde basın açıklaması düzenleyen işçiler, Türkiye İş Bankası iştiraklerinden erişim çağrı merkezinde baskılarla sendikal özgürlükler engellenmek isteniyor diyerek sendika düşmanlığını protesto etti.  

Tez-Koop İş Sendikası tarafından yapılan açıklamada işçiler, "Sendikalı olmak uluslararası sözleşmelerle ve Anayasamızca güvence altında olan yasal bir haktır, demokratik bir haktır ve tümüyle bir özgürlüktür. Sendikal hakların kullanılmasını engellemek, kişi hak ve özgürlüklerine aykırı olduğu için Türk Ceza Kanunu’nun 118. Maddesine göre açık biçimde suçtur. " diyerek Erişim Çağrı Merkezi çalışanları sendikalı, güvenceli, toplu iş sözleşmeli çalışma düzenine geçene kadar örgütlenme çalışmalarını sürdüreceklerini belirttiler.

'BU ÜLKEDE 17 YILDIR EMEK MÜCADELESİ VERİLİYOR'

Türk İş Sendikası Bölge Temsilcisi Adnan Uyar işçilere seslenerek; "Biz bu ülkede siyasi yapıyı değiştirme gücüne sahibiz. Herkes söylediği gibi davransın, kimse söylediğinin dışına çıkmasın. Bu ülkede 17 yıldır emek adına mücadele veriliyor. En son 23 Haziran'da emekçileri yok sayanlara bir ders verilmiştir. Siz emekten yana olduğunuzu söylerken, anayasal haklarını kullanmak isteyen arkadaşlarımıza görmüş olduğunuz reva bizler adına kabul edilemez" dedi.

Tez-Koop-İş Sendikası Genel Örgütlenme Sekreteri Çağdaş Duyar tarafından okunan basın açıklamasında, "Biz, çalışanların yasal haklarını her yerde, her zaman, her koşulda koruyacağız. Onların güvenceli bir çalışma ortamında, ileri kazanımlarla çalışmaları için  her türlü özveride bulunmaya kararlıyız." ifadelerine yer verildi. 

Açıklamanın tamamı şu şekilde: 

TÜRKİYE İŞ BANKASI İŞTİRAKLERİNDEN ERİŞİM ÇAĞRI MERKEZİNDE BASKILARLA SENDİKAL ÖZGÜRLÜKLER ENGELLENMEK İSTENİYOR !

Sendikamız tüm ülkemizde hızla yaygınlaşan ve yaklaşık 150 bin kişinin çalıştığı çağrı merkezlerinde (Call Center) olumsuz çalışma koşullarına karşı sendikalı ve toplu sözleşmeli güvenceli bir yaşam için örgütlenme sürecini başlatmıştır.  Sendikal örgütlenmeyi ülke düzeyinde yaygınlaştıran sendikamız tüm engellemelere rağmen  sendikalaşmayı ileri boyutlara ulaştırmış; Comdata, Atos ile Pluscom Çağrı Merkezlerinde örgütlenme çalışmalarını sonuçlandırarak toplu iş sözleşmesi yetki çoğunluğuna ulaşmıştır. Bu olumlu gelişme diğer çağrı merkezlerinde çalışanların büyük özveri ve katılımıyla sürdürülmektedir.
Sendikal örgütlenmenin yoğun biçimde yürütüldüğü ve artık son aşamaya girdiği çağrı merkezlerinden biri olan Erişim Çağrı Merkezi’nin Ankara, İstanbul ve Eskişehir birimlerinde sürdürülen örgütlenme çalışmaları, işveren temsilcilerinin baskı ve tehditleriyle engellenmeye başlamıştır. Ülkemizin en önemli finans kurumlarından Türkiye İş Bankası’nın iştiraklerinden biri olan Erişim Çağrı Merkezi’nin birim yöneticileri, ikna odaları mantığı ile işçileri köşeye çekmekte, sendikal çalışma ile ilgili tehditler savurmakta, sendikamızdan istifaya zorlamakta; geçmişe dönük asılsız, kanıtsız ve dayanaksız tutanaklar ile birçok çalışanı işten çıkartmak istenmektedirler.

'KİTAP TOPLATMA UYGULAMALARI DARBE DÖNEMİNİ HATIRLATMAKTADIR.'

Baskılar artık bunlarla sınırlı tutulmamakta çağrı merkezi çalışanlarının çalışma ve yaşama koşullarını değerlendiren ve sendikamız tarafından dağıtımı yapılan “Çağrı Merkezinde Çalışmak” adlı kitap, Erişim Çağrı Merkezi yöneticileri tarafından toplatılmaya başlanmıştır. 
Ülkemizin eğitim ve kültür tarihinde seçkin bir yeri bulunan Milli Eğitim Bakanlarımızdan Hasan Ali Yücel (1897-1961) tarafından 1956 yılında kurulan Türkiye İş Bankası Kültür Yayınlarıyla binlerce kitabı milyonlarca basarak dağıtan bankanın iştiraki olan Erişim Çağrı Merkezi’nde işçilerin yaşadıkları sorunları ve çözüm yöntemlerini ortaya koyan akademik bir kitabı toplatması, basit ve sıradan bir olay olarak değerlendirilemeyecek bir durumdur. Bu tür kitap toplatma uygulamaları 12 Mart 1971 ara dönem yönetimi ile 12 Eylül 1980 askeri darbe dönemini hatırlatan uygulamalardır, demokratik hak ve özgürlüklere aykırıdır.

'ERİŞİM ÇAĞRI MERKEZLERİNDE EMEĞİN HAKKINI ALACAĞIZ!'

Türkiye İş Bankası’nın ve çok sayıda iştirakinde onbinlerce kişinin sendikalı olduğunu bildiğimiz bir kuruluşun sendikalaşma hakkını açık biçimde engellemeye çalışması olağan karşılanamaz. 
Bir kez daha hatırlatmak, uyarmak ve dikkatlerini çekmek istiyoruz:
Sendikalı olmak uluslararası sözleşmelerle ve Anayasamızca güvence altında olan yasal bir haktır, demokratik bir haktır ve tümüyle bir özgürlüktür. 
Sendikal hakların kullanılmasını engellemek, kişi hak ve özgürlüklerine aykırı olduğu için Türk Ceza Kanunu’nun 118. Maddesine göre açık biçimde suçtur.
Buradan Türkiye İş Bankası ve Erişim Çağrı Merkezi yöneticilerine sesleniyoruz:
Erişim Çağrı Merkezi çalışanları sendikalı, güvenceli, toplu iş sözleşmeli çalışma düzenine geçene kadar örgütlenme çalışmalarımızı sürdüreceğiz.  Tüm engellemelere, açık ve kapalı baskılara rağmen bunu Erişim Çağrı Merkezi çalışanlarıyla birlikte aşacağız.
Biz, çalışanların yasal haklarını her yerde, her zaman, her koşulda koruyacağız. Onların güvenceli bir çalışma ortamında, ileri kazanımlarla çalışmaları için  her türlü özveride bulunmaya kararlıyız.
Karamsarlığımız ve umutsuzluğumuz yok!
İlan ediyoruz:  
Erişim Çağrı Merkezleri’nde emeğin hakkını alacağız!
Er ya da geç mutlaka biz kazanacağız!