Saray'dan direnişi kırma hamlesi: Öğrenciler, TÜRGEV aracılığında Erdoğan ile görüşmeye 'davet' edildi!
AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın Yönetim Kurulu’nda bulunduğu TÜRGEV aracılığıyla ‘muhalif’ görüşlü 30 öğrenci bulunması ve bu öğrencilerin Saray’da Recep Tayyip Erdoğan ile bir görüşme gerçekleştirmesi planlandığı öğrenildi.
07-01-2021 18:31

İleri Haber
AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Melih Bulu’nun Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör olarak atanmasına tepkiler büyürken, Saray’ın direnişe karşı TÜRGEV kartını açmaya çalıştığı öne sürüldü. Erdoğan’ın TÜRGEV üzerinden 30 öğrenciyi Saray’a getirerek, burada bir görüşmek yapmak istediği ortaya çıktı.
AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Resmi Gazete'de yayınlanan kararlarıyla, 2015 seçimlerinde AKP'den 1. bölge Milletvekili aday adayı olan Prof. Dr. Melih Bulu, Boğaziçi Üniversitesi'ne rektör olarak atanmış, buna karşı ''Kayyum rektör istemiyoruz'' diyen yüzlerce öğrenci dün Boğaziçi Üniversitesi önünde bir araya gelerek eylem yapmıştı. Polis, protestolarda öğrencilere biber gazı ve plastik mermiyle saldırmış ve bazı öğrencileri işkenceyle gözaltına almaya çalışmıştı.
Eylemlerin ardından başlatılan gözaltı dalgasında ise çok sayıda öğrenci “kayyum rektör istemiyoruz” dediği gerekçesiyle gözaltına alınmıştı.
Dün de Boğaziçi Üniversitesi ve Kadıköy’de protesto eylemleri yapılırken, farklı şehirlerde yapılan eylemlerle de Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerine destek verildi.
SARAY’DAN TÜRGEV KARTI
Direniş sürerken Saray’dan da direnişi bitirmek adına bir hamle yapıldığı öne sürüldü. AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın Yönetim Kurulu’nda bulunduğu Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı (TÜRGEV) aracılığıyla ‘muhalif’ görüşlü 30 öğrenci bulunması ve bu öğrencilerin Saray’da Recep Tayyip Erdoğan ile bir görüşme gerçekleştirmesi planlandığı öğrenildi.
‘TÜRGEV KENDİNİ NE SANIYOR?’
Konuyla ilgili Boğaziçi Dayanışması’nın sosyal medya hesabı üzerinden yapılan açıklamayla girişime tepki gösterildi. “TÜRGEV kendini ne sanıyor?” başlıklı açıklamada, “Altını çizme ihtiyacı duyuyoruz: TÜRGEV bizle iletişim kurabilecek bir merci değildir. Neye göre seçildiğini bilmediğimiz 30 kişi, Boğaziçi Üniversitesi’ni temsil edemez” denildi.
TÜRGEV kendini ne sanıyor? pic.twitter.com/hf5jCIugpi
— Boğaziçi Dayanışması (@boundayanisma) January 7, 2021
İLGİLİ HABERLER
'Küçük ortağın' asıl derdi belli oldu: 'Marksist yuvası TTB dağıtılmalı'
Bugün MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın da Bahçeli’nin bıraktığı yerden sözü alarak TTB’ye saldırdı. Yazılı bir açıklama yapan Yalçın, 'TTB'yi bölme' önerisi yaptı.
17-09-2020 18:45

Bahçeli’nin ardından MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın da TTB’yi hedef aldı. TTB’ye “tıbbi atık” olarak niteleyen Yalçın, “Artık bu Marksist yuvasının dağıtılmasının, en azından mesleki tekelinin kırılmasının zamanı gelmiştir” dedi.
‘Siyah kurdele’ eylemi üzerinden Türk Tabipleri Birliği’ne (TTB) saldıran Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, daha da ileri giderek TTB’nin kapatılmasını istemişti. Bahçeli’nin bu açıklamasının ardından özellikle sosyal medyadan tepki yağmış ve kullanıcılar TTB’ye sahip çıkmıştı.
SALDIRI SÜRÜYOR
Bugün MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın da Bahçeli’nin bıraktığı yerden sözü alarak TTB’ye saldırdı. Yazılı bir açıklama yapan Yalçın, “Türkiye’de bazı meslek odaları; buralarda yuvalanan Marksistler yüzünden meslek sahiplerinin hak ve menfaatlerini korumaktan çok, CHP’nin siyasetteki yan kuruluşu gibi faaliyet göstermektedir. Bunlardan biri de Türklükle ilgisi olmadığı gibi, doktorların sorunlarıyla da alakası bulunmayan Türk Tabipler Birliğidir. Kendilerini Marksizm’e ve ona hizmet eden partilere adamış Tabipler Birliğinin yönetici tayfası, doktorluktan ve sağlık sorunlarından çok siyasetle iştigal etmekte ara sıra hekimlik yapmaktadır" ifadelerini kullandı.
