Sezgin Tanrıkulu'ndan 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü Raporu: AKP, Saray'a biat etmeyen gazetecileri 'suçlu' ve 'terörist' ilan ediyor
CHP'li Sezgin Tanrıkulu, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler gününde kapsamlı bir rapor hazırladı. Tanrıkulu raporunda AKP hükümetinin Saray'a biat etmeyen gazetecileri 'suçlu' ve 'terörist' ilan ettiğini belirtti.
10-01-2021 11:27

Hüseyin Naval - @huseyinNaval
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili ve TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Başkanvekili Sezgin Tanrıkulu, Türkiye'deki gazeteciliğin geldiği noktayı gözler önüne serdi.
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü Raporu hazırlayan Tanrıkulu, AKP'nin Saray'a biat etmeyen gazetecileri 'suçlu' ve 'terörist' ilan ettiğini belirtirken, "AKP Hükümetlerinin gözünde, saraya biat etmeyen, her durumda ve koşulda pembe tablolar çizmeyen gazetecilerin 'suçlu' veya 'terörist' sayıldığı 21. yüzyılda 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü kutlanıyor…" ifadelerini kullandı.
"12 Eylül Darbesiyle başlayan 'muhalif olmasına bile gerek yok, gerçeği yazıyorsa, koşulsuz bizden değilse teröristtir' yaklaşımı sürmektedir" diyen Sezgün Tanrıkulu, raporunda şu bilgileri paylaştı:
"- 2020 yılında –en az- 59 yazar, gazeteci hapis/para cezasına mahkum edildi…
- 2020 sonu itibariyle –en az- 87 gazeteci cezaevinde…
- Sendika.org gibi muhalif internet siteleri onlarca kez yasaklandı…
- RTÜK, yandaş tv kanalları hakkındaki şikayetleri incelemeye bile almadı…
- Basın İlan Kurumu, Evrensel, Cumhuriyet, BirGün gazetelerine birçok kez ilan kesme cezası verdi…
- Gazetecilere fiili ya da sanal saldırılar artıyor…"
'SUÇ: GAZETECİLİK'
“Düşünceyi ifade özgürlüğü ve bu bağlamda basın özgürlüğü, yaşam hakkı ve kötü muamele yasağı ile birlikte sayılan temel insan hakları arasındadır" denilen raporun tamamı şu şekilde:
"Türkiye'nin neden Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütünün '2020 Dünya Basın Özgürlüğü' Endeksinde 180 ülke arasında 50.02 puanla 154. sırada yer aldığını aşağıdaki tablo çok net açıklıyor…
Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın verilerine göre 67, Bağımsız Gazetecilik Platformu verilerine göre ise 87 gazeteci halen cezaevinde bulunuyor.
Türkiye’de AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılından 2020 yılı sonuna kadar en az 808 gazeteci tutuklandı:
Düşünceyi ifade özgürlüğü kapsamına giren eylem ve etkinlikleri nedeniyle gözaltına alınan, tutuklanan, yargılanan, mahkûm olan gazeteciler ve diğer kişilere ilişkin verilerin sağlıklı olmadığı, gerçeğin çok altında olduğu unutulmamalıdır. Eylül ayında yayınlanan Düşünceyi İfade Özgürlüğü İhlal Raporu'nda dediğimiz gibi, 'Yani aslında ‘düşünceyi ifade özgürlüğü ihlali’ kapsamındaki durumlara, olaylara ilişkin verilere ulaşmanın zorluğunun, hatta imkânsızlığının da ‘düşünceyi ifade özgürlüğünün ihlali’ olarak kabul edilmesi gerekmektedir.'
2018 yılında Kadir Has Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmaya göre, her 5 vatandaştan 3’ü basın özgürlüğünün olmadığını düşünüyor. Oxford Üniversitesi Reuters Gazetecilik Çalışmaları Enstitüsü’nün raporuna göre ise Türkiye haberlere güvenmeme açısından, dünya ülkeleri arasında 2. sırada.
