'SBK'ye aracı olan MİT yöneticileri mi var?'
Gazeteci Barış Terkoğlu, Seran K. ve Sezgin Baran Korkmaz'ın on yıl önceki ifadesinin ayrıntılarını yazdı.
Cumhuriyet yazarı gazeteci Barış Terkoğlu, bugünkü "MİT’i bu işe karıştırmayın!" başlıklı yazısında; on yıl önce Seran K. ve Sezgin Baran Korkmaz'ın (SBK) Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandığı davaya ilişkin yeni soruları gündeme getirdi.
Yazısında Seran K. ve Sezgin Baran Korkmaz'ın on yıl önceki ifadelerinden yola çıkan Terkoğlu, "SBK’ye aracı olan MİT yöneticileri mi var? Yoksa SBK, MİT’in adını mı kullanıyor?" ifadelerine yer verdi.
Terkoğlu ayrıca "Mahkeme, Uzuner’in SBK’yi devreye soktuğunu söylüyor. Peki SBK, Uzuner ile nasıl tanıştı?" sorusunu yöneltirken şunları yazdı:
"SBK’nin 25 Aralık 2012’deki mahkeme ifadesinde yazıyor:
'Ahmet Uzuner ile öncesinden tanışıklığım yok. Ankara’dan tanıdığım X vasıtası ile, kendisi MİT Müsteşarlığı’nda müsteşar yardımcısıdır, tanıştım.'
SBK, MİT yöneticisinin adını açıkça söylemiş. Ben ise gizledim. Zira MİT personelinin kimliğini ifşa etmek suç. Doğru mu söylüyor? Yani dolandırıcılıktan hüküm giyen SBK’ye aracı olan MİT yöneticileri mi var? Yoksa SBK, MİT’in adını mı kullanıyor?
Yanıtlarını ararken başka bir belgeye rastladım. Dava sanıklarından Seran K’nin, 10 Ağustos 2011’de, Ankara Cumhuriyet Savcılığı’nda verdiği ifadeden söz ediyorum. Seran K., sanık olmanın dışında, dosyanın adeta itirafçısı. F.T’nin işyerine sahte senetle icraya gittikten sonra olanları savcıya şöyle anlatmış:
'Haciz işlemi bittikten sonra Beşevler’de bulunan Atlı Spor Kulübü’ne gittim. Haciz sonrası SBK ile orada görüşecektik. O esnada Atlı Spor Kulübü’nün önünde, MİT’te üst düzey yönetici olduğunu bildiğim X’in otomobilini de gördüm. Arabanın plakasını ve modelini şu an hatırlayamıyorum. Ancak aracın başında X’in koruması da vardı. Ben, Atlı Spor Kulübü’nün restoran bölümüne geçtiğimde, SBK’nin X ile hararetli ve samimi bir şekilde konuştuklarını gördüm. Yanlarına gitmek isterken SBK el işaretiyle uzaklaşmamı isteyince oradan ayrıldım.'
Tutanakta yine X’in ismi açıkça yazıyor. Ben gizledim. Seran K., sözlerinin ciddiyetinin farkında ki ifadesini şöyle bitirmiş:
'Anlattığım ayrıntıların can güvenliğim açısından gizli tutulmasını istiyorum.' (...)"