SALGIN UYARILARI ‘ŞİŞİRMEYMİŞ’…
Yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgını gün geçtikçe etkisini artırırken, yapılan uyarıları “salgın hakkındaki rakamları şişirmek” olarak niteleyen Yalçın, "'Tıbbi atık' haline gelen Tabipler Birliği’nin Covid-19 salgını hakkında verdiği gündelik rakamlar o kadar şişirilmektedir ki bunlar hastalığın yayılma sürecinde erişilen gün sayısıyla çarpıldığında sadece Ankara’da milyonlarca hasta tablosu varmış gibi görünmektedir. Oysa Covid-19 ile mücadelede Türkiye’nin bütün dünyada takdir gören başarılarını yok göstermek, sadece hükümete değil; sağlık çalışanlarına bühtandır, ihanettir. Bu uğurda hayatını kaybedenlere saygısızlıktır" dedi.
DERTLERİ BELLİ OLDU: MARKSİSTLER!
“Artık bu Marksist yuvasının dağıtılmasının, en azından mesleki tekelinin kırılmasının zamanı gelmiştir” şeklinde sözlerine devam eden Yalçın, hekimlerin başka bir meslek odası kurmalarının önünün açılması gerektiğini söyledi. Yalçın’ın bu sözleri ‘paralel baro’ düzenlemesinin ardından “sırada TTB mi var?” sorusunu akla getirdi.
CHP'li Faik Öztrak: Saray'ın sosyete damadı ekonomide pembe masallar anlatıyor
CHP Sözcüsü Faik Öztrak, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Öztrak’ın açıklamalarında dikkat çeken nokta ise Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın geçen hafta CNN Türk’te katıldığı bir programda sarf ettiği sözler oldu.
17-08-2020 19:01

CHP Sözcüsü Faik Öztrak, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’la ilgili “Gülücükler eşliğinde, çokomel mi iyi, puf-kek mi daha iyi polemiklerine girişiyor. Ne de olsa sosyete damadın başka derdi yok" dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Merkez Yönetim Kurulu’nun ardından bir basın toplantısı düzenleyen Parti Sözcüsü Faik Öztrak, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Öztrak’ın açıklamalarında dikkat çeken nokta ise Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın geçen hafta CNN Türk’te katıldığı bir programda sarf ettiği sözler oldu.
‘SOSYETE DAMADIN BAŞKA DERDİ YOK’
"Ekonomi tepe taklak giderken sarayın sosyete damadı, hala televizyona çıkıp pembe masallar anlatabiliyor" ifadelerini kullanan Öztrak, "Gülücükler eşliğinde, çokomel mi iyi, puf-kek mi daha iyi polemiklerine girişiyor. Ne de olsa sosyete damadın başka derdi yok" ifadelerini kullandı.
‘TOPLANMA ALANLARINI AVM VE GÖKDELENLERLE DOLDURDULAR’
17 Ağustos 1999’daki Gölcük Depremi’nin yıl dönümüne ilişkin de konuşan Öztrak, AKP iktidarının Deprem Vergisi adı altında topladığı 34 milyar 858 milyon dolarlık parayı iç ettiğini, deprem için ayrılan toplanma alanlarının bile AVM ve gökdelenle doldurulduğunu vurguladı.
‘ŞİKAYET MAKAMI DEĞİLSİNİZ’
Yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgınındaki vaka artışlarına da değinen Öztrak, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya tepki gösterdi. Öztrak, "Sağlık Bakanı ya ‘bu zaten beklediğimiz bir durumdu’ diyor ya da şikâyet etmekten ve tweet atmaktan başka bir şey yapmıyor. Sayın Bakan, siz şikâyet makamı değilsiniz" dedi.
Muharrem İnce'nin açıklamalarına CHP'den yanıt: 'Dünürünü bile aday gösterdik'
CHP, 4 Eylül'de Memleket Hareketi'ni başlatacağını açıklayan Muharrem İnce'nin partiye dönük eleştirilerine yanıt verdi.
13-08-2020 17:11

İleri Haber
Muharrem İnce’nin bugün yaptığı açıklamalara CHP’den 'İddialar ve gerçekler' başlığıyla bir yanıt geldi. Verilen yanıtta İnce’nin iddiaları sıralanırken, iddialara ilişkin açıklamalar yapıldı.