Gazeteciler Saldırılar: Sağlık çalışanlarına yönelik saldırılar artarken, benzer olumsuzluklar birçok alanda gözlenmektedir. Örneğin, AKP Hükümetleri döneminde artan gazeteci düşmanlığı, basın özgürlüğüne AKP Hükümetinin tutumu nedeniyle yaşanmaktadır. Önceki yıllarda pek yaşanmayan saldırılar tehditler son derece artmış durumadır.
- 29 Şubat Günü Ankara’da Sputnik Haber Ajansı Ankara Temsilciliğinde çalışan üç gazetecinin evlerine kimliği belirsiz kişiler tarafından saldırı girişiminde bulunuldu. Şikâyet için polis karakoluna giden gazeteciler, Sputnik’in İngilizce sayfasında yer alan Hatay’a ilişkin bir haber nedeniyle gözaltına alındı. Aynı soruşturma kapsamında İstanbul’da Sputnik Türkiye Genel Yayın Yönetmeni de gözaltına alındı. Ajansının bürosunda da arama yapıldı. Dört gazeteci 1 Mart günü ifade işlemlerinin ardından serbest bırakıldı.
- İzmir’in Menemen İlçesinde Çağrı Haber Gazetesinin Sahibi ve Çağrı Radyo Genel Yayın Yönetmeni, 10 Nisan günü D.E. adlı kişinin saldırısına uğradı.
- 20 Nisan günü Ses Kocaeli Gazetesine kimliği belirsiz kişiler tarafından silahlı saldırı düzenlendi. Saldırı sonucu gazete binasında maddi hasar oluştu. Gazetenin Genel Yayın Yönetmeni ve bir yazar, gazetenin internet sitesinde yayınlanan Covid-19 salgınına ilişkin bir haber nedeniyle 22 Mart günü gözaltına alınmıştı.
- Zonguldak’ın Kozlu İlçesinin AKP’li Belediye Başkanı hakkında haber yapan gazetecileri “Adalet gereğini yapmazsa ben yapacağım. Herkese gereğini yapacağım. Kimse sokakta rahat dolaşamayacak” diyerek tehdit ettiği iddia edildi.
- Yeniçağ Gazetesi Yazarı Yavuz Selim Demirağ’ın Ankara’daki evinin posta kutusuna mermi bırakılarak tehdit edildiği öğrenildi. Yavuz Selim Demirağ, 11 Mayıs 2019 tarihinde evinin önünde kimliği belirsiz kişiler tarafından saldırıya uğramış, gözaltına alınan altı kişi daha sonra serbest bırakılmıştı.
- Batman’da yerel bir gazetede çalışan Hayrettin Önen, 11 Haziran günü silahlı saldırı sonucu yaralandı. Olay nedeniyle iki kişinin gözaltına alındığı öğrenildi.
- Bursa’da yayımlanan Karacabey Yörem Gazetesinin Sahibi Şaban Önen, 20 Ağustos günü dört kişinin saldırısına uğradı. Önen, yüzünden yaralandı. Saldırının, Karacabey’in AKP’li Belediye Başkanı hakkındaki haberler nedeniyle düzenlendiği iddia edildi.
- 25 Ağustos günü Nevşehir’de Gazeteciler Cemiyetine ait araç iki kişi tarafından yakıldı. Gözaltına alınan İ.H. ve M.A. adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
- 25 Ağustos günü Antalya’da Dim Medya Gazipaşa Temsilcisi Gazetecinin evine kimliği belirsiz kişiler tarafından silahlı saldırı düzenlendi.
- Ordu Ünye’de yayın yapan “Haber Ünye Portalı” internet haber sitesinin sahibi, iki kişi tarafından “Hilmi Güler aleyhinde neden yazılar yazıyorsun” diyerek 40 dakika boyunca dövüldüğünü ve ağzına silah namlusu sokulduğunu duyurdu. Girmeç, Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı hakkında “azmettirme”, iki kişi hakkında ise “Kasten yaralama, tehdit, hakaret, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” iddialarıyla suç duyurusunda bulundu.
- Elazığ Haberkent Gazetesinin Genel Yayın Yönetmeni 5 Eylül günü, T.A. ve kimliği belirlenemeyen bir kişinin saldırısına uğradı ve silahla tehdit edildi. AKP’li Elazığ Belediye Başkanının T.A. ve diğer kişiyi, belediyeyi eleştirdiği haberler nedeniyle Elazığ Haberkent Gazetesinin Genel Yayın Yönetmeni ile “konuşmak üzere gönderdiği” iddia edildi.
