Tarsus Cezaevi’ndeki işkence Adalet Bakanına soruldu: ‘Kadınlar tecavüzle tehdit edildi’
HDP milletvekili Taşdemir Tarsus Cezaevi’ndeki işkence iddialarını meclis gündemine taşıyarak, “Avukatlardan alınan bilgiler, 56 kadın mahkûm saçlarından sürüklenip darp edilerek, tecavüzle tehdit edilerek cinsel şiddete maruz kaldığını ortaya koymaktadır” dedi.
11-08-2017 13:48

HDP Ağrı Milletvekili Dilan Dirayet Taşdemir, Mersin Tarsus İlçesi T Tipi Kapalı Kadın Cezaevi’nde kalan kadın mahkumlara işkence ve kötü muamelede bulunulduğu iddialarına ilişkin Adalet Bakanı Abdülhamit Gül'ün yanıtlaması istemiyle bir soru önergesi verdi.
“KİRLİ SU VERİLİYOR”
Taşdemir soru önergesinde, en düşük 31 santigrat derece olan sıcaklıkta koğuşlara vantilatör ve buzdolabı verilmediği, cezaevi idaresinin 15 kişilik koğuşa kirli ve içilemez olan bir damacana su verdiği ve yemek kaşığının da sınırlı sayıda verilmesi nedeniyle tutsakların sırayla yemek yemek zorunda kaldığı yönündeki ifadelere de yer verdi.
Taşdemir İhlallere tepki gösteren ailelere 2.5 ay görüş yasağı verildiğini de hatırlatarak, “Nitekim Tarsus T Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan 52 kadın mahkûm, kötü koşulların düzeltilmesi talebiyle açlık grevine başlamıştır.
Özellikle, Tarsus T Tipi Cezaevi Müdürü Mahmut Çaça’nın, 1996 yılında 11 siyasi tutuklunun yaşamını yitirdiği, 24’ünün yaralandığı katliamda Diyarbakır E Tipi Cezaevi’nde ikinci müdür olarak görev yapmış olması endişeleri artırmaktadır.” dedi.
Önergede yer alan sorular şöyle:
1- OHAL gerekçesiyle uygulamaya konulan “şifreli görüşme” uygulaması nedeniyle mahkûmların aileleriyle görüşemediği iddia edilmektedir. Şifre ile görüşme uygulamasına hangi yasal gerekçe ile ihtiyaç duyulmuştur?
2- Avukatlardan alınan bilgiler, 56 kadın mahkûm saçlarından sürüklenip darp edilerek, tecavüzle tehdit edilerek cinsel şiddete maruz kaldığını ortaya koymaktadır. Avukatlar müvekkillerinin bedenlerinde morluklar olduğunu ifade etmektedir. Bu iddialarla ilgili olarak yapılan suç duyurusuna ne zaman yanıt verilecektir?
3- Cezaevi yönetimi tarafından sağlık hakkı talep eden mahkûma açıkça, ‘Sizi tedavi de etmeyeceğiz, hastaneye de götürmeyeceğiz’ denildiği, sık sık kameraların olmadığı hatırlatılarak tehditte bulunulduğu belirtilmektedir. Söz konusu iddialarla ilgili bir soruşturma başlatılmış mıdır?
4- Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım, twitter hesabında 17.5.2017 tarihinde yaptığı paylaşımda “İşkence yapmak ya da yapana göz yummak en az müfterilik kadar alçaltıcıdır, onursuzluktur” demektedir. Sayın Yıldırım, bu sözlerinin gereği olarak, Tarsus Cezaevi ile ilgili 2016 yılından bu yana gündeme gelen işkence iddiaları konusunda herhangi bir soruşturma başlatmış mıdır? Bu iddiaları kamuoyunun gündemine taşıyan avukatlarla, rapor hazırlayan İnsan Hakları Derneği temsilcileri ile bir görüşme gerçekleştirilmiş midir? İlgili Cezaevinde iddialarla ilgili inceleme yapılmış mıdır? Vekillerimizin defaten sunduğu önergeler dikkate alınmış mıdır?