İleri Hatırlatıyor
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), 4 Eylül'de Memleket Hareketi'ni başlatacağını açıklayan Muharrem İnce'nin partiye dönük eleştirilerine yanıt verdi.
CHP'nin 'İddialar ve gerçekler' başlığıyla yayımladığı açıklama şöyle:
Cumhuriyet Halk Partisi İletişim Koordinatörlüğü olarak bu açıklamayı, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi amacıyla, milletimize duyduğumuz saygı gereği yapıyoruz.
İddia: 2018 Cumhurbaşkanlığı Seçiminde Cumhuriyet Halk Partisi Cumhurbaşkanlığı Kampanyasına gerekli desteği vermemiştir. Örgütler gerekli desteği alamamıştır.
Gerçek: 2018 yılında Milletvekilleri Genel Seçimi ile birlikte gerçekleştirilen Cumhurbaşkanı Seçimi kampanyasına partimizin verdiği mali destek miktarı 82 Milyon TL’dir.(4 Eylül 2019 Parti Meclisi Toplantısında oy birliği ile kabul edilmiştir) Bu rakamın 27 Milyon TL’si Örgütlere Cumhurbaşkanlığı Seçim Kampanyasında kullanılmak üzere aktarılmıştır. Ayrıca Cumhurbaşkanlığı destek kampanyasında 26 Milyon TL bağış toplanmış ve bu kampanya süresince harcanmıştır. Bir önceki seçim kampanyamızın toplam bütçesi ise sadece 16 Milyon TL'dir.
İddia: Cumhuriyet Halk Partisi 2018 Cumhurbaşkanı Adayına yakın isimleri siyaseten engellemiş ve aday göstermemiştir.
Gerçek: Cumhuriyet Halk Partisi'nin aday belirleme ölçüsü, kimin kime yakın olduğu değil, kazanma potansiyelidir. Bu potansiyel de yapılan anketler ile belirlenmiştir. Öte yandan iddia sahibinin dünürü de dahil olmak üzere, yerel seçimlerde de halkın desteğini alan her CHP'li aday gösterilmiştir.
İddia: Cumhuriyet Halk Partisi Cumhurbaşkanı adayı ile iletişimini koparmış, bilgi akışı sağlamamıştır.
Gerçek: Seçim günü saat 16.30’da Parti Sözcüsü Sayın Bülent Tezcan Cumhurbaşkanı adayımızı aramış seçim gecesi sonuçların sayın Genel Başkanımızla birlikte genel merkezde izlenmesi noktasında davette bulunulmuş ancak bu davet sayın Cumhurbaşkanı Adayımız tarafından kabul görmemiştir. Ayrıca Cumhurbaşkanlığı seçiminden bir hafta önce Genel Başkanımızın talimatı ile Genel Başkan Yardımcımız Sayın Onursal Adıgüzel, randevu alarak, seçim günü veri akışının nasıl sağlanacağı, diğer siyasi partiler, haber ajansları ve gönüllüler arasında koordinasyonun nasıl işletileceği yönünde bilgi aktarmak üzere Cumhurbaşkanı Adayımızı kaldığı otelde ziyarete gitmiştir. Yaklaşık 3 saatlik bir bekletmenin ardından Sayın Adıgüzel’e koruması tarafından Cumhurbaşkanı Adayımızın görüşmeyeceği bilgisi aktarılmıştır. Ayrıca Genel Merkez Yöneticilerimiz tarafından, kendisine basın açıklaması yapması yönünde yapılan önerilerin, hiçbirinin gereği yerine getirilmemiştir.
İddia: CHP Cumhurbaşkanı Adayı’ndan ziyade Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun tanıtımını yapmıştır.
Gerçek: Cumhurbaşkanlığı seçimi ile birlikte Milletvekili Genel Seçimi de yapılmıştır. İki seçimli bu kampanya da Genel Başkan Kılıçdaroğlu ve Genel Seçim kampanyasının billboardlarda temsil oran Cumhurbaşkanlığı kampanyası lehine 3/1, filmlerde ise yine Cumhurbaşkanlığı kampanyası lehine 5/1’dir.
İddia: Cumhuriyet Halk Partisi Sandıklara sahip çıkmamıştır.