Basın Kartları: Ocak Ayında 28 gazetecinin basın kartları Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından iptal edildi. Ancak tepkiler üzerine birkaç gün içinde iptal kararı kaldırıldı.
Bu konuda resmi bir açıklama yapılmadığı için daha sonraki aylara ilişkin veri bulunmamaktadır. Ocak ayındaki basın kartı iptalleri toplu olduğu için haber basına yansımış, ancak tek tek iptallerin sürdüğü ve bunun da bir baskı unsuru olarak halen kullanıldığı bilinmektedir.
13 Aralık 2018 tarihinde 'Basın Kartı Yönetmeliği'nde yapılan değişiklikle sarı basın kartlarının iptali kolaylaşırken, yönetmeliğin iptalle ilgili kısmına 'Milli güvenlik ve kamu düzenine aykırı davranışlarda bulunması veya bu tür davranışları alışkanlık edinmesi' maddesi eklenmişti. Maddenin ne kadar muğlak olduğu ve AKP Hükümeti tarafından muhalif görülen gazeteciler üzerinde baskı kurmasını kolaylaştırdığı aşikardır.
Yönetmelikte kartları veren Basın Kartı Komisyonunda da değişikliğe gidilmiş, değişiklikten önce basın işkolunda örgütlü tüm sendikaların temsilcileri komisyonda yer alırken, yeni yönetmelikle başkanlığın seçeceği tek bir sendika temsilcisinin komisyonda yer alacağı hükmü getirilmişti.
27 Ocak 2020 tarihinde Cumhurbaşkanı Yardımcısının yanıtlaması istemiyle vermiş olduğum 7/24506 Esas Numaralı Yazılı Soru Önergesine 2 Haziran 2020 tarihinde verilen yanıtta, '24 Temmuz 2018 ila 26 Ocak 2020 tarihleri arasında basın kartı almak için yapılan başvuru sayısı 18650’dir.' ifadesine yer verilmiştir.
Fıkra ya da kötü şaka değil gerçek
“… Haberine erişim engeli getirildi; … Haberine erişim engeli getirilmesi haberine erişim engeli getirildi; …haberine erişim engeli getirilmesi haberine erişim engeli getirilmesi haberine de erişim engeli getirildi”
İnternete Sansür-Sosyal Medya Kanunu: Sosyal medya ve internet yayınlarına ilişkin düzenlemeler içeren 'İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun' 29 Temmuz Günü TBMM Genel Kurulunda kabul edilmiştir. Yasa, Türkiye’den günlük erişimi 1 milyondan fazla olan yurt dışı kaynaklı sosyal ağ sağlayıcılarının en az bir kişiyi Türkiye temsilcisi olarak belirlemesini öngörürken, yetkili, 'içeriğin yayından çıkarılması ve erişimin engellenmesi', 'özel hayatın gizliliği nedeniyle içeriğe erişimin engellenmesi' kapsamındaki başvurulara en geç 48 saat içinde olumlu ya da olumsuz yanıt vermek zorundadır. Yasa, şirketlerin Türkiye’deki kullanıcıların verilerini Türkiye’de barındırmasını da öngörmektedir.
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Türkiye’de günlük erişimi 1 milyonu aşan sosyal ağ sağlayıcıları Facebook, Twitter, YouTube, TikTok, Periscope ve Instagram’a 'temsilci belirleme ve bildirme yükümlülüklerini yerine getirmedikleri' gerekçesiyle 10’ar milyon TL para cezası verdi (4 Kasım).
Yasa, sosyal ağ sağlayıcılarının bu cezanın tebliğinden itibaren 30 gün içinde yasal yükümlülükleri yerine getirmemesi durumunda 30 milyon TL daha ceza kesilmesini öngördüğü için 3 Aralık günü de sosyal ağ sağlayıcılarına 30’ar milyon TL para cezası daha verdi.