İLGİLİ HABERLER
Tarsus Kadın Cezaevi’nde işkence: Kadınlar dövülüyor, su çamurlu akıyor, yemek çok az geliyor
Tarsus Kadın Kapalı Cezaevi’nde kalan kadın mahkumlar işkenceye maruz kaldıklarını, sularının çamurlu aktığını ve yemeğin yeterli gelmemesi nedeniyle sürekli aç olduklarını anlattı.
05-07-2017 07:41

İnsan Hakları Derneği (İHD), Tarsus Kadın Kapalı Cezaevi’ndeki hak ihlalleriyle ilgili raporunu açıkladı. Rapordaki işkence ve kötü muamele iddiaları hakkında suç duyurusunda bulunuldu.
Tarsus Cumhuriyet Başsavcılığına sunulan suç duyurusu dilekçesinde, Tarsus Kadın Kapalı Cezaevinde bulunan tutuklu ve hükümlülerin yaşam koşullarının ve işkence, kötü muamele, darp iddialarının soruşturulması talep edildi.
Bianet'ten Ayça Söylemez'in haberine göre, İHD’nin, mahpuslarla görüşmeler sonucunda hazırladığı raporda yer alan anlatımlar şöyle:
“SİZİ BURADA ÖLDÜRÜRSEK KİMSE DUYMAZ”
Tutuklu Evin Şahin:
“21 Haziran’da Tarsus C Tipi’nden nakil amacıyla cezaevinden çıkarıldık. Fadime Demir isimli mahpus arkadaşımız kolundaki saati X-Ray cihazından geçirdikten sonra jandarmalar saati kendisine iade etmedi. Arkadaşımız itiraz etti, itiraz tartışmaya dönüşünce beş asker Demir’i sürükleyerek ite kalka saçlarından tutup ring arabasına bindirmeye çalıştı.
“Ring aracının içinde sürekli bize cinsiyetçi küfürler, hakaretler etmeye başladılar. Askerler ‘Sizi burada öldürürsek kimsenin ruhu bile duymaz’ diye tehdit etti.”
“YERE YATIRIP İKİ AYAĞIYLA SIRTIMA ÇIKTI”
“Yeni kalacağımız T Tipi cezaevine vardığımızda, askerler saçlarımızdan ve boynumuzdan tutarak ring arabasından çıkarıp aşağı attılar. Yere yüzüstü ve sırt üstü düştük. Selvi Yılan isimli arkadaşımız sert bir şekilde yere çarpıp yaralandı. Elleri kelepçeli olduğu için kelepçeler ters döndü ve kollarından kan gelmeye başladı.
“Sonra infaz koruma memurları iki kolumuza girerek bizi alıp arama odasına götürdüler. O sırada askerler gelip kelepçemizi çıkardı ve infaz koruma memurları o odada bizi dövmeye başladılar.
“İnfaz koruma memuru A., beni yere yatırıp iki ayağı ile sırtıma çıkıp yerdeyken vurmaya başladı. Zayıf yapılı ve böbrek hastası olduğum için yerden kalkamadım. Sonra erkek gardiyanlar boğazımızı sıkmaya başladılar.”
“DOKTORA ÇIKARILMADIM”
“Çenemin sol tarafının üst kısmı ve vücudumun değişik yerlerinde yaralanmalar oldu. Yaralamalar nedeniyle revir için dilekçe yazdım ama doktora çıkarılmadım.
“Konuyla ilgili cezaevleri genel müdürlüğüne dilekçe yazdım. Ama dilekçemin gittiğine emin değilim.”
“SÜREKLİ AÇLIK ÇEKİYORUZ”
“Cezaevi yeni yapıldığı için su yok, iki gündür musluktan su gelmeye başladı ancak su çamur şeklinde akıyor ve pis kokuyor. Yemek çok az geliyor bu nedenle kimse doymuyor sürekli açlık çekiyoruz.
