Sancaktepe'de eğitim helikopteri düştü
İstanbul Sancaktepe'de eğitim için havalanan bir askeri helikopter düştü. 4 askerin hayatını kaybettiği olayla ilgili İstanbul valisi, helikopterin bilinmeyen bir sebepten düştüğünü söyledi.
26-11-2018 12:44

İstanbul Samandıra'daki askeri hava üssünden saat 10.32'de eğitim uçuşu için havalanan UH-1 tipi Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na ait askeri helikopter, havalandıktan kısa bir süre sonra yaklaşık 2 kilometre kadar seyrettikten sonra, Sancaktepe İlçesi Topçular Caddesi Fırtına Sokak'ta bulunan dört katlı bir binanın çatısına çarparak düştü.
İkiye ayrılan helikopterde 4 asker hayatını kaybederken, 1 TSK mensubu da yaralandı. Kazanın ardından bölge güvenlik çemberine alınırken, olay yerine çok sayıda itfaiye ve sağlık ekibi sevk edildi. Bölgede arama kurtarma çalışmaları başlatıldı.
İSTANBUL VALİSİNDEN AÇIKLAMA
İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, helikopterin düştüğüne ilişkin ihbarın saat 11.00'de kendilerine yapıldığını belirtti. Yerlikaya, "1. Ordu Komutanlığı'na bağlı Samandıra Kışlası'nda Hava Alayı'na ait eğitim uçuşu yapan bir askeri helikopterin bilinmeyen bir sebepten dolayı düştüğünü" söyledi.
İstanbul Valisi Yerlikaya, "4 şehidimiz, 1 yaralımız var. Yaralılara yönelik tedavi ve olayın sebebiyle ilgili inceleme başlamıştır. Olay yerindeki çalışma devam etmektedir. Şehitlerimize Allah'tan rahmet, yaralılarımıza acil şifa diliyorum. Mahallemize ve hepimize geçmiş olsun." dedi.
HULUSİ AKAR İNCELEMELERDE BULUNACAK
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, askeri helikopterin düştüğü Sancaktepe'de incelemelerde bulunacak.
Sancaktepe Belediye Başkanı İsmail Erdem, helikopterin eğitim uçuşu için havalandığını, bölgenin askeri alan yakın olduğunu ifade ederek, 'Burada Kava Havacılık Alayı var. Eğitim uçuşları yapılabiliyor. Sarıgazi'deki apartmanın yan bahçesine düşüyor. Hava koşullarında ciddi bir bozukluk yok. Burada mevsimine göre 23.00'e kadar uçuşlar oluyor' diye konuştu.
BAŞSAVCILIKTAN AÇIKLAMA
İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan yapılan açıklamada, "Helikopterin düşmesine sebep olan olgular ile varsa kusuru bulunan kişilerin tespiti ve haklarında yasal gereğinin yapılması amacıyla soruşturma titizlikle yürütülüyor" denildi.
İLGİLİ HABERLER
Özgür Gündem davasında Hatip Dicle’ye yakalama kararı
Kapatılan Özgür Gündem gazetesine ilişkin davada Kürt Siyasetçi Hatip Dicle için yakalama kararı çıkarıldı.
21-02-2019 15:30

Kapatılan Özgür Gündem gazetesinin Genel Yayın Yönetmenleri Hüseyin Aykol, Zana Kaya ve gazetenin Sorumlu Yazı İşleri Müdürü İnan Kızılkaya ile Kürt Siyasetçi Hatip Dicle’nin “hükümeti, yargı organlarını veya emniyet teşkilatını alenen aşağılama” ve “Türk milletini, cumhuriyetini ve Türkiye Büyük Millet Meclisini alenen aşağılama” suçlamalarıyla yargılandığı davanın 11. duruşması İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
Aykol, Kaya, Kızılkaya ve Dicle’nin katılmadığı duruşmada hazır bulunan Avukat Özcan Kılıç, yargılanan isimlerin daha önceki duruşmalarda yaptıkları savunmaları tekrar ettiğini söyledi.
Kararını açıklayan mahkeme heyeti ise Hatip Dicle hakkında yakalama kararı çıkarılmasına karar vererek bir sonraki duruşmanın 28 Mart’a saat 11.45’te görülmesine hükmetti.
Erdoğan: Cumhur İttifakı'nın zaferi bir tarihtir
AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan Denizli'de konuşuyor.
21-02-2019 15:28

İleri Haber
AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Denizli'de konuşuyor.
31 Mart yerel seçimleri için Erdoğan "Cumhur İttifakı'nın zaferi bir tarihtir" dedi.
HDP'lilerin AKP'ye üye yapıldığı ortaya çıktı
Ankara'da aralarında HDP Keçiören İlçe Yöneticisi Vehbi Onat'ın da bulunduğu 25 kişinin bilgileri dışında AKP'ye üye yapıldığı ortaya çıktı.
21-02-2019 14:51