İnternet sitelerine, haberlere, sosyal medya paylaşımlarına engel/yasaklama getirilmesi 2021 Türkiye’sinde 'vaka-i adiye'den oldu… Engelleme/yasaklama kararlarının gerçek durumunu kimse bilmiyor, yüzbinlere ulaştığı tahmin ediliyor…"
İLGİLİ HABERLER
Kızına tecavüzden tutuklandı, mahalleli evi ateşe verdi
Ankara'nın Polatlı ilçesinde 37 yaşındaki çoban E.A., 19 yaşındaki kızı H.A.'ya cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla tutuklandı. Olayı duytan mahalleli E.A.'nın yaşadığı evi ateşe verdi.
24-01-2021 17:11

Ankara Polatlı ilçesine bağlı Uzunbeyli Mahallesi'nde oturan E.A, yaklaşık 5 ay önce hayvanları otlattığı bölgede bulunan konteynerde, kızı H.A.'ya cinsel istismarda bulundu. Olayın ardından hamile kalan H.A., geçen hafta bebeği aldırmak için Polatlı Devlet Hastanesine başvurdu. Ancak kürtaj için hamilelikte yasal sürenin aşılması nedeniyle bebeği aldıramayan H.A, akrabalarının bulunduğu Eskişehir'e gitti. H.A, burada akrabalarının ısrarı üzerine babasının kendisine cinsel istismarda bulunduğunu ve hamile kaldığını söyledi.
Yakınlarının ihbarı üzerine Ankara İl Jandarma Komutanlığı, olayla ilgili inceleme başlattı. E.A. jandarmadaki ifadesinde konteyner içerisinde kızına cinsel istismarda bulunduğunu itiraf etti. Jandarmaki sorgusunun ardından adliyeye sevk edilen E.A. tutuklanarak cezaevine gönderildi.
MAHALLELİ EVİ ATEŞE VERDİ
Öte yandan olayın duyulmasının ardından bir grup mahallesi sakini, E.A.'nın evini benzin dökerek yakmaya çalıştı. İçeride kimsenin olmadığı sırada çıkan yangın, itfaiyenin müdahalesiyle kısa sürede söndürüldü. Ancak evin bir kısmı zarar gördü. Jandarma ekipleri, evin bulunduğu bölgede önlem aldı.
Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi: GSS ve BAĞ-KUR borcu olan vatandaşlar ücretsiz ilaç alamayacak
Cumhurbaşkanı kararnamesi ile çiftçi ve esnaf 2021 sonuna kadar devlet ve üniversite hastanelerinde muayene olabilecek ancak eczaneye gittiklerinde ücretsiz ilaç alamayacak.
24-01-2021 15:56

Genel Sağlık Sigortası (GSS) ve BAĞ-KUR prim borcu olanların sağlık hizmetine ulaşamamasına dönük tepkiler üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan bazı değişiklikler içeren bir kararname yayımladı. Kararnameye göre borcunu ödeyemeyen milyonlarca esnaf ve çiftçi yıl sonuna kadar Devlet Üniversitesi hastanelerinde ve Devlet hastanelerinde muayene olabiecek fakat borcu olduğu için eczaneden ilaç alamayack.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi CHP Milletvekili Av. Cavit Arı, “İlaç konusu bir an evvel çözülmeli” diyerek duruma tepki gösterdi. Özellikle pandemi döneminde alınan bu kararın ciddi sorun yaratacağını ifade etti.
'ESNAF VE ÇİFTÇİ CAN ÇEKİŞİYOR'
Pandemi döneminde esnaf ve çiftçinin kan ağladığını ifade eden Arı, “NACE kodu verilmiş bulunan 1521 esnaf grubumuz var. Ancak ne acıdır ki sadece bu esnaf gruplarından 133 meslek grubuna devlet tarafından destek verilebilmekte. O da gelir kaybı adı altında 3 ay süreyle 1000 TL’lik destek. Esnaf ve çiftçimiz bu şekilde can çekişirken bugünlerde başka bir sorunla yine karşı karşıya kalmış durumda. O da iki ay süreyle prim borcu olan esnafımız ve çiftçimiz üçüncü aya geçtiği takdirde eczaneden ilaç alamamakta” dedi.