Gerçek: CHP seçim sandıklarına bütün seçim dönemlerinden daha fazla sahip çıkmıştır. Sadece kendisi değil, Millet İttifakı'nı oluşturan siyasi partiler ve Sivil Toplum Kuruluşlarının desteği ile bu çalışma yürütülmüştür. Gösterilen başarı sayesinde Cumhuriyet Halk Partisi ve Millet İttifakı, daha önceki seçimlerde başarısız olunan birçok seçim bölgesinden milletvekili çıkarmıştır. Üstelik tüm bahsedilen çalışmalar bütün engellemelere rağmen gerçekleştirilmiştir. Örneğin Şanlıurfa'da Abdullah Şanlı isimli sandık görevlimiz yaralanmıştır. Buna rağmen CHP sandıklara sahip çıkmayı sürdürmüştür. Kaç sandıkta temsilcimiz olduğu sayısı ise yeni değildir, seçimden hemen sonra CHP intranet sisteminde yayınlanmıştır. Aynı veriler YSK sisteminde de mevcuttur.
İddia: Kürt Seçmenlere teşekkür edilmedi.
Gerçek: Tüm seçimlerde Genel Başkanımız ve Parti Sözcülerimiz seçmenlerimizin inanç ve kökenine bakmadan, hangi partiden olursa olsun, CHP adaylarına oy veren tüm seçmenlere teşekkür etmişlerdir. Cumhuriyet Halk Partisi aldığı her bir oyun kıymetini bilmekte, demokrasiye sahip çıkan tüm partilerin seçmenlerine bugün de yürekten teşekkür etmektedir."
MHP'den 'Saray ittifakı' isyanı: 'AKP bizi yok sayıyor'
"Cumhur İttifakından başka bir şey söylemiyoruz" diyen Enginyurt, "Biz her söze başladığımızda Sayın Cumhurbaşkanı diye başlıyoruz. Ama bu arkadaşlar bizi yok sayıyorlar" dedi.
18-07-2020 17:17

Saray ittifakının küçük ortağı MHP’nin Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt, AKP'ye tepki göstererek, "Her yerde yok sayıyorlar. Belediyelerde, sokakta, siyasette yok sayıyorlar" dedi.
İleri Hatırlatıyor
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt, Ordu’da yerel yayın yapan Atlaş TV isimli kanalda Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli üzerinden AKP'yi eleştirdi, AKP’nin MHP’yi yok saydığını dile getirdi.
"Cumhur İttifakından başka bir şey söylemiyoruz" diyen Enginyurt, "Biz her söze başladığımızda Sayın Cumhurbaşkanı diye başlıyoruz. Ama bu arkadaşlar bizi yok sayıyorlar" dedi.
Enginyurt, açıklamasında şunları söyledi:
“Tarım bakanı ne istiyorsun sen bizden? Niye davet etmiyorsun bizi? AK Partililer niye çağırmıyorsunuz bizi. Ne yaptık size? Muhafet mi ettik? Her yerde savunuyoruz, her yerde anlatıyoruz. Cumhur İttifakından başka bir şey söylemiyoruz.
Biz her söze başladığımızda Sayın Cumhurbaşkanı diye başlıyoruz. Ama bu arkadaşlar bizi yok sayıyorlar. Her yerde yok sayıyorlar. Belediyelerde, sokakta, siyasette yok sayıyorlar. En son bugün tarım bakanı… Biz anlatamıyor muyuz projeleri. Muhalefet mi ettik size?”
Meclis'e Saray darbesi: CHP'li ve HDP'li 3 ismin vekillikleri düşürüldü!
CHP'li Enis Berberoğlu ve HDP'li Musa Farisoğulları ile Leyla Güven'in milletvekiliklerinin sona erdirilmesine ilişkin tezkere, TBMM Genel Kurulu’nda okundu.
04-06-2020 15:06
Meclis'e Cumhurbaşkanlığı darbesi: CHP'li Enis Berberoğlu ile HDP'li Musa Farisoğulları ve Leyla Güven'in milletvekillikleri düşürüldü!
— İleri Haber (@ilerihaber) June 4, 2020
📌Kararın okunması sırasında Genel Kurul'da "Kahrolsun faşizm" sloganları...https://t.co/wPzBM4YLkw #MeclisteDarbeVar pic.twitter.com/WKsKm7qFiA
İleri Haber
CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu, HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven ve HDP İstanbul Milletvekili Musa Farisoğulları’nın milletvekillikleri Cumhurbaşkanlığı tezkeresiyle düşürüldü. Karar, aylarca bekletildikten sonra MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin “Milletvekilleri dokunulmazlığı ile ilgili beklentiler karşılanmalıdır” çağrısının ardından okundu.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Musa Farisoğulları ile HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven'in, milletvekiliklerinin sona erdirilmesine ilişkin tezkere, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda okundu. Üç milletvekilinin Anayasa’nın 84'üncü maddesine göre kesin hüküm giyindiğine dair kesinleşen mahkeme kararı hakkında tezkere düzenlendiği belirtildi.