Ankara'da Halkların Demokratik Partisi (HDP) Keçiören İlçe Örgütü Yöneticisi Vehbi Onat’ın da aralarında olduğu 25 kişinin haberleri olmadan AKP'ye üye yapıldı.
Mezopotamya Ajansı'nın haberine göre 31 Mart Yerel Seçimleri öncesi karşılaşılan usulsüzlüklere bir yenisi daha eklendi. Ankara’da Halkların Demokratik Partisi (HDP) Keçiören İlçe Örgütü Yöneticisi Vehbi Onat’ın da aralarında olduğu 25 kişinin haberleri olmadan AKP’ye üye yapıldı.
Durum bazı kişilerin HDP’ye üye olmak için partinin Genel Merkezi’ne başvurması ile ortaya çıktı. Bunun üzerine HDP Keçiören İlçe Örgütü’ne giden giden kişiler, durumu parti yöneticilerine aktardı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın internet sitesi üzerinden yapılan sorgulamalarda Keçiören İlçe Örgütü Yöneticisi Vehbi Onat’ın da aralarında bulunduğu toplam 25 kişinin bulunduğu AKP’ye üye yapıldığı anlaşıldı.
'MAZBATAM OLMASINA RAĞMEN AKP ÜYESİ YAPILDIM'
HDP Yöneticisi Onat, "Beni 2016 yılında üye yapmışlar. Ama şaşırtıcı bir durum var, o da ben 2017 yılında HDP'de yönetici oldum. Buna rağmen beni AKP'den üye yapmaları şaşırtıcı bir durum. İlginç olan bir diğer durum ise, HDP'den Keçiören'de yöneticilik mazbatam olmasına rağmen AKP üyesi yapılmışım" dedi.
AKP'ye habersizce üye yapılan kişilerinin sayısının çok daha fazla olabileceğini söyleyen Onat, konuya ilişkin suç duyurunda bulunacaklarını belirtti.
Mücella Yapıcı: 'Gezi'nin geleceğe dair umut vadeden yanlarıyla hatırlanmasını istemiyorlar'
Geçtiğimiz günlerde aralarında Can Dündar, Mehmet Ali Alabora gibi isimlerin yer aldığı 16 kişi hakkında, Gezi Parkı eylemlerine ilişkin yürütülen soruşturmada iddianame hazırlandı. Haklarında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen kişilerden Mimar Mücella Yapıcı, iddianamede savcılık tarafından istenilen ağırlaştırılmış müebbet cezasını İleri Haber’e değerlendirdi.
21-02-2019 14:51