“Şu anda buzdolabı ve televizyonumuz yok. Tüm kitaplarımıza el konuldu. Mektuplarımız alındı. Gazete alamıyoruz. Sabah akşam ayakta sayım yapılmaya zorlanıyoruz.”
“BİR DAMLA SU VERMEYECEĞİZ”
Hükümlü hasta mahpus Yıldız Gemicioğlu:
“Tarsus T Tipi Cezaevine 21 Haziran’da getirildim. Wernicke Korsakoff hastasıyım. Şu anda tek başıma hayatımı idame ettirecek bir durumda değilim. Koğuştaki arkadaşların yardımları ile yaşamımı sürdürüyorum. Bu yeni cezaevindeki koğuşa götürülürken infaz koruma memurları A. ve D. koluma girip koğuşa götürmeye çalıştılar. Kolumu tutarken sıkmaya başladılar, itiraz edince de itmeye, vücudumu sıkmaya başladılar.
“Koğuşa geldikten sonra koğuşta su olmadığını söyledik, ‘Gökten yağmur yağsa size bir damla su vermeyeceğiz’ dediler.
“Bu yeni cezaevinde yemekler çok az veriliyor. Sular kirli ve sağlıksız o yüzden içemiyoruz. Tüm malzemelerimiz alındığı için bir iki parça elbise ancak bize verdiler.”
“SOĞUK SU İLE DUŞ ALMAYA ÇALIŞIYORUZ”
Tutuklu Helin Kaya:
“Nakil yapılırken koğuş arkadaşlarımızın çoğu çok kötü darp edildi. Özellikle arama noktasında darp edildiler. Cezaevi yeni yapıldığı için sadece taş bina var, onun dışında hiçbir sosyal faaliyet yok. Sular kirli, sıcak su yok. Soğuk su ile duş almaya çalışıyoruz.
“Elbiselerimiz nakil sırasında alındığı için elbise sıkıntısı yaşıyoruz. Yemekler çok az veriliyor. Kendi aramızda yemekleri eşit bir şekilde paylaşmaya çalışıyoruz.”
Mahmut Tanal, Meclis'e pankart astı: 128 milyar dolar nerede?
CHP Milletvekili Mahmut Tanal, CHP binalarından zorla indirilen ”128 milyar dolar nerede?” pankartını Meclis’e astı.
15-04-2021 13:47

İleri Haber
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, ''128 milyar dolar nerede?” pankartını Meclis’teki odasına astı.
CHP’nin Merkez Bankası’nın eriyen rezervlerine ilişkin sorduğu “128 milyar dolar nerede?” pankartı birçok il ve ilçe binasından polisler eşliğinde “Cumhurbaşkanına hakaret” gerekçesiyle kaldırıldı. CHP Milletvekili Mahmut Tanal ise pankartı Meclis’e astı.
Tanal'ın Meclis'teki odasının kapısına polislerin geldiği öğrenilirken, pankartı indirmesi için Meclis güvenliği tarafından itfaiye çağrıldı. İtfaiye Tanal'ın astığı pankarta ulaşamazken, televizyon kanallarına açıklamada bulunan Tanal pankartı kaldırdı ve “İtfaiye gidince mesai saatleri içinde tekrar asacağım. Geldiklerinde sökeceğim. Gidince tekrar asacağım. Ben inatçı biriyim” açıklamasını yaptı.
Mahmut Tanal, CHP'nin her yerden zorla indirilen pankartını Meclis'e astı: 128 milyar dolar nerede?
— İleri Haber (@ilerihaber) April 15, 2021
NE OLMUŞTU?
Mahmut Tanal dün Meclis Genel Kurulu'nda eski Kalkınma Bakanı olan Plan Bütçe Komisyonu Başkanı Cevdet Yılmaz'a 128 milyar doların akıbetini sormuş fakat yanıt alamamıştı.
