İleri Haber

Sinop Kadın Platformu, 2016 yılında da gündeme getirilen ve yine kadınların tepkisiyle geri çekilen cinsel istismara af tasarısının hala iktidarın gündeminde olduğunu belirterek Uğur Mumcu Meydanı'nda bir basın açıklaması yaptı. 

''Hükümet gerici politikalarından vazgeçmedi ve tüm itirazlara göz yummaya devam etti: Tüm bunlara karşın manipülasyon haberlerle, algı oyunu yapılmaya çalışıldı. Cezaevinde kadına yönelik şiddet suçundan yatanların, af kapsamında olmayacağının propagandası yapılarak muhalefet susturulmak istendi'' ifadelerinin yer aldığı açıklamayı, Eğitim-Sen Sinop Şube Kadın Sekreteri Asuman Aydoğdu okudu.

Yapılan açıklamanın tamamı şu şekilde:

''AKP ve MHP ortaklığıyla Meclis Genel Kurulu'nda kabul edilen infaz yasası 15 Nisan’da Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girmişti. Yasa tartışmaları sırasında geçici madde eklenmesine ilişkin AKP’li vekil tarafından kanun teklifi getirilmişti. Söz konusu kanun teklifi ise cinsel istismara maruz bırakılan çocukların failler ile evlendirilmesi halinde istismar suçuna af getiriyordu. Teklifin getirildiği gece bütün kadın örgütleri sosyal medyada örgütlenerek tepkilerini dile getirmişti.

2016 yılında da gündeme getirilen ve yine kadınların tepkisiyle geri çekilen cinsel istismara af tasarısının hala iktidarın gündeminde olduğu bilinmektedir.

Kadın mücadelesiyle kendi yolumuzu açıyoruz. Hükümet ekonomi ve siyaset açısından sıkıştığı ve teşhir olduğu her süreçte politikalarını kadınlara ve ötekileştirilenlere doğru çeviriyor. Irkçılığı, kadın düşmanlığını pompalıyor. Af yasa tasarısı da tam da böyle bir süreçte yeniden gündeme getirildi. Bizler de kadın örgütleri olarak bunun nasıl bir infial yaratacağını, sonucunda kadına yönelik şiddetin, istismarın yükseleceğini, ekonomik, psikolojik ve sosyal anlamda çok zor zamanlardan geçtiğimiz salgın günlerinde bunun kadınlar için daha büyük sorunlar yaratacağını defalarca dile getirdik.

'TCK'DE KADINA YÖNELİK ŞİDDET KAPSAMINDA BİR SUÇ YOK'

Hükümet gerici politikalarından vazgeçmedi ve tüm itirazlara göz yummaya devam etti: Tüm bunlara karşın manipülasyon haberlerle, algı oyunu yapılmaya çalışıldı. Cezaevinde kadına yönelik şiddet suçundan yatanların, af kapsamında olmayacağının propagandası yapılarak muhalefet susturulmak istendi. Ancak TCK’de ‘Kadına yönelik şiddet’ kapsamında bir suç tanımı yok.

Şiddet, istismar, cinayet suçlarından bu failler cezaevlerinde yatıyorlardı. Cezaevlerinden çıkan bu insanlar, şiddet uyguladıkları evlerine geri döndüler ya da serbestçe etraflarında dolaşabiliyorlar. Bu, kadınları şiddet, ölüm, istismar çemberinde yaşamaya itmek demektir. Kadına yönelik şiddete karşı koruma tedbirlerine dair tüm söylemlere rağmen yine politika değiştirmemek noktasında ısrarcı davranılıyor. Bu yasa tasarısı geçirilirken, aynı zamanda 14 yaşındaki çocukların evlendirilmesi kanunu da geçirilmek istendi. Ancak kamuoyunda ciddi tepkilerin oluşmasından dolayı geri çekmek zorunda kaldılar. 

Yine bu tasarının Meclis'in açıldığı bu günlerde tekrar gündeme getirileceğini ve yasalaştırılmak isteneceğini biliyoruz. Bu yasanın geçirilmek istenmesi ve sunulması çocuk istismarının önünü açmaktır. İktidarın istismar yasasına, çocuklarımızı kurban etmeyeceğiz. Asla bu zihniyeti kabul etmeyeceğiz.

'KADIN MÜCADELESİ YARGILANAMAZ'

Kadınlar için, her geçen günün olağanüstü olduğu zamanlardan geçiyoruz. Her gün bir kadın cinayeti haberi, bir tecavüz haberi, bir erkek şiddeti haberi ile uyanıyoruz ve haberleştirilmemiş nicelerinin olduğunu da biliyoruz. Pandemi günlerini de evde kal çağrılarının bazı kadınlarımız için güvenliksiz olduğu tespitiyle ve buna karşı önlemler alınması gerekliliğiyle, 6284‘ün ve İstanbul Sözleşmesi'nin uygulanmasından imtina ediliş ile, kadına şiddet uygulamış faillerin cezaevlerinden serbest bırakılmasıyla, akademisyen unvanı ile kız çocuklarına sapkınca bakan söylemlerin meşrulaştırılmasıyla, siyasetçi ve gazeteci kadınlar hakkında tecavüz tehditlerinin ortalıkta dolaşmasıyle geçiriyoruz. Hakkını arayan kadın dernekleri mühürleniyor, ataerkinin karşısında mücadele eden kadınlar gözaltına alınıp tutuklanıyor. Bu saldırıların tüm kadınlara yapıldığının bilincindeyiz ve kadın dayanışmamızı asla bırakmayacağız.

Kadın mücadesi yargılanamaz!

Pandemiden ve daha sonraki süreçlerden Sinop Kadın Platformu olarak birlikte güçlenerek çıkacağız. Hiçbir kadın yalnız değildir! Sinop’ ta kadın dayanışmasını büyütüyor ve üzerimizdeki baskı, sınır, engel ve zorlamalara karşı dayanışmayla mücadeleyi büyütmeye devam ediyoruz.

YAŞASIN KADIN DAYANIŞMASI!

YAŞASIN KADIN MÜCADELESİ!

Tüm kadınlara sesleniyoruz: Ya hep beraber, ya hiç birimiz!''