Sezai Temelli: Burası benim ülkem, sen Man Adası'na git!

Sezai Temelli: Burası benim ülkem, sen Man Adası'na git!

HDP'nin Kars Mitingi'nde Eş Başkan Sezai Temelli konuştu.

HDP'nin yerel seçim çalışmaları kapsamında ilk mitingine Kars'ta başladı. 

HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli şöyle konuştu:

AÇLIK GREVLERİ

-Bu adaletsizlik son bulsun, bu zulüm bitsin diye bedenini açlığa yatıranlar var. Adaletin sesini halkın sesini yükseltenler var. Bizler de bu sese ses katalım. Buradan Leyla Güven’e ses verelim. Hepsine sevgilerimizi saygılarımızı yollayalım. Tam 114 gündür Leyla Güven açlık grevinde, bugün Türkiye cezaevlerinde 330’dan fazla tutsak açlık grevinde, Strazburg’daki arkadaşlarımız, Kandıra Cezaevi'nde Selma Irmak, Sebahat Tuncel açlık grevinde. Hewlêr’de Nasır Yağız açlık grevinde. Hepsi bedenleri ile bu adalet ve demokrasi mücadelesine güç katıyorlar, seslerini yükseltiyorlar adalet ve hukuk istiyorlar. 

'SEÇİM ZAMANI KÜRT, SONRA KURT'

Adalet Bakanı dün diyor ki ‘Biz Kürtçe ninnilerle büyüdük’. Güzel, iyi olmuş. Fakat sen Adalet Bakanı'sın, seçim zamanı aklına Kürt olduğun gelmesin, her zaman gelsin. Her zaman gelsin ki bu ülkenin bir halklar bahçesi olduğunu unutma. Her zaman gelsin ki bu ülkenin bir kültür beşiği olduğunu unutma. Bunlar biliyorsunuz, seçim zamanı Kürt oluyorlar, Kürtlükleri akıllarına geliyor, seçim bitiyor Kurt oluyorlar. 

'BURASI BENİM ÜLKEM, SEN MAN ADASI'NA GİT'

-Kimseyi yuhalamayın, bizler bize yakışanı yapacağız. Bizler bir arada yaşama iradesini ortaya koymuşuz. Bizler kimseye nefret söylemiyle yaklaşmayacağız. Bizler kimseye düşmanlık yapmayacağız. Bu onlara yakışır. Sabah akşam HDP’yi düşmanlaştırarak, bizleri kötüleyerek siyaset yaptıklarını sanıyorlar. Siyaset halk için, halkın sorunlarını çözmek için yapılır. Bunların artık halkın sorunlarını çözecek ellerinde bir şey kalmamış. Tek bildikleri şey halkları birbirine düşman etmek, HDP’yi kötülemek ve bize yol göstermek. Diyorlar ki ‘ülkeyi terk etsinler’. Ne terk edeceğim ülkeyi, burada doğdum, burada yaşıyorum burada yaşamaya devam edeceğim. Burada siyaset yapacağım; burada mücadele edeceğim. 

Burası benim ülkem. Bu güzel ülke için siyaset yapıyoruz. Kürt halkı gibi erdemimizle siyaset yapıyoruz. Bu güzel ülke için siyaset yapıyoruz, erdemimizle siyaset yapıyoruz kimsenin hakkı değil bize erdem öğretmek. Bu erdem Kürt halkının 100 yıllık mücadelesinin sonucudur. Gitmek istiyorsanız buyurun gidin. Man Adası orada, New York’ta aldığınız dairelerinize gidin ama biz buradayız, burada da olmaya devam edeceğiz. 

'HER ŞEYİ SATTILAR!'

Bunlar iktidara ilk geldiklerinde, ne var ne yok sattılar bir özelleştirme dalgasıyla halkın kaynaklarını çarçur ettiler. Dedik ki yapmayın! Siz özelleştirme yaptıkça bu ülke daha çok borçlanır. Siz özelleştirme yaptıkça, bu ülkede işsizlik artar. Siz özelleştirme yaptıkça, ülke yoksullaşır. Sonuçta şimdi daha çok borçlandık. Daha çok işsizliğimiz var, daha çok yoksuluz. 

'TARIMI BİTİRDİLER'

Bakın bu ülkede tarımı bitirdiler, tarım politikası diye bir şey kalmadı. AB’den demokrasi alacaklarına, Avrupa’nın gıdasını, tarımını aldılar; bu ülkede tarımı bitirdiler. Kendi tohumunu üretmek yerine İsrail’den tohum aldılar; bu ülkenin tohumunu bitirdiler. Kars’ın en gelişmiş, Orta Doğu’nun en gelişmiş süt ve et tesisini özelleştirdiler. Bugün hayvancılığı bitirdiler, Kars’ı ve ülkeyi yoksullaştırdılar, adeta bir tarım terörü yarattılar. Çıkmış bugün diyor ki bu tarım terörünün bu tarımda yaşananların müsebbibi rantçılar, manavlar, çiftçiler, hal esnaflarıymış. Bizim aklımızla çiftçinin aklı ile alay edenler tarımı bu duruma sürükleyenler çiftçiyi esnafı suçlu hale getiriyorlar. 

'ERDOĞAN ÜLKEYİ BÖLÜYOR'

Bu ülkede bir Cumhurbaşkanı var mı? Sizin bir Cumhurbaşkanınız var mı? Cumhurbaşkanı, cumhurun başkanı, halkın, halkların başında olur. Tabii bu başta olmak padişahlık, diktatörlük değildir; halkı kucaklamaktır, herkese eşit mesafede olmaktır. Bunun yolu da kuvvetler ayrılığından geçer, yasamanın yürütmenin kuvvetler ayrılığı ilkesiyle bağımsızlığından ve tarafsızlığından geçer. Oysa bugün Cumhurbaşkanıyım diyen Erdoğan AKP’nin başındadır. Yani sadece kendinden olan başkan diğerlerine düşmandır. 

Bu ülkeyi tam ortadan ikiye bölmektedir. Bakın sosyal medya paylaşımlarına, miting konuşmalarına bakın. Bu ülkede kendisinden olmayan, kendisine oy vermeyen herkesi dışlamakta ve ötekileştirmektedir. O yüzden dedik ki bu sistemle yürünemez. Bu sistem bu ülkenin tarihine geleneğine ve bir arada yaşama iradesine uygun değil. 

'ÜLKEYİ AKP-MHP BLOKU'NDAN BİZ KURTARACAĞIZ'

Bu AKP-MHP blokundan bu ülkeyi kurtaracağız. Çünkü bu zihniyet faşist bir zihniyettir. Buna ancak biz son verebiliriz, öyle de yapacağız. 31 Mart’ta sandıklara oyumuza irademize geleceğimize sahip çıkacağız. Bu ülkeyi kayyımlardan, bu iktidardan kurtulacağız. Bu faşistleri tarihin çöplüğüne süpürüp atacağız.