Pandemi sürecinde esnaf ve çiftçinin borçlarını ödemekte zaten zorlandığını belirten Arı, “Aile ve Çalışma Sosyal Hizmetler Bakanına, Ticaret Bakanına ve Sağlık Bakanına duyurmak istiyorum. Bakın esnafımız ve çiftçimiz primini zaten zor ödemekte. İki ay gecikmiş borcu olanın eczaneden ilaç alamadığı bu uygulamaya bir an evvel son verilmeli, en azından bu korona sürecinde esnafımız, çiftçimiz ve vatandaşımız prim borcu da olsa eczaneden ilaç alabilmeli diyorum” diye belirtti.
Öğrencilerin gizli olması gereken bilgileri AKP'li il başkanıyla paylaşıldı
CHP 26. Dönem Milletvekili Barış Yarkadaş, kendisine ulaştırılan bir videoyu yayınladı ve AKP Tekirdağ İl Başkanı Mestan Özcan ile Okul Müdürü Abdullah Şenol'a tepki gösterdi.
24-01-2021 14:49

CHP 26. Dönem Milletvekili Barış Yarkadaş, Tekirdağ'da AKP İl Başkanı Mestan Özcan'ın öğrencilerin karnelerini dağıttığı anlara ait skandal görüntüleri sosyal medyadan paylaştı ve tepki gösterdi.
Öğrencilerin gizli olması gereken bilgilerinin bir siyasi parti yöneticisi tarafına iletilmesine ve teşhir edilmesine dikkat çeken Yarkadaş "İşte parti devleti budur" dedi.
Twitter hesabından olay anının görüntülerini paylaşan Yarkadaş açıklamasında '' AKP Tekirdağ İl Başkanı Mestan Özcan, Süleymanpaşa İmam Hatip Lis. öğrencilerinin karnelerini evlerine giderek dağıtıyor. Öğrencilerin gizli kalması gereken bilgilerini AKP'ye veren kişi ise Okul Müdürü Abdullah Şenol... Şenol'un makam odasına astığı fotoğrafı görünce zaten eğitim kurumlarındaki partizanlaşmanın ve "parti devleti"nin hangi boyuta ulaştığını görüyorsunuz. Müdür Bey, öğrencilerinin bilgilerini AKP'ye hangi hakla veriyor? Yaptığı suç ama soruşturmaya uğramayacağı hatta ödüllendirileceğini biliyor ve zamanın ruhuna uygun davranıyor'' ifadelerini kullandı.
1- AKP Tekirdağ İl Başkanı Mestan Özcan, Süleymanpaşa İmam Hatip Lis. öğrencilerinin karnelerini evlerine giderek dağıtıyor. Öğrencilerin gizli kalması gereken bilgilerini AKP'ye veren kişi ise Okul Müdürü Abdullah Şenol... Şenol'un makam odasına astığı fotoğrafı görünce zaten >> pic.twitter.com/mDubbRC97J
— Barış Yarkadaş (@barisyarkadas) January 24, 2021
2- eğitim kurumlarındaki partizanlaşmanın ve "parti devleti"nin hangi boyuta ulaştığını görüyorsunuz. Müdür Bey, öğrencilerinin bilgilerini AKP'ye hangi hakla veriyor? Yaptığı suç ama soruşturmaya uğramayacağı hatta ödüllendirileceğini biliyor ve zamanın ruhuna uygun davranıyor. pic.twitter.com/95wIYw16CS
— Barış Yarkadaş (@barisyarkadas) January 24, 2021
Sağlık Bakanı: 6.5 milyon doz aşı pazartesi sabahı ülkemizde olacak
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca pazartesi günü 6,5 milyon doz aşının Türkiye'ye ulaşacağını sosyal medya hesabından duyurdu.
24-01-2021 14:24

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, sosyal medyadan "İnaktif aşıların 10 milyon doz olan 2. sevkiyatının ilk bölümü (6.5 milyon doz) aşılar pazartesi sabahı ülkemizde olacak" açıklamasını yaptı.
Twitter hesabından açıklama yapan Koca ''İnaktif aşıların 10 milyon doz olan 2. sevkiyatının ilk bölümü (6.5 milyon doz) aşılar pazartesi sabahı ülkemizde olacak. Tedarik planına uygun olarak teslimatlar aşı programı aksamadan devam edecek şekilde elimize ulaşacak '' dedi.