'BU YAPILAN PARLAMENTOYA DARBEDİR'
Tezkereler okunmadan önce CHP ve HDP tarafından usul tartışması istendi. CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Enis Berberoğlu hakkında yargı incelemesinin devam ettiğini belirtti. Altay, mahkeme kararlarının dönem sonunda okunduğu uygulamalar olduğunu vurgularken, yapılanın parlamentoya bir darbe olduğunu söyledi.
Daha sonra sözü AKP Grup Başkanvekili Cihat Özkan aldı. Cihat Özkan, Meclis Başkanlığı Divanı gündemine destek verdiklerini duyurdu.
'CEZAYI VERENLER FETÖ'DEN İÇERİDE'
Özkan'ın ardından sözü HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş aldı, Beştaş, "FETÖ'cü hakimlerin kararıyla halkın seçtiği milletvekilleri düşürülmek isteniyor. Farisoğulları ve Güven hakkında karar veren hakimler şu anda FETÖ'den içerideler. Çocuklarınızın yüzüne nasıl bakacağınızı düşünün... Bu darbedir, darbedir, darbedir" dedi.
'MİLLETVEKİLLİKLERİ DÜŞÜRÜLDÜ'
Usul tartışmasının ardından kararlar Meclis Başkanı Divanı tarafından okunarak 3 vekilin TBMM üyeliği sonlandırıldı.
ABD: NATO müttefikimiz Türkiye'nin yanındayız
Açıklamada, "Başkan Donald Trump, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile cumartesi günü yaptığı telefon görüşmesinde İdlib'e yönelik endişelerini dile getirmiştir" denildi.
21-02-2020 23:43

ABD Dışişleri Bakanlığınca, "NATO müttefikimiz Türkiye'nin yanındayız" açıklaması yapıldı.
Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Dışişleri Bakanlığı’ndan bir yetkili, AA muhabirinin İdlib'de yaşanan son gelişmeler ve Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) mensubu askerlerin hayatını kaybetmesine ilişkin sorusuna yazılı cevap verdi.
Cevapta "Türkiye hükümetine, askerlerinin ölümünden dolayı başsağlığı dileklerimizi gönderiyoruz" ifadesi kullanıldı.
TSK’nin, bölgede koordinasyon ve gerginliğin azaltılması için İdlib'de bulunduğuna dikkat çekilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Bu tür eylemlere karşı NATO müttefikimiz Türkiye'nin yanındayız. Başkan Donald Trump, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile cumartesi günü yaptığı telefon görüşmesinde İdlib'e yönelik endişelerini dile getirmiştir. Ayrıca, Trump bu görüşmede Rusya'ya Esed rejiminin zulümlerine desteği sonlandırması ve Suriye'deki iç savaşa siyasi bir çözüm bulunması için yaptığı çağrıyı yinelemiştir."
Selçuk Özdağ'a saldırmaktan şüpheli 2 kişi gözaltına alındı
Ankara Emniyet Müdürlüğü, Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ'a evinin önünde saldıranlardan iki kişinin gözaltına alındığını duyurdu.
17-01-2021 16:18

Ankara Emniyet Müdürlüğü, Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ'a evinin önünde düzenlenen saldırıya ilişkin açıklama yaptı.
Özdağ'a saldıranlardan ikisinin gözaltına alındığı belirtilen açıklamada, "Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ'ın 15 Ocak günü ikametinin önünde uğradığı fiziki saldırı ile ilgili olarak 2 şüpheli yakalanarak gözaltına alınmıştır. Diğer şüphelilerin yakalanmasına yönelik çalışmalar devam etmektedir” denildi.
17.01.2021 Tarihli Basın Açıklaması ⚠️ pic.twitter.com/H5myRZlE3y
— Ankara Emniyet Müdürlüğü (@EmniyetAnkara) January 17, 2021
Bartın'da batan geminin Palau bandıralı olduğu öğrenildi: 2 ölü
Bartın açıklarında Palau bandıralı kuru yük gemis battı. Bartın Valisi Güner, mürettebattan 5 kişinin kurtarıldığını, 2 kişinin cansız bedeninin denizden çıkarıldığını açıkladı.
17-01-2021 15:36

Bartın Valisi Sinan Güner, "Üç filikada mahsur kalan tahminen 15 mürettebatın kurtarma faaliyetine başlayacağız. Şu anda bir ölü veya filikaların battığına dair bir haber yok. Hava şartları kötü, kurtarma ekipleri de çıkmakta zorlanıyor" dedi.
AA'da yer alan habere göre, Bartın'ın İnkumu açıklarında Rus bandıralı 'Arvin' isimli bir kuru yük gemisi battı. Gemi mürettebatı için kurtarma çalışmalarına başlanacağı açıklandı.