Yanıt alamayan Tanal, CHP binalarından "128 milyar dolar nerede?" pankartlarının zorla kaldırılmasına tepki olarak söz hakkı bitene kadar "128 milyar dolar nerede?" sorusunu tekrarlamıştı.
Almanya'ya götürdüğü 43 kişiyi geri getirmeyen AKP'li belediye yöneticisi görevden uzaklaştırıldı
Eğitim için Almanya’ya götürdüğü 43 kişiyi ülkede bırakıp geri dönen AKP'li Belediye Başkan Yardımcılarından Bekir Karakuş görevden uzaklaştırıldı.
15-04-2021 13:32

Malatya'nın AKP'li Yeşilyurt Belediyesi'nin eğitim için Almanya’ya götürdüğü 43 kişiyi ülkede bırakıp geri dönen belediye başkan yardımcısı, yürütülen soruşturma kapsamında görevden uzaklaştırıldı.
Yeşilyurt Belediyesi'nin sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, olayla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında Belediye Başkan Yardımcılarından Bekir Karakuş’un görevden alındığını aktarıldı.
Açıklamada, ''Son günlerde, kamuoyunda Belediyemiz ile ilgili iddialar çerçevesinde, 4 Şubat 2020 tarihli Meclis kararı ile gerçekleştirilen gezi programıyla ilgili iç soruşturma başlatılmış olup, soruşturmanın selahiyeti (selameti) için, soruşturmada ismi geçen Belediye Başkan Yardımcısı görevinden alınmıştır'' ifadeleri kullanıldı.
— Yeşilyurt Belediyesi (@yesilyurtbeltr) April 14, 2021
Malatya'nın Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar da Bekir Karakuş'un görevden alındığını duyurdu.
NE OLMUŞTU?
Yeşilyurt Belediyesinin eğitim gezisi adı altında 45 kişiyi Almanya'ya gönderdiği, bunlardan yalnızca 2'sinin geri döndüğü nisan ayı Belediye Meclisi toplantısında CHP'li Meclis üyelerinin verdiği önergeyle ortaya çıkmıştı.
Önergeye göre Almanya’nın Hannover şehrinde faaliyet gösteren Mega Kilit GMBH şirketi tarafından "Çevreye Duyarlı Bireyler Yetiştirmek" başlıklı proje kapsamında düzenlenen çevre, eğitim ve kültürel inceleme gezisine Malatya Kişisel Gelişim Dünyası Derneği üyeleriyle birlikte 45 kişi gönderildi.
Yol, konaklama ve iaşe bedelleri gibi tüm masrafların ilgili firma tarafından karşılanacağı geziye belediyeyi temsilen Belediye Başkan Yardımcıları Şahin Özer ve Bekir Karakuş'un da katılması kararlaştırıldı. 7 Eylül 2020-16 Eylül 2020 tarihleri arasındaki gezi için belediye ve Malatya Kişisel Gelişim Dünyası Derneği arasında protokol imzalandı ve 45 kişiye hizmet pasaportu düzenlenmesi için valiliğe başvuruldu. Bu kapsamda Almanya'ya giden 45 kişiden yalnızca Belediye Başkan Yardımcıları Şahin Özer ve Bekir Karakuş geri döndü.
'BENİM ÜYELERİM DEĞİL, AKP'YE GÜVENDİM'
Kişisel Gelişim Dünyası Derneği Malatya Şube Başkanı Mehmet Sait Aytekin, ilgili kişilerin Yeşilyurt Belediyesinin ricasıyla derneğe üye yapıldığını öne sürdü. Aytekin, "Bunlar normalde benim üyelerim değil. Bunlar belediyenin gelip, kendi kayıtlarını yaptığı insanlar. Yani hiçbirini ne gördüm, ne de tanıyorum. Ben AK Parti’ye güvendim" dedi.
Bu kişilerin belediyeden gelen personel tarafından üye yapıldığını yaptığını iddia eden Aytekin, "Mülkiye başmüfettişi gelmişti, o da gördü durumu. Onları tekrar üyelikten attı" diye konuştu.