İnaktif aşıların 10 milyon doz olan 2. sevkiyatının ilk bölümü (6.5 milyon doz) aşılar pazartesi sabahı ülkemizde olacak. Tedarik planına uygun olarak teslimatlar aşı programı aksamadan devam edecek şekilde elimize ulaşacak.
— Dr. Fahrettin Koca (@drfahrettinkoca) January 24, 2021
İspanya Genelkurmay Başkanı Villarroya, sırası gelmeden aşı olduğu anlaşılınca istifa etti
İspanya Genelkurmay Başkanı Miguel Ángel Villarroya, kendisinin ve diğer üst düzey komutanların sırası gelmeden önce aşı olduklarının ortaya çıkmasının ardından istifa etti.
24-01-2021 13:48

İspanya Genelkurmay Başkanı Miguel Ángel Villarroya ve diğer üst düzey komutanların öncelikli aşılama programında olmadıkları halde ve henüz aşı sırası onlara gelmeden aşı oldular. Aşı oldukları anlaşılan kommutanların ardından Villarroya istifa etti.
Yerel basında yer alan haberlere göre, 63 yaşındaki Villarroya, "silahlı kuvvetlerin itibarını korumak" gerekçesiyle Savunma Bakanı Margarita Robles’e görevden alınmasını talep eden bir mektup yazdı. Villarroya mektubunda, "her zaman astlarına örnek olmaya çabaladığını" ifade etti.
Evrensel'de yer alan habere göre, Kovid-19'da aşılama sürecine 27 Aralık'ta başlayan İspanya'da Sağlık Bakanlığının verilerine göre, şimdiye kadar 1 milyon 346 bin 100 doz aşının ülkeye geldiği, 1 milyon 165 bin 825 kişiye aşı yapıldığı ve ikinci doz aşı olanlarının sayısının 68 bin 456 olduğu bildirildi.
Kovid-19'da ilk olarak bakımevlerindeki yaşlılara, engellilere ve sağlık personeline aşılama yapılırken, bazı bölgelerde üst yaş (80 ve üstü) ve riskli gruba da geçildi.
Pfizer-BioNtech firmasına ait olan Kovid-19 aşılarıyla ilgili, bir tüpten 5 yerine 6 doz çıkarılmasının istenmesi ancak buna uygun şırıngaların olmadığıyla ilgili tartışmaların devam ettiği İspanya'da, aşıları dağıtmaktan sorumlu merkezi hükümete yönelik suçlamalar da yapılıyor.
Madrid özerk yönetim hükümeti, aşı kalmadığı gerekçesiyle bölgesindeki aşılamanın durdurulduğunu açıkladı.
Bakan Çavuşoğlu'ndan Nijerya'da rehin alınan Türk gemisine ilişkin açıklama
Nijerya'da korsanlar tarafından rehin alınan Türk gemisine ilişkin konuşan Bakan Çavuşoğlu, "Biraz önce kaptanla görüştüm gemi Gabon karasularında" dedi.
24-01-2021 10:57

Nijerya açıklarındaki Gine Körfezi'nde Sao Tome’nin 100 deniz mili kuzeybatısında M/V Mozart isimli bir Türk gemisi, Nijeryalı korsanlar tarafından rehin alındı.
Türkiye, Gine açıklarında rehin alınan Türk gemisinden kaçırılan mürettebatın bulunması için girişimler başlattı.
NTV'ye konuşan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türk gemisine yapılan baskınla ilgili açıklamalarda bulundu.
Çavuşoğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Biraz önce kaptanla görüştüm gemi Gabon karasularında. Gemi limana yanaşmak için bekliyor. Gabon'dan da teknek personel talebinde bulunduk. Gemi yanaşır yanaşmaz gerekli işlemleri yapacağız. Vatandaşların kurtarılması için koordineli görüşmeleri sürdürüyoruz. Korsanlar henüz geri dönüş sağlamadılar. Kaptanın morali iyi, personel de iyi. Herhangi yaralanma veya başka bir durum yok. Vefat eden Azerbaycanlı kardeşimizin naaşı var onu da gemi yanaşır yanaşmaz gerekli işlemleri başlatacağız."