Vali Güner, Karadeniz'de hava şartlarının kötü olduğunu belirterek geminin mürettebatından 3 kişinin kurtarıldığını bildirdi.
Güner, "Şu anda bir ölü veya filikaların battığına dair bir haber yok. Hava şartları kötü, kurtarma ekipleri de çıkmakta zorlanıyor ama çıkartacağız, büyük bir gemi de olsa özel bir gemi de olsa götüreceğiz" ifadelerini kullandı.
Bartın Valisi Sinan Güner, geminin ilk başta Rus bandıralı olduğunu sandıklarını ama Palau bandıralı olduğunu belirtti. Vali Güner önce mürettebatın tamamın Rusya vatandaşı olduğunu söyledi, ardından Ukrayna vatandaşı olduklarını tespit ettiklerini açıkladı. Güner şöyle konuştu: "Geminin Rus bandıralı olduğunu belirtmiştik ama Palau bandıralı olduğunu öğrendik. Arvin isimli gemi Gürcistan'dan Bulgaristan'a yük taşıdığı sırada hava muhalefetinden dolayı Bartın Limanı'na sığınmaya çalışıyor. Geminin mürettebatı Ukrayna vatandaşı. Toplam mürettebat 13 kişi. Şu ana kadar 5 kişi kurtarıldı. Mürettebattan 2 kişinin cansız bedeni de bota alındı. Yüksek dalgalar var, dalgalar nedeniyle bot etrafını göremiyor. Karadan yönlendirmelerle ulaşmaya çalışıyoruz. Kayalıkların olduğu bölgede el sallayan 2 kişiye ulaşmaya çalışıyoruz."
Tahir Elçi'ye 'terörist' diyerek CHP'li Tanal'ı hedef gösteren Erkan Tan'a takipsizlik kararı
A Haber’de Diyarbakır Barosu eski Başkanı Tahir Elçi’nin cenazesini “Terörist cenazesi” diyerek cenazeye katılan Mahmut Tanal'ı hedef gösteren Erkan Tan hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı takipsizlik kararı verdi.
17-01-2021 14:18

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, A Haber’de yaptığı 'Sabah Ajansı' programında Diyarbakır Barosu eski Başkanı Tahir Elçi’nin cenazesini “Terörist cenazesi” diyerek sunan ve cenazeye katılan CHP Milletvekili Mahmut Tanal'ı ''terörist cenazesine katıldı'' diyerek hedef gözteren Erkan Tan hakkında takipsizlik kararı verdi.
Tanal, A Haber’de sunduğu prgramda kendisini “PKK’lı teröristin cenazesine katıldığı” iddiasıyla hedef gösteren Erkan Tan hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunmuştu. Tan programda "... sonra ikinci fotoğraf, yine bir PKK’lı teröristin cenazesinden. Burada da CHP’li vekiller… Mahmut Tanal var…” demişti.
TAKİPSİZLİK KARARI VERİLDİ
CHP’li Tanal’ın şikayetini değerlendiren Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, A Haber sunucusu Erkan Tan hakkında takipsizlik kararı verdi. tebliğ edilen kararın gerekçesinde, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun yaptığı açıklama üzerine A Haber’de yapılan haber içeriğinde, Tanal’ın da yer aldığı ikinci fotoğrafa ilişkin olarak ‘PKK'lı teröristin cenazesinde Tanal’ın da bulunduğunun’ belirtildiği, bunun dışında Tanal’ın adının zikredilmediği ve Tanal’a yönelik herhangi bir suç isnadında bulunulmadığı savunuldu.
Basının kamuyu ilgilendiren konularda geniş bir ifade özgürlüğüne sahip olduğu ifade edilen gerekçede, “İfade özgürlüğünün yalnızca lehte olduğu kabul edilen veya zararsız ya da ilgilenmeye değmez görülen bilgi veya düşünceler için değil, aynı zamanda devletin veya nüfusun bir bölümü için saldırgan, şok edici veya rahatsız edici bilgi ve düşünceler için de geçerli olduğu” ifade edildi.
Gerekçede, “İfade özgürlüğünün yalnızca lehte olduğu kabul edilen veya zararsız ya da ilgilenmeye değmez görülen bilgi veya düşünceler için değil, aynı zamanda devletin veya nüfusun bir bölümü için saldırgan, şok edici veya rahatsız edici bilgi ve düşünceler için de geçerli olduğu” belirtildi.
'İFADESİNİ ALMAYA GEREK YOK'
Gerekçede, AİHM kararı hatırlatılırken, “gazetecinin yapmış olduğu haber ve yazmış olduğu yazının açıkça basın özgürlüğü kapsamında kalıp suç unsuru içermemesi halinde, ifadeye çağırılmasının bile basını ve basın mensuplarını baskı altına alacağı, bu nedenle suç unsuru içermeyen habere dayalı olarak şüphelinin ifadesine başvurulmasına gerek görülmediği” dile getirildi.