Volkan Karadede
Gezi Parkı iddianamesinde, hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen Mimar Mücela Yapıcı, İleri Haber’e konuştu.
İddianame hakkında konuşan Yapıcı, “İddianamede ne var, bu neye dayandırılıyor, şimdiden bir şey söylemek zor, fakat biz buradayız hiçbir yere gitmiyoruz” dedi.
‘TÜRKİYE’DE HUKUK İÇLER ACISI DURUMDA’
Mücella Yapıcı, “Gezi sürecinde biz 10 buçuk saat sorguya alınmıştık, eğer o sorgu üzerinden hazırlanan iddianameyse bu, gerçekten hukuk Türkiye’de içler acısı durumda demektir” ifadelerini kullandı.
Öncelikle bize Gezi davasıyla ilgili sorulan şeyler aşağı yukarı aynı, Gezi sürecinde Taksim Dayanışması’nda yargılandık ve beraat ettik diyen Mücella Yapıcı, “Bütün uluslararası hukukta da bizim yerli hukukumuzda da aynı suçtan (ki suçsa bu tabii) bir insanın ikinci kez yargılanması olacak iş değil” dedi.
Yapıcı, “İkinci olarak, sorguda bir ihbarcının, Murat Papuç’un, sözleri üzerinden bize sorular yöneltilmesi gibi garip bir durum var. Diğer arkadaşlarımız içinse şiddetsiz eyleme katıldıkları söylenildi fakat şimdi ağırlaştırılmış müebbet istemek neyin nesi oluyor” şeklinde konuştu.
‘BU İDDİANAMEYİ HAZIRLAMAK HUKUK AÇISINDAN SKANDALDIR’
Kendisinin Taksim Dayanışması’nın sekreteri olarak yargılandığını ve beraat ettiğini tekrar eden Yapıcı, “Hiçbir şiddet olayı gerçekleştirmedik, asıl şiddet uygulayan sekiz gencin ölümüne sebep olanlar ve onları hala yargılamayanlardır. 30 kişi gözünü kaybetti, 8 bin’i aşkın insan yaralandı, sağlığından oldu, bütün bunlar ortada duruken, barışçıl, halkın itirazını yükselttiği bir yerde böyle bir iddianame hazırlamak hukuk açısından skandaldır” dedi.
‘GEZİ’NİN GELECEĞE DAİR UMUT VADEDEN YANLARIYLA HATIRLANMASINI İSTEMİYORLAR’
Bunlarında ötesinde son zamanlarda toplumsal hafızayı yok edip yerine başka şeylerle doldurulması gibi bir durumun söz konusu olduğunu dile getiren Yapıcı, “Atatürk Kültür Merkezi’nin geziden bu yana bakımsız, pis bırakılması ve bu şekilde hatırlanmasını sağlayıp sonra onu yıkmak gibi bir durum söz konusu. Gezi döneminde insanların bir araya geldiği, birbirlerini sevdiği, ötekileştirmediği, geleceğe dair umut vadeden yanlarıyla hatırlanmasını istemedikleri için, böyle işlere girişiyorlar. Bu olay, toplumsal hafızada iyi olan şeyleri kriminal olaymış gibi tekrar yer etmesini sağlıyacak, insanları korkutmaya çalışan, hukukla ilgisi olmayan bir durumdur” ifaelerine yer verdi.
'GEZİ HERKESİN KENDİ DEVRİMİDİR'
Mücella Yapıcı son olarak, “Biz buradayız, hiçbir yere gitmiyoruz. Ne yaparlarsa yapsınlar, Gezi bu ülkenin yüz akıdır, bunu kimse kriminalize edemez, Gezi herkesin kendi devrimidir” dedi.
Selvi: Babacan ve Gül parti kuruyor
AKP'li gazeteci Abdülkadir Selvi bugünkü köşesinde Abdullah Gül ve Ali Babacan'ın parti kurduğunu iddia etti.
21-02-2019 14:42

AKP'li gazeteci Abdülkadir Selvi bugünkü köşesinde Abdullah Gül ve Ali Babacan'ın parti kurma çalışmalarında bulunduğunu iddia etti.
Hürriyet'te yer alan köşesinde Selvi Ali Babacan’ın başkan olacağı, Abdullah Gül'ün de desteklediği bir parti kurulma çalışması olduğunu yazdı. Selvi kurulacak partinin 2023 seçimlerine hazırlandığını da söyledi. Aynı zamanda Ahmet Davutoğlu'na da teklif götürüleceği belirtildi.
AİHM Hasankeyf'in korunma talebini reddetti
AİHM, Ilısu Barajı'nın önümüzdeki aylarda su tutmaya başlamasıyla birlikte sular altında kalacak Hasankeyf'te, kültürel mirasın korunması için yapılan şikayet başvurusunu reddetti.
21-02-2019 14:28

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Ilısu Barajı'nın önümüzdeki aylarda su tutmaya başlamasıyla birlikte sular altında kalacak Hasankeyf'te, kültürel mirasın korunması için yapılan şikayet başvurusunu reddetti.
AİHM, Hasankeyf'te, kültürel mirasın korunması için Prof. Dr. Zeynep Ahunbay, Prof. Dr. Oluş Arık, Prof. Dr. Metin Ahunbay, Özcan Yüksek ve avukat Murat Cano’nun 22 Şubat 2006'da yaptığı başvuruyu bugün karara bağladı.
AİHM üyelerinin çoğunlukla aldığı kararda, başvurunun "kabul edilemez " olduğu bildirildi.
Gerekçeli kararda, başvurunun, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) hükümlerine uygun olmadığı belirtilirken, üye ülkeler arasında evrensel kültür mirasının korunmasının AİHS'nin hükümlerine dahil edilmesi konusunda şu ana kadar fikir birliği ve ortak eğilim olmadığı kaydedildi.
Başvuru sahipleri, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin özel yaşama saygıyla ilgili 8. maddesinin, eğitim hakkıyla ilgili 1. protokolün ikinci maddesinin Türkiye tarafından ihlal edildiği şikayetinde bulunarak, baraj inşaatının durdurulmasını talep etmişti. Ayrıca, Hasankeyf’te bulunan tarihi unsurların parça parça, taşınarak başka bir alanda bir araya getirilmesinin bir yarar sağlamayacağı, tarih ve kültürel mirasın zarar görmesi dışında çevre açısından da büyük olumsuzluklar yaşanacağı şikayetinde bulunmuştu.
Hasankeyf höyüğünde yapılan arkeolojik çalışmalarda 3500 yılından 12 bin yıl öncesine kadar arkeolojik bulgulara rastlanmıştı.