Sağlık örgütlerinin 'Ölümleri durdurun' eylemine polis saldırısı!
Sağlık örgütlerinin İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü önünde yapmak istediği eyleme polis saldırdı.
15-04-2021 13:10

İstanbul Tabip Odası, İstanbul Dişhekimleri Odası, İstanbul Eczacı Odası, İstanbul Veteriner Hekimler Odası, Ses İstanbul Şubesi, Dev Sağlık-İş ve Tüm-Rad-Der, İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü önünde bir araya gelerek artan korona virüsü vakalarına ilişkin yapmak istedikleri basın açıklaması yasaklandı.
İstanbul'da sağlık meslek örgütlerinin 'Ölümleri durdurun' eylemine polis saldırısı!
— İleri Haber (@ilerihaber) April 15, 2021
Sağlık meslek örgütleri bugün Türkiye’nin pek çok şehrinde Yaşam Hakkımızdan Vazgeçmiyoruz, Ölümleri Durdurun" diyerek açıklamalar gerçekleştirecek. İstanbul’daki eylemin adresi ise İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü önü. İstanbul Tabip Odası, İstanbul Diş Hekimleri Odası, İstanbul Eczacı Odası, İstanbul Veteriner Hekimler Odası, Salık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) İstanbul Şubeleri, Devrimci Sağlık İşçileri Sendikası (Dev Sağlık-İş) ve Tüm Radyoloji Teknisyenleri ve Teknikerleri Derneği’nin (TÜMRAD-DER) çağrısı ile saat 12.30’da yapılacak açıklama yasaklandı. Fatih Kaymakamlığı açıklamayı yasakladı. Kararın gerekçesi ise ‘pandemi’.
Evrensel'de yer alan habere göre, yasak kararının kendilerine telefonla tebliğ edildiğini söyleyen SES Şişli Şube Eş Başkanı Fadime Kavak, "Biz eylemi yapacağız. Orası bizim müdürlüğümüz, sağlıkçıların oraya gitmesi engellenemez. Yaşatmak için yaşamak istiyoruz diyeceğiz. Bunu yaparken de kimseyi riske atmayız, biz zaten bunun bilincindeyiz. Fiziksel mesafemizi alarak açık havada yapacağız eylemimizi” demişti.
ANKARA
Ankara hekimler Ulus Meydanı'nda bir araya geldi. Eyleme TTB Merkez Konsey Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı ve CHP Milletvekili Murat Emir katıldı. Eylemde konuşan Fincancı, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın, "Vakaların artmasından 84 milyon, hepimiz sorumluyuz" sözlerine değinerek, "Sorumluluğu 84 milyona devreden sorumsuz bir anlayışay değil, dayanışma içerisinde ortak kararlar alacağımız bir anlayışa ihtiyacımız var" dedi.
Hekimler Ankara'da 'Ölümleri durdurun' dedi
— İleri Haber (@ilerihaber) April 15, 2021
TTB Başkanı Fincancı: Sorumluluğu 84 milyona devreden sorumsuz bir anlayış değil, ortak kararlar alacağımız adımlar atmaya ihtiyacımız var
Ahmet Şık hakkında fezleke: Dokunulmazlığının kaldırılması istendi
İstanbul Bağımsız Milletvekili Ahmet Şık hakkında, dokunulmazlığının kaldırılması için fezleke hazırlandı.
15-04-2021 11:00

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Boğaziçi Üniversitesi direnişinde tutuklama istemiyle hakim karşısına çıkartılan öğrencilerin serbest bırakılması sonrası yaptığı konuşma gerekçe gösterilerek Ahmet Şık'ın dokunulmazlığının kaldırılması için fezleke hazırlandı.