'TANAL'IN ŞİKAYET HAKKI YOK, ELÇİ AİLESİNİN VAR'
Tanal’ın şikayet dilekçesinin içeriğinde yer verdiği “haber ile Tahir Elçi'nin cenaze töreninin terörist cenazesi gibi gösterilmeye çalışıldığına” ilişkin beyanına yönelik olarak ise Başsavcılık kararının gerekçesinde, “eylemin TCK'nın 130. maddesinde düzenlenen kişinin hatırasına hakaret suçuna vücut verebileceği, ancak bu suçun soruşturulması ve kovuşturulmasının TCK m. 131/1-2.maddesi gereğince şikayete bağlı olduğu ve şikayet hakkının ölenin ikinci dereceye kadar üstsoy ve altsoyu, eş veya kardeşleri tarafından kullanılabileceği, müştekinin (Tanal) şikayet hakkının olmaması ve şikayet hakkına sahip olanlar tarafından yapılmış usulüne uygun şikayetin bulunmaması nedeniyle TCK m. 73/1 uyarınca soruşturma ve kovuşturma imkanının olmadığı” anlatıldı.
TANAL KARARA İTİRAZ ETTİ
Tanal, verilen kararın ardından itiraz etti. İtiraz dilekçesinde, şahsını terör örgütüyle ilişkilendirmeye yönelik özel bir çabanın sarfedildiğini belirten Tanal, onur, şeref ve saygınlığını rencide edecek ‘olgu isnadının’ olmasının hakaret suçunun oluşabilmesi için yeterli olduğunu vurguladı.
Bartın açıklarında Rus bandıralı kuru yük gemisi battı, 3 mürettebat kurtarıldı
Bartın Valisi Sinan Güner, "İnkumu açıklarında Rus bandıralı bir kuru yük gemisi battı" açıklamasında bulundu. Mürettebatın tahminen 15 kişi olduğu ve kurtarma çalışmalarına başlanacağını belirtti.
17-01-2021 13:35

Bartın Valisi Sinan Güner, "Üç filikada mahsur kalan tahminen 15 mürettebatın kurtarma faaliyetine başlayacağız. Şu anda bir ölü veya filikaların battığına dair bir haber yok. Hava şartları kötü, kurtarma ekipleri de çıkmakta zorlanıyor" dedi.
AA'da yer alan habere göre, Bartın'ın İnkumu açıklarında Rus bandıralı 'Arvin' isimli bir kuru yük gemisi battı. Gemi mürettebatı için kurtarma çalışmalarına başlanacağı açıklandı.
Vali Güner, Karadeniz'de hava şartlarının kötü olduğunu belirterek geminin mürettebatından 3 kişinin kurtarıldığını bildirdi.
Eğitim - Bir Sen Şube Başkanı'nın Adalet Yürüyüşü tehdidine 2 yıl 6 ay hapis
Eğitim - Bir Sen’in İstanbul 4 No’lu Şube Başkanı Talat Yavuz’un, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun başlattığı Adalet Yürüyüşü’ne katılanları tehdit etmesine ilişkin dava sonuçlandı. Mahkeme Yavuz’a ‘halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit’ suçundan 2 yıl 6 ay hapis cezası verdi.
17-01-2021 12:32

Adalet yürüyüşüne katılanları ''Düzce’de yürüyüş alanına dökülen gübrenin uyarı niteliği taşıdığını” belirten Yavuz, sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımında özetle “Gerekirse tatile giden bütün üyelerimizi göreve çağırır, Maltepe’yi size dar ederiz, bekliyoruz. Maltepe Cezaevi bu görüntüsüyle daha çok haini bünyesinde barındırabilir'' sözleriyle tehdit eden Eğitim - Bir Sen’in İstanbul 4 No’lu Şube Başkanı Talat Yavuz 2 yıl 6 ay hapis cezası aldı.
