Temelli: 'HDP'yi kapatacağız' diyorlar, HDP bina mıdır ki kapatacaksınız?

Temelli: 'HDP'yi kapatacağız' diyorlar, HDP bina mıdır ki kapatacaksınız?

HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, İstanbul İl Örgütü'nün 3'üncü Olağan Kongresinde konuştu. Temelli, "HDP'yi kapatacağız diyorlar, HDP bina mıdır ki kapatacaksınız?" dedi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul İl Örgütü'nün 3'üncü Olağan Kongresi, “Umut ve Cesaretle Örgütlenelim Faşizmi Yenelim” sloganıyla Küçükçekmece’de bulunan Yahya Kemal Beyatlı Gösteri Merkezi'nde yapıldı.

Kongrenin olduğu salona giden tüm yollara polis konuşlandırılırken, kavşaklara ise TOMA’lar yerleştirildi. Salonun etrafı polis tarafından bariyerlere kapatılırken salona girmek isteyenler aranarak içeri alındı.

Kongrenin açılışında HDP İl Eş Başkanları Esengül Demir ve Cengiz Çiçek konuştu.

PERVİN BULDAN: 'NEREDE BİR KÜRT VARSA YOK ETMEK İSTİYORLAR'

Daha sonra sahneye HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan çıktı. Buldan'ın konuşmasından satır başları şöyle:

''Selam olsun burada bizimle olan tüm halklarımıza. Selam olsun kendi burada yüreği Amed, Van ve Mardin'de olanlara. Unutmayalım ki HDP var olduğu sürece cesaret de, mücadele de var olacaktır.

Kürtsüz bir dünya yaratmak istiyorlar. Nerede bir Kürt varsa yok etmek istiyorlar. Tıpkı İmralı'da Sayın Abdullah Öcalan'a uyguladıkları tecrit gibi. Rojava'ya da aynısını yapmak istiyorlar. Ama bilsinler ki başaramadılar, başaramayacaklar. Oradaki (Kuzey Suriye) halklar barış ve huzur içerisinde yaşıyor ve yaşarken, oraya müdahale etmek ve oradaki demografik yapıyı değiştirmek kimsenin haddi değildir.

Kadınların özgürleşmediği bir ülke özgürleşemez. Kadınlar HDP'de başardığını siyasal alanda da başaracaktır.''

'İKTİDAR İSTİKBALİNİZİ İSTİLADA ARIYORSUNUZ'

Pervin Buldan'dan sonra sahneye çıkan HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli ise, ''Belediye eş başkanlarımızı ve belediye meclis üyelerimizi tutuklayarak halk iradesine darbe uyguladılar. Buradan bir kez daha sesleniyoruz. Yoldaşlarımızı serbest bırakın" dedi.

Temelli'nin açıklamalarından satır başları şöyle:

Suriye’nin kuzeyinde terör koridoru varmış. Yok. Orada halkların bir arada yaşama iradesi var. Suriye’nin kuzeyinde barış koridoru var. Siz bugünkü iktidar istikbalinizi bu istilada arıyorsunuz. O yüzden de diyoruz ki, Suriye’nin kuzeyine, Suriye’ye barış gelmesi için bir an önce Suriye’den çıkın. Suriye’de siyasi çözümün yolunun açılması gerek. Bunun da yegane yolu yegane şartı başta Kürt halkı olmak üzere oradaki halkların siyasal haklarına saygı duymaktır.

'SURİYE'DE SAVAŞ TÜRKİYE'DE ŞİDDET'

Savaş ve yıkım devam ediyor. Suriye’de savaş Türkiye’de şiddet. Şiddetin her şekliyle karşı karşıyayız. Şiddete maruz kalıyoruz. Yıkım her yerde, savaş her yerde, şiddet her yerde. İstanbul’da, Amed’de, Van’da, Rojava’da... Bu iktidar sadece savaştan, bu iktidar ranttan besleniyor. Bütün bir ülkeyi açık cezaevine çevirdiler, bütün demokratik hakları bütün demokratik siyaseti tasfiye etmeye çalışıyorlar. Kendi rant düzenleri devam etsin diye Kürt düşmanlığını ve savaşı beka sorunu haline getirmiş durumdalar.

'BU BÜTÇE SAVAŞ BÜTÇESİDİR'

Yıkım her yerde. Ekonomide de yıkım yaşanıyor. Bugün yoksulluk yaygınlaşmış durumda, asgari ücret açlık sınırının altında. Bugün emekçilerin yüzde 70’i asgari ücret ve asgari ücretten de düşük ücretlerle çalışıyor. İşsizlik inanılmaz boyutlara ulaştı, resmi rakamlarda bile yüzde 14, genç işsizliği yüzde 30’lara yaklaştı. Üniversiteyi bitirenler sadece ve sadece işsizlik diploması alıyor. Neden? Bu iktisadi yıkım neden? Bu ekonomik şiddet neden? Çünkü bu bütçe bir savaş bütçesidir. Bir Saray bütçesidir. Saray’ın rantına ve savaşa giden kaynaklardan dolayı Türkiye halkları bu yıkımla karşı karşıyadır. 

'KAYYUMLARA SESSİZ KALIRSANIZ FAŞİST İKTİDAR KAPINIZI ÇALAR'

Yoldaşlarım, bu zihniyetin adı kayyım rejimidir. 14’üncü belediyemize de kayyım atadılar. Böylece rejimlerini dayatmaya çalışıyorlar. Kayyımla talan, yolsuzluk, her türlü rüşvet ve o yerel ekonomi, halkın ekonomik kaynakları gasp edilmeye devam ediliyor. Kayyımla halkın iradesi yok sayılmaya devam ediliyor. Belediye başkanlarımızı, belediye meclis üyelerimizi tutukluyorlar. Bir suçları yok. Uydurulmuş fezlekeler var. Dertleri belediyelerimizi gasp etmek, o kaynakları ele geçirmek, Kürt halkının iradesini yok saymak. Bu siyasi bir kırımdır, bunu kabul etmiyoruz. Bütün arkadaşlarımız bir an önce görevlerine dönmelidir. Kayyıma sessiz kalmamak gerekiyor. Sessiz kalırsanız bir virüs gibi her yere yayılır. Bugün İstanbul’a, İstanbul Boğazı’na kayyım atamaya hazırlanıyorlar. Dün de söyledik, kayyımlara sessiz kalırsanız bu faşist iktidar gelir kapınızı çalar.

'HDP BİNA MIDIR Kİ KAPATACAKSINIZ'

Temelli sözlerini "HDP 'yi kapatacağız diyorlar. Yahu HDP bina mıdır ki kapatacaksınız? HDP halktır, kadındır, gençtir, HDP mücadeledir. Sizin gücünüz bu mücadeleyi durdurmaya yetmez" şeklinde sürdürdü.