Şık, "Kimse seçimle gidiyorlar sayıklamasının peşinden gitmesin artık. Mafyayla hukukla, bunların hukuku ile mücadele edilmez. Evrensel hukuk normlarının olduğu bir hukukla mücadele etmek için herkes yurttaşlık görevini yerine getirmeli, bu mücadeleye omuz verilmeli' diye konuşmuştu.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Parlamenter Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından Ahmet Şık hakkında yürütülen soruşturma kapsamında milletvekili dokunulmazlığının kaldırılması için fezleke hazırlandı. Hazırlanan fezleke Adalet Bakanlığı'na gönderildi.
Çavuşoğlu: Mayıs başında bir heyet Mısır’a gidecek
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Türkiye'den bir heyetin mayıs ayı başında Mısır'a gideceğini açıkladı. Çavuşoğlu ayrıca ABD'nin Karadeniz'e savaş gemisi gönderme kararından geri dönmesine ilişkin de açıklamalarda bulundu.
15-04-2021 10:51

AKP iktidarının Mısır’a yönelik politikasında değişikliğe giderken, iki ülke arasındaki diplomatik temaslar da hız kazandı.
NTV’de konuşan ve ilişkilerin en gergin olduğu dönemde “Mısır halkı bizim kardeşimizdir” dediklerini belirten Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Mısır bölgemiz için de önemli bir ülke. Mısır'ın istikrarı, ekonomik kalkınması herkes için faydalıdır. Mayıs başında Türkiye'den bir heyet Mısır'a gidecek. Bakan yardımcıları düzeyinde bir görüşme olacak.”
Çavuşoğlu, Yunanistan’la yaşanan gerilime de değinerek, “Yunanistan'la tüm sorunlarımızı konuşmaya hazırız. Dendias'ın ziyareti memnuniyet verici. Samimi bir görüşme olacak” dedi.
‘ABD, YAZILI BİLDİRİM YAPMADI’
Karadeniz’deki gerilimi ve ABD’nin ‘gemi’ kararını da değerlendiren Çavuşoğlu, şöyle konuştu:
“Eğer gemiler bugün geçmezse, 15 gün önceden bildirim süreci tekrar başlamış olur. ABD sözlü olarak dün bize ulaşarak geçişleri iptal ettiğini söyledi, yazılı bildirim gelmedi. Türkiye, Rusya ile Ukrayna arasında taraf tutmuyor. İkisinin arasındaki krizlerin sorumlusu Türkiye değildir. Türkiye, hem kıyıdaş hem de kıyıdaş olmayan ülkeler için Montrö’yü harfiyen uyguluyor. Rusya’nın veya herhangi bir ülkenin bundan endişesi olmaması lazım.”
Avrupa'da Covid-19 nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 1 milyonu geçti
Avrupa'da koronavirüs salgını nedeniyle yaşamını yitirenlerin sayısının 1 milyonu geçtiği bildirildi. DSÖ yetkilisi Maria Van Kerkhove, salgında gelinen noktaya dair uyarıda bulundu.
15-04-2021 10:25

Çin'in Vuhan kentinde ortay çıkıp dünyanın dört bir yanına yayılan yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgınında tablo her geçen gün daha da ağırlaşıyor.
Öyle ki AFP haber ajansının yaptığı hesaplamalara göre, Avrupa'nın 52 ülkesindeki toplam can kaybı 1 milyonu aştı.
Cenevre'de gazetecilere açıklama yapan Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) yetkilisi Maria Van Kerkhove, salgında gelinen noktaya dair uyarıda bulundu.
"Şu an pandeminin kritik bir noktasındayız" diyen DSÖ yetkilisi, "katlanarak büyüyen" bir durumla karşı karşıya olunduğunu belirtti.
Van Kerkhove, "Kontrolün sağlanmasına yönelik önlemleri ortaya koymuş olmamıza rağmen pandeminin 16'ncı ayında bu noktada olmamız hiç arzu ettiğimiz bir durum değil" diye ekledi.
Koronavirüs nedeniyle dünya genelinde şu ana kadar 2,9 milyondan fazla insan hayatını kaybetti. Toplam vaka sayısı ise yaklaşık 136 milyon.