Cumhuriyet'ten Hazal Ocak'ın haberine göre, Eğitim-Bir Sen'in İstanbul 4 No'lu Şube Başkanı Talat Yavuz'un, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun başlattığı Adalet Yürüyüşü’ne katılanları tehdit etmesine ilişkin dava sonuçlandı. Mahkeme Yavuz'a 'halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit' suçundan 2 yıl 6 ay hapis cezası verdi.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin milletvekili Enis Berberoğlu'nun tutuklanmasının üzerine Ankara'dan başlayarak İstanbul'a kadar devam eden Adalet Yürüyüşü yapmıştı. Adalet yürüyüşünün 16. gününde tehditkar mesajını sosyal medyada yayınlayan Yavuz hakkında Adalet yürüyüşüne katılan CHP Şahinbey Belediye Meclis üyesi Uğur Kalkan suç duyurusunda bulunmuştu. Yavuz hakkında İstanbul Anadolu 47. Asliye Ceza Mahkemesi’nde ‘basit tehdit’, ‘halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme’ suçlarını işlediği iddiasıyla kamu davası açılmıştı.
Temsilci atamayan sosyal medya devlerine reklam yasağı başlıyor
Facebook, Instagram ve Twitter gibi şimdiye kadar Türkiye'de temsilcilik açmayan sosyal ağ sağlayıcıları için reklam yasağı devreye giriyor. Bugüne kadar 40'ar milyon lira para cezası kesilen Facebook, Instagram ve Twitter'a, 19 Ocak itibarıyla reklam yasağı için sürenin dolduğu bildirilecek.
17-01-2021 11:59

1 Ekim 2020’de yürürlüğe giren Sosyal Medya Yasası’nın öngördüğü düzenleme uyarınca, bugüne kadar Rusya’dan VKontakte’nin (VK) yanı sıra YouTube, TikTok ve Dailymotion Türkiye’de temsilcilik açmayı kabul ederken, Facebook ve bünyesinde bulunan Instagram’ın yanı sıra, Twitter, Periscope ve Pinterest gibi şirketler ise henüz bu konuda adım atmadı.
40 MİLYON LİRA CEZA
Temsilcilik açmayı kabul etmeyen şirketlere yaptırımların ilk adımında 10 milyon lira, ikinci adımında 30 milyon lira olmak üzere, toplamda 40 milyon lira ceza kesilirken, cezalar şirketlerin yurtdışındaki adreslerine tebliğ edildi.
Yasa çerçevesinde şirketlere öngörülen para cezası uygulaması aşaması sona ererken, sıra reklam yasağına geldi. Bu kapsamda şirketlere yaptırımların üçüncü adımı olarak 19 Ocak Salı günü reklam yasağı uygulamasının başlaması için tanınan sürenin dolduğunun bildirileceği belirtidi.
Düzenlemeye göre, şu ana kadar Türkiye’de temsilcilik açmayı kabul etmeyen Facebook, Instagram, Twitter, Periscope, Linkedin ve Pinterest, önümüzdeki salı gününde kadar temsilcilik için adım atmazsa bundan sonra Türkiye’de reklam alamayacak.
Milliyet'in haberine göre reklam yasağı kararının yayımlanması ile Türkiye’de vergi mükellefi olan şirket ve kişilerin, söz konusu sitelere reklam vermesi yasaklanacak. Reklam yasağı ile söz konusu platformlarla reklam sözleşme yapılamayacak, bu sitelere reklam bedeli olarak para ödenemeyecek.
SIRADAKİ YAPTIRIM 'ZOR ERİŞİM'
Temsilcilik açmayı kabul etmeyen sosyal medya şirketleri, reklam cezasının ardından da internet sitelerine erişimi zorlaştıracak “bant daraltma” yaptırımı ile karşılaşacak. Şirketlerin, reklam yasağı kararının verildiği tarihten itibaren 3 ay içinde gerekli yükümlülüğü yerine getirmemesi halinde, sosyal ağ sitelerinini internet trafiği bant genişliği, Sulh Ceza Hakimliği’nin kararıyla yüzde 50 daraltılabilecek.
Kararın uygulanmasından itibaren 30 gün içinde söz konusu yükümlülüğün yerine getirilmemesi durumunda da Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK), sosyal ağ sağlayıcının internet trafiği bant genişliğinin yüzde 90’a kadar daraltılması için hakimliğe müracaat edebilecek.
Sosyal ağ sağlayıcıları, yaklaşık 5 ay sonra dahi Türkiye’de temsilcilik açmayı kabul ederlerse kendilerine o güne kadar kesilen cezaların yüzde 75’i affedilecek.
LINKEDIN DE TEMSİLCİ ATAYACAK
Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan, sosyal iş ağı ve paylaşım platformu olarak faaliyet gösteren LinkedIn’in de Türkiye’ye temsilci atayacağını bildirdi.
Sayan, “Sosyal ağ sağlayıcılarının temsilci bildirimleri bizi mutlu ediyor. Diğer sağlayıcılardan da aynı hassasiyeti bekliyoruz. Sağlayıcılara çağrımız reklam yasağı ya da bant daraltma cezası gelmeden temsilcilerini ülkemizde görevlendirmeleri” dedi.